Hedef tahtasına koyduğumuz her kimse artılarını ve eksilerini göremiyorsak art niyetliyiz demektir.
Gültekin Gencer'in kötü başkan olduğunu söylemek de yanlış, her şeyi doğru yaptığını söylemek de.
Hasan Akıncıoğlu'nu kulübü bir şirket gibi yönetip takımı taraftardan uzaklaştıran anlayışıyla futbol kulübü yönettiği gerçeğini görmediği için eleştirirken kulübün mali yapısının üst düzeye çekildiğini görmezsek ayıp ederiz.
Gültekin Gencer ise Akıncıoğlu'nun tam tersiydi. O tribüne oynadı, sahadaki futbol güzelleşti, stada gelen izleyici sayısı arttı ama kulübün geleceğini ipotek altına alan bir mali yapı oluştu.
İşte Ali Şafak Öztürk'ün önünde iki çarpıcı örnek. Yol haritasını çizerken bu iki yönetimi mercek altına almalı, Akıncıoğlu'nun kasa yönetimiyle Gencer'in saha yönetimini birleştirebilmeli.
Kendisi henüz adaylığını açıklamadığı için bu yazı onun özelinde havada kalır ama her yeni gelecek ismin yapması gereken budur.
Yeni yönetimin önünde zor bir süreç var. Kafa karıştıran kararlar da cabası.
1-Kongre tarihi 30 Haziran. Hasan Akıncıoğlu görevi bıraktığında tarihler 28 Mayıs'ı gösteriyordu, genel kurul tarihi 16 gün sonraya, Gültekin Gencer'i zor durumda bırakmayacak şekilde 14 Haziran 2013'e alınmıştı. Oysa Gencer 1 Haziran'da aldığı genel kurul kararının üzerine tam 29 gün koydu. Yeni gelen yönetimin tam da transfer döneminde eli kolu bağlandı.
2-Kadroda tam 49 futbolcu var.
Hangilerinin gönderileceğine veya kimlerin alınacağına mevcut yönetim karar vermemeli. Hala İstanbul'a gidip pazarlık masasına oturmak etik değil.
Samimi iseniz, Antalyaspor'u gerçekten seviyorsanız, yeni yönetime talip olan isimle temasa geçer, 'Resmi olarak görevde değilseniz bile gelin hocayla birlikte çalışın, kadroyu şekillendirin' demelisiniz.
Aksi halde iyi niyetinizden şüphe ederiz. Hele bizzat sizin belirlemiş olduğunuz bonservis fiyatlarının altında futbolcu satarsanız, işin ucu farklı yerlere gider. Ya da sadece hocanın istemediği oyuncuları elden çıkarın yeter.
Ve menajerlerle kulübün bağlantısını hemen kesin.
3-Kombine kart satışları hemen durdurulmalı. İndirimli kart satış süresi ne hikmetse tam da kongre günü bitiyor. Yani, alan Gencer zamanında alacak, paralar Gencer'in yönetimindeki kasaya girecek. Yeni gelen yönetime kombine gelirsiz bir kulüp kalacak.
Satış devam ederse taraftar da bu duruma tepki koyup kombine kart almayı bırakmalı, 1 Temmuz'dan itibaren kulübüne destek olmalı. Yeni başkan adayı da ilk açıklamasında indirim süresini uzatacaklarını açıklayıp oyuna son vermeli, taraftarın acele etmemesini sağlamalı.
4-Kulübün mali durumu yönetimi devralacak ekibe hemen açılmalı.
Yönetim göreve gelir gelmez değil, bugünden önünü görebilmeli, gardını alabilmelidir. Önemli noktalardan biri, 30 Haziran'da, tam da kongre günü ödenmesi gereken vergi borcu taksidinin geciktirilip yapılandırmanın bozulmaması sağlanmalı.
Tüm bunlar ortaya konduğunda kulübün gerçek sahibi taraftar, şu anda merak ve endişe içinde. Onların merakını Victor Hugo'nun bir sözüyle gidermeye çalışalım;
Gecenin en karanlık anı, şafaktan önceki zamandır..