Antalya'da, dayısından ilik nakli yapılan 19 yaşındaki Mine Çevik, hayatının büyük bir bölümünü geçirdiği hastane odasında taşa resmettiği hayalleriyle mutlu oluyor. Hayatının en güzel yıllarını geçirmek zorunda kaldığı hastane odasında sarı saçlı, ellerinde balon olan bir genç kızı taşa resmeden Mine Çevik, sanat atölyesine çevirdiği hastane odasının penceresinden masmavi denize bakarak hayallere dalıyor. Mine, yaşadığı tüm zorluklara rağmen gülümsemeyi başarıyor, sanatıyla hayata sımsıkı bağlanıyor. Hobisiyle sıkıntılarının üstesinden gelebileceğine inandığını anlatan Çevik, "Yaptığım her resmin üzerine 'Şans, huzur, mutluluk, neşe' gibi isimler veriyorum. Hep 'Sağlıklı yaşamak nasıl bir şey' diye merak etmişimdir. Kendime 'Dünyanın en güçlü insanı benim' diyorum" dedi.
ÜÇÜNCÜSÜ BAŞARILI
Anne Songül Çevik ise "Hobisiyle hastalığını da yendi diyebilirim. Onun için her şey daha iyiye gitti" diye konuştu. Daha önce yapılan iki ilik naklinin başarılı olmadığını ancak dayısından yapılan nakilden olumlu sonuç aldıklarını söyleyen Çevik'in doktoru Prof. Dr. Akif Yeşilipek de "Bu süreçte yaşadığı psikolojik sorunların üstesinden ürettiği eserler sayesinde kurtuldu" dedi.
EN BÜYÜK SIZISI YÜREĞİNDE
Taş boyama, takı ve oyuncak bebekler yapan, dil basacağını da renkli kitap ayraçlarına dönüştüren genç kız, yaşama sevinciyle diğer hastalara da örnek oluyor. Hastane çalışanlarının 'bayan becerikli' diye seslendiği Çevik, yaptığı taş boyama, takı ve oyuncakları da satarak aile ekonomisine katkıda bulunuyor. Aylarca yürüyemediğini, yemek yiyemediğini aktaran Çevik, en büyük sızısının yüreğinde olduğunu dile getirdi.