15 gün önce canlı canlı izlediğimiz Konyaspor karşısındaki Antalyaspor ile, ekrandanizlediğimiz Galatasaray karşısındaki Fenerbahçe arasında dağlar kadar fark varken, lider karşısında kazanma şansımızın bir hayli düşük olduğunu söylemek çok da zor değildi.
Ama önce Galatasaray karşısında deplasmandaki mücadeleci oyun, sonra da Beşiktaş karşısındaki 'akıllı' futbol, uzun metrajlı filmin umudumuzu artıran sahneleri.
Maç öncesi kadrolarda FB'nin kimi oynattığından çok, Antalyaspor'un tercihleri önemliydi.
Çok da sürpriz olmadı, Aybaba oynatabileceği ideal kadroyu sahaya sürdü. Kadro, cezalı sakat çıkınca hepsi bu işte.
Fenerbahçe maça çok hızlı başladı.
5. dakikada Webo ile gelen gol, acemi savunmaların yiyebileceği cinsten bir goldü. Golden çok, golün 2 dakika sonrasında Hakan'ın aynı pozisyonda 3 kez golü kurtarması Antalyaspor'u uyandırdı.
Vederson, solbekten çok sol stoper gibi oynayınca Fenerbahçe bu 'maden'i iyi işledi ve aynı kanattan 3 kez daha gole çok yaklaştı.
İlk yarının ikinci bölümünde Antalyaspor, o acemi golü yiyen takım değil, 'deneyimliler' ordusu gibiydi.
Devrenin 1-1 bitmesinde 3 net pozisyonda kalesine duvar ören Hakan Arıkan'ın payı büyüktü.
İkinci yarı başlar başlamaz Fenerbahçe, oyunu Antalyaspor yarı alanına yıktı. Antalyaspor ise savunmada dikkatliydi. Bu sezonun çok koşan Fenerbahçe'si, 'akıllı' kapanan Antalyaspor karşısında boş alan bulmakta zorlandı.
Fenerbahçe'nin, Antalyaspor'u çantada keklik olarak görmesinin bedelini çok ağır ödeyeceğini anladı ama Antalyaspor dirençliydi, ikinci yarıda rakibinden iyiydi.
87'de Tita, 89'da Dairra öyle iki gol kaçırdı ki, lideri devirmek 'topa üflemek' kadar yakındı, olmadı.
Gününde olmayan Fenerbahçe yine 90'da attı, bize de kahrolmak kaldı.