FETÖ'nün destekçisi Alman medyasında Gezi Parkı sürecinde başlayan yanlı yayınlar, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası vites büyüttü, sınırları aştı. Alman medyasında halkın tankların önüne geçerek darbeyi püskürtmesi, demokrasi zaferi olarak değil 'demokrasinin zayıflığı' olarak nitelendirildi. Darbe girişimi sonrası Türkiye'nin güvenli olmadığı, insan haklarının çiğnendiğine ilişkin yanlı haberlerin hedefinde turizm vardı.
TURİZMCİNİN GÖREVİ LOBİ
Türkiye'nin kültür ve inanç turizminde en köklü firmalarından olan Thales Tour'un kurucusu Cahit Köşker, kara propaganda ve algı operasyonuna karşı turizmciler olarak lobi faaliyetlerine hız verilmesi gerektiğini söyledi. Alman medyasının yanlı haberlerinin de etkisiyle inanç turizminde görülmemiş derecede düşüş yaşandığını açıklayan Köşker, "Körfez Savaşı döneminde bile tüm turizm hareketi dururken, inanç turları devam etmişti. Ama bu yıl hacı olmak için gelmeyi planlayan Almanlar bile turlarını iptal etti" dedi. Her yıl yüz binlerce Avrupalının Anadolu'daki dini merkezlere gelerek hacı olduğunu hatırlatan Köşker, "Isparta Yalvaç'tan başlayan St. Paul yolu hacıların ilgi gösterdiği güzergahların başında geliyor. Körfez Savaşı'nda bile Hatay'ı da içine alan bu güzergahı yaptık. Ama bu yıl rezervasyonlar ciddi oranda iptal edildi. Sürekli yalan haberlerle algı yönetimi yapılıyor. Bunlardan biri de hac yolundaki tüm tarihi duraklara mülteci kampı kurulduğu yalanı" ifadelerini kullandı.
KİLİSE GAZETESİ DÜZELTTİ
Köşker, kilise gazetesi KirchenZeitung ile temasa geçerek bu yalanı düzelttiğini belirterek, "Tarihi hac durakları olan ören yerlerinde hiçbir mülteci kampı olmadığını anlattık. Ancak kendimizi inandırmakta zorlandık" dedi. Alman medyasını yakından takip ettiğini belirten Köşker, çok sayıda kara propaganda haberiyle karşılaştığını, bunlarda FETÖ'nün de etkili olduğunu söyledi. Köşker, FETÖ'nün özellikle Almanya'da güçlü olduğunu anlattı. Algı yönetimine karşı turizmcilerin harekete geçerek, lobi çalışması yapması gerektiğini söyledi.
'DEMOKRASİNİN ÖLÜMÜ' YALANI
Köşker'in bir diğer yalan haber düzeltme girişimi ise Alman gazetecinin çirkin tavrıyla karşılık buldu. Olayın kahramanı, Gezi Parkı olaylarından beri yanlı haberleriyle Türkiye'yi hedef alan Pakistan asıllı Alman gazeteci Hasnain Kazim'di. Almanya'nın önde gelen dergilerinden Der Spiegel'in İstanbul muhabiri olan Hasnain Kazim, Mart 2016'da Türkiye tarafından akreditasyonu yenilenmeyince geri çağrılmıştı. 15 Temmuz sonrası "Türkiye'de demokrasinin ölümü" başlıklı bir haber yapan Hasnain Kazim'a mail yoluyla ulaşan Cahit Köşker, Alman gazeteciye doğruları yazması konusunda çağrıda bulundu.
DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ
Haberinde 'Türkiye'deki dostlarım iyi ki gittin, yoksa hayati tehliken vardı. Muhalifler toplanıyor' yalanını yazan ve düşünce özgürlüğüne vurgu yapan Kazim, Köşker'in yazdığı maile ise küfürlü cevap verdi. Köşker ise alacağı cevaplar ne olursa olsun, Türkiye'yle ilgili olumsuz haberlerle mücadeleye devam edeceğini söyledi. Hukuki haklarını saklı tutan Köşker, henüz dava açmayı düşünmüyor.
AVUSTURYA'YI YAZ
Cahit Köşker, Avusturya'dan sorumlu olmasına rağmen Türkiye'yle ilgili haberler yapan Hasnain Kazim'i eleştirerek, "Hep bilinçli olarak Türkiye aleyhine yazıyorsun. Çünkü sana bu yazıları yazdıranlar Türkiye'nin, Libya, Suriye ve Irak olmasını istiyor. Ama halk buna izin vermez. Eğer yazabiliyorsan, Avusturya'da yükselen sağ radikal örgütleri yaz. Ama sana bunu yazdırmazlar" ifadelerini kullandı.