Mehmet Yiğiner bu işi başaracak. Yapılanlar karşısında her geçen gün inancım daha da artıyor. Herkesin adeta "vebalı" hastadan kaçtığı gibi Ankaragücü'ne sırt döndüğü bir ortamda öyle işlere imza atıyorlar ki kelimelerle anlatmak mümkün değil.4 yıldır adeta bir kabus gibi asırlık çınarın üzerine çöken kara bulutların dağıtıldığını görmek insanı heyecanlandırıyor. Ankaragücü tarihi adına çok önemli iki kavşak olan Tandoğan ve Beştepe'de öyle bir değişim rüzgarı esiyor ki görmeye değer. Yaşanan hareketlilik ayrı bir canlılık katıyor kulübe. Ocak ayından beri bitmek tükenmek bilmeyen ziyaretçi akınları, kendini kulübe üye kaydettirmek için sıraya girenler, yaşlısından gencine, kadınından erkeğine kombine kart sahibi olmak için oluşan kuyruklar geleceğe olan umutları her geçen gün arttırıyor. Bunca olumsuzluktan sonra olanlar sanki bir rüya gibi geliyor insana. Beştepe ve Tandoğan'ın parasızlıktan sararan, solan çimleri şimdi yemyeşil mutluluktan fışkırıyor. Boynu bükük ve mahzun ağaçlar yaşananlar karşısında sevinçten gözyaşı döküyor gibiler. Viraneye dönen tesisler pırıl pırıl. Mutfağından futbolcularının odalarına, muhasebesine kadar şahit olduklarımız, "İşte Ankaragücü böyle olmalı" dedirtiyor. Altyapı büyük bir ciddiyet içinde çalışmalarını sürdürüyor. Hayati Soydaş ve öğrencileri huzur içinde Bolu'da hazırlıklarına devam ediyor. Tüm ekip ligin bir an önce başlaması için büyük bir sabırsızlık içinde. Bu güzelliklerin ve güllerin arasında dikenler de yok değil. Her gün kulübe geçmiş döneminin borçları ulaşıyor. FIFA tehditlerinin ardı arkası kesilmiyor. Ama hiçbiri artık Ankaragücü'nü yolundan döndürmüyor. Çünkü Mehmet Yiğiner gibi yiğit bir Ankaralı var kulübün başında. Kararlı ve azimli. Hiç kimse, "Öyle bir geceden böyle bir sabah" beklemiyordu. Ama o başardı. Şimdiden adını tarihe yazdırdı. Artık Ankaragücü'nün yanında olması gereken hiç kimsenin mazereti kalmadı. Asırlık çınarın başında ciddi bir yönetim var. Ankaragücü'nün yanında olması gerekenler artık geç kalmamalı. Bizden hatırlatması.
***
G.Birliği'nde derin sessizlik
Ankaragücü'nde bu güzellikler yaşanırken Gençlerbirliği'nde sinir bozucu kronik bir sessizlik tüm hızı ile sürüyor. Kırmızı-siyahlılar bu yıl 90.kuruluş yılını kutluyorlar. Bu özel süreçte kırmızı- siyahlı kulüp sadece Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ebedi istirahatı Anıtkabir'e çelenk koymakla yetindi. Bu tarihi süreç böyle mi kutlanmalıydı? Takdiri spor kamuoyuna bırakıyorum. Spor Toto Süper Lig'de yeni sezon yarın başlıyor. Başkent'in ligde Gençlerbirliği'nden başka temsilcisi yok. Geçmişte bu kent bu ligde temsilci bulundurmadığı, 6 takımla temsil edildiği sezonlar da yaşadı. Dilerim, Gençlerbirliği'nin kaderinde rol oynayan başta Duayen Başkan İlhan Cavcav olmak üzere herkes sorumluğunun ne kadar büyük olduğunun farkına varır. Metin Diyadin ve öğrencileri deplasmanda Çaykur Rizespor maçı ile lige iyi bir başlangıç yaparlar. Ankaraspor'un Osman Özköylü ile PTT 1. Lig'de mesaisi sadece 1 yıl sürer ve Leopar'da hak ettiği lige tekrar döner. Bu sezonun tüm Başkentli futbolseverlerin özlemle beklediği başarıların ve heyecanın yaşandığı bir sezon olmasını diliyorum.
