Enerji politikamız yamalı bohça gibi. Bir türlü sağlam zemine oturtamadık. Türkiye'nin enerji arz güvenliğini sağlaması şart. Kesintisiz, sürekli ve kaliteli enerjiyi, olabildiğince yerli üretimden, yerli kaynaklardan, yerli dağıtıcılar aracılığıyla sağlamalıyız. Çünkü bir enerji kaynağının yüzde 50'sinin yurtdışından sağlanması o ülkenin enerji arz güvenliğinin sıkıntıya girdiğini gösteriyor.
Türkiye, petrolün yüzde 93'ünü, doğalgazın yüzde 98'ini ithal ediyor. Üretilen toplam enerjinin yüzde 75'inde dışa bağımlı.
Bu bir tehdit!..
Acil olarak kaynak çeşitlemesine gitmeliyiz. Bugüne kadar hep konuştuk, bir türlü yol alamadık. Yarım asırdır nükleer enerjiyi tartışıyoruz. Nihayet geri dönülmez bir yola girdik. İhale yöntemiyle start verdik. Gelin görün ki, beceremedik. Çaresizlikten modeli değiştirdik. "Hükümetlerarası anlaşmayla" nükleerde yeni bir süreç başladı.
***
İki nükleer santral kuracağız. Birini Rusya Mersin
Akkuyu'da kuracak. Sinop'ta da Güney Kore bu işe soyundu, teklif dosyası hazır. İki ülke de yeni modele göre inşaat yapacak, teknoloji getirecek, finansmanı sağlayacak, fiyatı belirleyecek ve işletmeci şirketi devreye sokacak. Yanına da yatırımcıyerli ortak alacak. Önümüzdeki günlerde, yatırımcılara kaç yıl alım garantisi verildiğini öğreneceğiz.
***
Elbette işletmeci şirketin hangi sorumlulukları üstlendiği,
lisanslama sürecinin nasıl yürüyeceği ve
atık yakıt yani
kullanılmış uranyum konusunun nasıl halledileceği, işin en hassas boyutu. Açıkçası atık yakıt bilmecesi çözülmeli. Teknik detayla ilgili yasal altyapının bir an önce çıkması gerekiyor. Akkuyu'da işletmeci Türk ortak Park Teknik devre dışı kaldı. Yeni ortaklığın nasıl oluşacağını göreceğiz.
Sinop'ta kurulacak nükleer santral ile ilgili olarak Güney Kore şirketi Kepco,
Enka Holding ile anahtar teslimi inşaat anlaşması
(EPC) imzaladı. Anladığım kadarıyla
Kepco, yatırımcı yerli ortak için görüşmeler yapıyor. Kabul edelim ki, nükleer teknolojiye sahip olmak çok önemli.
***
Fakat nükleer enerji bugünün işi değil! 2020'de enerji sorununa çözüm getirecek. 2020'de Akkuyu Nükleer Santrali yılda
40 milyar kilovat/saat elektrik üretecek.
Türkiye hâlâ
200 milyar kilovat/saat enerji tüketiyor. Bunun yüzde 50'sinden fazlasını doğalgazdan sağlıyor. O halde yerli kaynaklardan sağladığımız yenilenebilir enerjide ne yaptık? Hidroelektrik ve termikleri bir yana bırakırsak,
rüzgârda lisans yok.
Güneş enerjisiyle ilgili düzenleme yapılmadı;
jeotermali de harekete geçiremedik. Üzgünüz. Yenilenebilir enerji yasa taslağını
Meclis'in tozlu raflarına çoktan terk ettik.