Futbol mantığında Beşiktaş için zor maçtı. Arka arkaya zor maçlar oynamış Beşiktaş bu maçta konsantre olamayabilirdi. Üstelik zorlu maçların getirdiği yorgunluk da fiziki bir düşüşe neden olabilirdi. Öyle de oldu. F.Bahçe, Sivas ve D.Kiev maçları belli ki Beşiktaş'ı çok hırpalamış. Mesela dün geceye bakıyoruz, ilk devrede önce Ernst sonra da Mustafa Pektemek ile golleri buldular.
Ama Beşiktaş önde oynarken bile Gençlerbirliği oyunu domine ediyordu. Devre bittiğinde kağıt üzerinde 2-0'lık avantaj harika görünse de Gençlerbirliği'nin elini kolunu sallar gibi top oynaması ikinci yarı için tehlike sinyalleri veriyordu.
İkinci devre başladı ki alarmlar daha yüksek işitilmeye başlandı. Ve işte o dakikalarda maçın kırılma anı geldi. Mustafa Pektemek golü atsa skor 3-0 olacak, Gençlerbirliği'nin direnci düşecek ve Beşiktaş kazanacaktı. Ama futbolun evrensel kuralı işledi. Pektemek mutlak golü kaçırdı ve hemen ardından da Gençlerbirliği'nin golü geldi. İddia ediyorum, maç 2-0'ken bile çok rahat olmayan Beşiktaş taraftarı skor 2-1 olduğunda mutlaka kaybediyoruz demişlerdir.

QUARESMA BİR ŞEY YAPMIYOR
Beşiktaş, bundan sonra fizik olarak da oyundan çok düştü. Gençlerbirliği ayağa paslarla kanatlardan sıfıra kadar geldi, orta yaptı, pas yaptı ve ikinci yarıda Beşiktaş'ı darmadağın etti. Önce beraberlik golü, sonra da her şeyi bitiren Egemen'in hatası geldi. Son haftaların başarılı ismi Egemen bile mental olarak o kadar çok dağılmış ki kalesine golü attığında yüz ifadesini görmenizi isterdim. Sonuçta takım zaten yorgun, başta Quaresma ve bazı oyuncuların takıma katkıları sıfır olursa böylesine mağlubiyetler kaçınılmaz olur. Özellikle Quaresma'nın maç boyunca hiçbir şey yapmaması kabul edilebilir gibi değil.
Hakem Özgür Yankaya da bu sezonun flaş isimlerinden biri. Dün gece de bir-iki ufak hatası dışında başarılı maç yönetti. Özgür'ün özellikle oyuncularla diyaloğunu çok olumlu buluyorum.