Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve SABAH'ın ana basın sponsorluğunu üstlendiği 52. Uluslararası Antalya Film Festivali'nde, hem ulusal hem uluslar arası bölümde yarışan iki filmden biri olan 'Rüzgarın Hatıraları' gösterime girdi. Antalya Kültür Merkezi (AKM) Aspendos Salonu'ndaki gösterimi, film ekibiyle Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması Jüri Başkanı Ömer Vargı ve diğer jüri üyeleri izledi. Filmin söyleşisi Perge Salonu'nda gerçekleştirildi. Filmin başrol oyuncusu Tuba Büyüküstün salonda büyük ilgi gördü. Söyleşiye, yönetmen Özcan Alper, oyuncular Onur Saylak, Sofya Khandamirova, Mustafa Uğurlu ve Tuba Büyüküstün ile görüntü yönetmeni Andreas Sinanos katıldı. Filmin senaristi de olan Alper, filmin, çocukken babaannesinden dinlediği 'Soğuk Savaş dönemi hikayeleri, Aram Pehlivanyan'ın şiiri, Türkiye'den kaçarken, ölürken bile Karadeniz'in kıyısında Türkçe radyo dinlemesi, Nazım Hikmet'in Varna'dan yazdığı şiirler' gibi olaylarla kafasında geliştiğini kaydetti. Sanatçıların kendilerine oto sansür uygulamalarını 'felaket' olarak tanımlayan Alper, hayatın hep karanlık ve umutsuz tarafından bakmamak gerektiğini, yaşamın gri tarafından da görülmesinin önemli olduğunu bildirdi.
FİLM GİBİ EVLENDİK
Tuba Büyüküstün ise başrol oyuncusu eşi Onur Saylak ile aynı sette hiç çalışamadığını, bu nedenle 3 ay görüşemediklerini ifade etti. Daha önce eşiyle uzun uzun çalışma fırsatı yakaladığını anlatan Büyüküstün, "Her şeyden önce oyuncuyuz. Karı koca olmamız, sevgili olmamız hiçbir şey ifade etmiyor. Görüşmemek zordu ama keyifli bir setti. Önceki filmimiz Sonbahar'da da birlikte çalışmıştık. Sonbahar müthiş bir filmdi. Sonucu evlilik oldu. O kadar müthiş bir film yani" dedi.