Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

CHP'nin mağrur kaymakamından AK Parti'nin halkçı kaymakamına

Dün göreve yeni başlayan 66 kaymakam Başbakan'ı ziyaret etti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ziyarette yaptığı konuşmada, devlet anlayışının nasıl değiştiğini genç kaymakamlara anlattı.
Türkiye'de bürokrat, vatandaşın kendisine hizmet etmekle görevli olduğunu düşünür. Hatta emrinde olduğunu zanneder. Yıllar önce yapılan bir ankette mahalle karakol amiri "emrinizde kaç kişi var" sorusuna verdiği cevapta "5 bin kişi" demişti. Anketör şaşırıp "nasıl yani" deyince, mahallede 5 bin kişinin oturduğunu belirtmişti.
Gelelim dün Başbakan'ın yaptığı konuşmaya... Başbakan Erdoğan, kaymakamlara, vatandaşın hizmetinde olduklarını hatırlattı. Vatandaşı kendisine hizmet ettiren devlet anlayışından vatandaşa hizmet eden devlet anlayışına nasıl geçildiğini de şöyle açıkladı:
"Her gece sokağa çıkıp kış günlerinde nerede baca tütmüyor? Akşam saatlerinde kimin mutfağının ışığı yanmıyor? Sabah saatlerinde okula giden hangi çocuğun montu yok, ayakkabısı yok? Bunu siz tespit edeceksiniz. Okullara gideceksiniz çocukların ayakkabılarına bakacaksınız. Ne giyiyor? Ayakkabısı yırtık mı? Pantolonu ne âlemde? Sorunları tespit edip hemen çözeceksiniz."
İşte CHP'nin mağrur kaymakam anlayışından AK Parti'nin halkçı kaymakamına nasıl geçildiğini bize bu konuşma gösteriyor.
Tek parti döneminin ideolojik propagandasını yapan köy romanlarında ve filmlerinde, kaymakam denildiğinde, Anadolu'da ağanın topraklarını elinden alıp topraksız köylüye dağıtmaya çalışan devrimci bir bürokrat canlandırılırdı. Ama bu bürokrata vatandaşın ulaşması zordu. Anadolu arazisinin yüzde 54'ü devletin mülkiyetindeyken, nedense bu devrimci kaymakamın aklına, devlet arazilerini topraksız köylüye dağıtmak gelmezdi. Devlete ait araziler boş dururken gider başkasının toprağını alıp topraksız köylüye vermeye çalışırdı. Bu devrimci kaymakam kurgusu filmleri ve romanları da herkes alkışlar, bir de onlara ödüller verilirdi. "Devletin boş arazileri niye vatandaşa verilmiyor?" diye sormak akıllara gelmezdi.
Gelelim bugüne... Artık kaymakamlar roman ve film kahramanı olmayı bırakıp, hayata katılacaklar, vatandaşın dertlerine eğilecekler. Öğrencilerin ayakkabısına, montuna bakıp, ihtiyacı olanlar varsa hemen tedarik edecekler, yırtık olan varsa yenisini verecekler. Evinin bacası tütmeyene kömür, mutfağının ışığı yanmayana yiyecek götürecekler. İşte kaymakamlar artık böyle çalışacaklar. Vatandaşa hizmet edecekler. Yani kaymakam gibi kaymakam olacaklar. Vatandaşın vergileriyle ödenen maaşlarının ve kendilerine tanınan devlet yetkilerinin karşılığını vatandaşa hizmet ederek verecekler. Anlayacağınız CHP'nin mağrur kaymakamından AK Parti'nin halkçı kaymakamına geçiliyor. Çetin Altan'ın yıllardır anlattığı kabuk devletin içi nihayet halkla, hizmetle dolduruluyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA