Nedir bizi ev yemeklerine ya da tencere yemeklerine götüren şey? Lezzet mi, kalite mi?
Ya da başka bir gerçek mi? Belki de bilinç altımız. Ne var orada? Anne var, aile var, geçmişe özlem var.
Bizim ülkemizde evde yemek diğer birçok ülkeye göre daha yaygındır.
Evde yemek, özellikle akşam yemeği, bir yemekten daha fazlasıdır. Ailece yenilmektedir.
Aileyi bir araya getirmiştir. Bazen hüzün, bazen kutlama, bazen misafirle şenlenmiştir o masa… O sofrada aileye dair ne varsa konuşulur.
Yemeği anne, kardeş, eş yapmıştır.
Bütün malzemeler pazardan, marketten özenle seçilmiştir. En iyisi, sağlıklısı alınmıştır. Pişirilirken temizliğine, yağına, tuzuna özen gösterilmiştir.
Sofradaki birilerinin daha sevdiği bir yemek, sevdiği şekilde pişirilmiştir. O yemeğe sevgi katılmıştır. Zeytinyağlısı, dolması, böreği, daha birçok zahmetli yemekler ve anne spesiyalleri… İşte o yemeklere ev yemeği denilmesinin altında yatan en önemli anlam, belki de aile ile yenildiğinden ve çoğunlukla anne tarafından tencerede pişirildiğinden; bizi sürekli olarak o günlere götürdüğünden daha fazla anlam kazanır. Özellikle öğrencilerin, yalnız, bekar yaşayanların, çalışan herkesin her öğlen dışarıda yemek yeme zorunluluğu gibi faktörlerden, iş yoğunluğu ve eşlerin de çalışması yüzünden evde tencerede yemek pişirilemiyorsa, bu özlemimizi giderebilecek yerlerin arayışına başlıyoruz.
Bu hizmeti yerine getiren güzel yerlerden bir tanesi de Meltem-Serdar Başbuğ çifti ile Murat Güzeltürk'ün birlikte işlettikleri 1507 Sokak Restaurant'a gittim. Ev yemekleri yapan yerlerin sadece yemeği tencerede yapması ve adının ev yemeği olması bize aradığımız duyguyu yaşatmaz. 1507 Restaurant konuklarına evi çağrıştıracak sıcaklığı ve huzuru sağladıkları ortamla, güler yüzlü hizmetle, açık mutfakla gerekli olan kalite ve hijyeni sağlamış durumdalar. Sabahları ev kahvaltısı ile başlayan sunumlar, öğlen her gün değişen çeşitleri ve açık büfe zeytinyağlılar ile seçenekli sebze ve et yemekleriyle devam ediyor. Akşamları ise alkol eşliğinde alakart yemek hizmeti veriyorlar. Bütün gün çeşitli buluşmalara, günlere, kutlamalara ev sahipliği yapıyorlar. Benim gittiğim gün menüde soğuklardan, közlenmiş yoğurtlu patlıcan, barbunya salata, kuru dolma, maş fasulyesi, sıcaklardan; ciğer ve tavuk şiş benim damak tadım açısından ön plana çıkanlardı.
Kullanılan malzemelerin günün menüsüne uygun olarak bizzat kendileri tarafından pazardan taze olarak alınması, mevsime uygun menüler oluşturulması, bilinen markaların tercih edilmesi, endüstriyel ürün kullanılmaması bana göre 1507 Restaurant'ın artılarından sayılabilir.
Meltem Hanım'la yaptığımız sohbette, adanmışlığı, güveni, insana olan sevginin iş yapış tarzına yansıdığını, bunun beraberinde iyi hizmeti, kaliteyi orada oturduğumuz süre içinde çok rahat görüp hissedebildim.
Öğlen saatlerinde oraya olan ilgiyi gördüğümde yanılmadığı gördüm. Yemek hizmeti veren bütün kurumların insan sevgisi ile bizlere sağlıklı, temiz, güvenilir yemek hizmetini sunmalarını temenni ediyorum.
Yemekle bütün buluşmalarınızın ağız tadı ile geçmesini diliyorum.
