Atletizm Federasyonu Başkanlığı için bugün seçim var Ankara'da!
Ama ben seçim yapılmadan yeni başkanı ilan ediyorum,
Fatih Çintımar! Nasıl mı?
Çünkü başkanlık için müracaat eden
Dr. Ahmet Karadağ, adaylıktan çekilince atletizmin yeni patronu çoktan belli olmuştu… Tek adayla seçim mi olurmuş?
Demokrasinin ruhuna uyar mı bu durum?
"Tek adayın başvurması halinde, seçim yapılmaz.
Müracaat eden kişi başkan olur!.." düşüncesi neden akıllara hiç gelmez?
Seçimle ilgili bölüme böyle bir ek madde koymak bu kadar mı zor?
Sporumuzda bir "Katılık" hüküm sürüyor…
"Dediğim dedik..." diyenler var… Nedense,
"Pratik çözüm yollarını" devreye sokman istemiyorlar!
Şimdi başkanı belli bir seçimle yapılan genel kurula yazık değil mi?
Onca insanın zamanını israf etmesi hangi akla hizmettir?
Ve onca masraf neden yapılır; üstelik boş yere?
Birilerinin buna,
"Dur deme zamanı" geldi de, geçiyor!
Tek adaylı genel kurullar yapmak, bunun adına da
"Seçim" demek; formalite bile değil; tamamen israftır!
Bu arada kamuoyunun aydınlatılması gerekli bir husus var… Bunu göz ardı edemeyiz. Bu da, önce
"Büyük bir hevesle" aday olup, sonra
"Aniden" fikir değiştirerek olaydan uzaklaşan
Dr. Ahmet Karadağ'ın, böyle bir kararı almasındaki nedenler!
Bu kararda, spor teşkilatı mı, atletizm camiası mı, yoksa
"Kişisel tercihi mi" rol oynamıştır?
Bunu,
Karadağ'ın "Cesaretle" açıklaması, bu
"Yürekliliği" göstermesi lazım!
Söze seçimle başladık, seçimle bitirelim… Bir anket yapılsa; mevcut seçim sistemine, özellikle de Genel kurulda oy kullanacak delegelerin tespit kriterlerine
"Sağlıklıdır" diyen tek oy çıkmaz!
Bu gerçek, yıllardır tüm çıplaklığıyla gözler önünde duruyor!
Herkes bunu seslendiriyor!
Her önüne gelen eleştiriyor!
Ama ne var ki, bunca tenkitlere, bunca kavgalara, bunca suçlamalara karşın, bir üst yönetici de çıkıp,
"Bunu düzeltmeliyiz" demiyor ya da diyemiyor!
İşte sorunun özü burada…
Bu kadar da bile bile "Lades" olmaz ki!..