Ankara'da yangın var…
Yunus Emre Çarşısı yanıyor.
Tam
687 dükkan.
Binlerce insanın ekmek teknesidir yanan.
1917 büyük Ankara yangını gibi bir şey…
1929 Tahtacılar Çarşısı yangını gibi…
1978 YİBA Çarşısı yangını unutulabilir mi?
49 can yanmıştı çıra gibi.
Allah'tan Yunus Emre yangınında can kaybı yok; tesellimiz bu…
***
Ankara'da yangın var… Şehrin yaşadığı eski yangınlara benzer bir yangın.
Ama gel gelelim
Büyükşehir Belediye Başkanı'nın yangından haberi yok!
Niye yok?
İtfaiye Müdürü haber vermiyor çünkü.
Oysa
Büyükşehir Belediye Başkanı yangını duysa hemen olay mahallinde olacak.
Dükkanlarıyla birlikte ciğerleri yanan insanları teselli edecek.
Onlara destek çıkacak.
Bunların hiçbirini yapamıyor
Melih Gökçek.
Çünkü itfaiye müdürü yangını haber vermiyor.
***
Bildiğim kadarıyla
Melih Bey'in güvendiği başarılı bir bürokrattı
İtfaiye Müdürü.
Ama gözünün yaşına bakmıyor, anında görevden alıyor.
Yangının haber verilmemesinden dolayı kim bilir
Melih Bey'in aklından neler geçmiştir… Ancak benim çıkardığım sonuç şu:
İyi bir politikacıyla halkın arasına girmek… Hangi gerekçeyle olursa olsun, affedilmez bir görev kusurudur.
Melih Gökçek'in kararının sebebi budur… Ve doğrudur!