Tiroid kanseri sıklığı her geçen gün artmaktadır. Tiroit bezinin hücrelerinden kaynaklanan tiroit kanseri, genelde çok iyi seyirli bir tür olması nedeniyle doğru tanı ve tedavi uygulanırsa tamamen ortadan kaldırılabilir. Tiroid kanseri boğaz ağrısı gibi birçok hastalıkta ortaya çıkan belirtiler göstermektedir. Boyunda ele gelen nodüller mutlaka doktor kontrolü gerektirir ve vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulmalıdır.
Boğaz ağrısı dikkate alınmalı
Tiroid kanseri yıllarca hiçbir belirti vermeyebilir. Boğaz ağrısı gibi pek çok hastalıkta ortaya çıkan belirtileri ise dikkate almak gerekir. Nodül boyutunda hızlı büyümeler özel takip edilmelidir. Yeni ortaya çıkmış ses kısıklığı, yutma zorluğu ya da boyunda ele gelen büyümüş lenf düğümlerinin varlığı hastalığın diğer işaretçileri olabilir. Kanserinin tipinin kötü olması, tümörün yayılım göstermesi, çapının büyük olması (>1 cm) tedavinin geç başlaması hastalığın seyrinin kötü olmasına yol açmaktadır. Tümör tek bir odak halinde ise, yayılmamışsa, çapı küçükse hastalığın seyri daha iyidir.
Tanı için biyopsi yapılmalı
Tiroid kanserinde en çok uygulanan tanı yöntemi ultrasonografidir. Ultrasonografi ile gerek tiroid bezindeki nodüller, gerekse boyundaki lenf nodları değerlendirilmektedir. Ancak bu nodüllerin kanser olup olmadığının ayrımı için bu nodüllerden parça alınarak iğne biyopsileri yapılmalıdır. Bu nodülden alınan hücrelerin patolojik olarak değerlendirilmesinde son derece önemli bilgiler veren tedaviyi yönlendiren bir tanı yöntemidir. Ayrıca tiroid kanseri tanısında bir diğer önemli tetkik sintigrafidir. Sintigrafide soğuk nodül saptanmış ise tiroid kanseri yönünden daha dikkatli olunmalıdır. Hastanın tiroid fonksiyon testleri olarak adlandırılan kan tetkikleri de mutlaka kontrol edilmelidir. Tiroid kanserinde tedavi seçeneklerinin başında cerrahi tedavi gelmektedir. Tiroid cerrahisi boynun alt kısmında yapılan küçük bir kesi ile gerçekleştirilir. Tiroid kanseri tipine göre değişmekle birlikte günümüzde pek çok olguda tiroid bezinin tamamen çıkartılması en sık uygulanan yöntemdir. Tiroid kanserinden yayılımlar sonucu boyunda ele gelen ya da sonografik olarak saptanmış hastalıklı lenf düğümleri varsa bunlar da aynı seansta çıkartılmalıdır. Bu işlem sırasında konuşmayı ve nefes almayı sağlayan sinirlerin (rekürren sinir) ve paratiroid bezlerinin zarar görmesini engellemek için bu oluşumların çevresindeki dokular korunur. Paratiroid bezlerin zarar görmesi durumunda hastanın kalsiyum kullanması gerekirken, rekürren sinirin zarar görmesi durumunda ses kısıklığı ve nefes darlığı olacaktır. Her iki durum da geçici olabileceği gibi hastada kalıcı bir soruna da neden olabilir.
Tekrarlayan tiroid ameliyatları riskli
Eğer geriye kalan tiroid dokusu mevcut ise ya da bezin önemli bir kısmının vücutta bırakıldığı yöntemler uygulanmış ise tekrarlayan cerrahiler gerekli olabilir. Tiroid cerrahisinde her ameliyatın bir öncekinden daha riskli olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle bu ameliyatın tiroid cerrahisi alanında tecrübeli hekim tarafından tam donanımlı merkezlerde yapılması gereklidir.