Yıl 1921. Büyük Millet Meclisi ilk barış anlaşmalarını Fransız ve Ruslarla imzalamış. İki yıl geçmiş. Lozan görüşmelerine anlaşmazlık çıkınca ara verilmiş. Tıpkı bugünkü gibi "Eksen kayıyor mu" endişelerinin tavan yaptığı bir dönem. Herkesin eve döndüğü sıkıntılı süreçte Mustafa Kemal der ki; "İzmir'de bir iktisat kongresi yapılsın."
Mesaj nettir: "Kapitalist dünyanın parçası olacağız." İşçi, esnaf, köylü tüm sosyal taraflar 17 Şubat-
4 Mart arası bir araya gelir. 1923'te toplanan kongre Cumhuriyet'in kurulmasına yol açan en önemli faktörlerden biridir.
Kapitalist olmazsa kapitalizm olur mu?
İktisadi hayatı başkalarının elinde olan Türkiye, kapitalizm der ama karma ekonomiyle yola çıkar. İzmir İktisat Kongresi, feodalizmden kapitalizme geçişin ilk çalışmasıdır. 570 milyon dolarlık milli, kişi başına düşen 50 dolar gelir. 87 milyon dolar ithalat, 51 milyon dolar ihracat. 10 bin öğretmeni, 340 bin öğrencisi olan genç bir cumhuriyet.
***
Dün başlayan 5'inci İzmir İktisat Kongresi, "
Küresel Ekonomik Yeniden Yapılanma Sürecinde Türkiye Ekonomisi" adıyla hazırlanmış. İlk kongrenin ruhuyla bütünleştirilmek istenmiş.
Programı hazırlayan Kalkınma Bakanlığı,
234 panelist, 34 panel, 23 yabancı konuşmacı, 3 bin 400 katılımcı, sergiler ve
EXPO 2020 konseptiyle dersini çalışmış. Bakan
Cevdet Yılmaz mütevazı, görev adamı. Kendisi gibi ODTÜ'lü Başbakan Yardımcısı
Ali Babacan'la da uyum içinde çalışıyor. Orta Vadeli Programı birlikte hazırladılar, kongrede de dirsek temasları sürdü. Çok genç bir gazeteci olarak darbe sonrası şekillenen Türkiye'yi izlediğim,
ithal ikamecilikten piyasa ekonomisine geçişin ön hazırlığının yapıldığı 2'nci İktisat Kongresi'ni unutmam mümkün değil.
1992 ve
2004'teki kongrede de hep bir arayış vardı. Ama bu defa iş ciddiye alınmış.
***
Fakat içeriğe bakınca biraz hayal kırıklığına uğradım. Daha vizyoner, daha yeni dünya düzeniyle ilgili yabancı konuşmacılar bekliyordum. Yüzyıla
hız ve
belirsizlik damga vuruyor. Bir tane bile yabancı gelecek bilimci göremedim. Üstelik yeniden yapılanma diye sunulan konsept 20 yıl öncenin ana başlığı. Dünya yeniden yapılandı.
Deneyimler anlatılsa daha iyi olmaz mıydı? Gelecek deneyimlerle yakalanabilir.
Kongreyi
yerel buldum.
Global öngörü eksik.
Yüzyıla "
toprak, su, enerji, çevre" adıyla yeni bir jeopolitik damga vuracak.
F.Times enerji yazarı
Nick Butler, "Türkiye petrol ve doğalgaz ticaretinde yüzyılı aşkın süredir ilk kez dünya ekonomisinde kilit role sahip olabilecek" diye yazdı.
Jeopolitik olmadan yeni dünyayı anlamak mümkün mü?