Yeni yılın ilk gününe damgasını vuran isim İlhan
Cavcav oldu.
Galatasaray ile oynanan maçın devre arasında ambulansla hastaneye kaldırılan ve uzun süre yoğun bakımda kalan
Cavcav, belli ki adrenalin yüklenmeyi özlemiş.
Gençlerbirliği Kulüp Başkanı ve aynı zamanda
Kulüpler Birliği Başkanı olan
İlhan Cavcav, bir radyo programında
Fenerbahçe Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım'a vermiş veriştirmiş. Bize göre yine kantarın topuzunu kaçırmış.
Cavcav, yabancı futbolcu sınırlamasını savunan Yıldırım için
"Türk futbolunun başında bir bela olarak durmaktadır.
Tüm kainatın bunu böyle bilmesi gerekir. Bu arkadaş gitsin evinde istirahat etsin. Türk futbolundan o mübarek elini çeksin" demiş.
İlhan abi işte. Aklına geleni söylemiş. Öncelikle kainatın bilmesine ne gerek var. İkincisi Yıldırım'ın elinden
'mübarek' diye bahsediyor. Mübarek;
bereketli, hayırlı, uğurlu, kutlu anlamında kullanılan sözdür. Dedik ya
Cavcav'ın düşünmeden aklına o anda ne gelirse yaptığı açıklamalara alıştık artık. Yabancı futbolcu sınırlaması
Türk futboluna ne getirir, ne götürür? Bunu elbette zaman gösterecek.
Bugün itibariyle,
UEFA ülke liglerinden
Almanya, Avusturya, Belçika, Galler, Hollanda, İngiltere, İrlanda, İskoçya, K.İrlanda, Polonya, Portekiz ve Sırbistan'da yabancı futbolculara yönelik sınırlama kuralları bulunmuyor.
Öte yandan,
Bulgaristan, Danimarka, Fransa, İspanya, İsviçre, İtalya, Yunanistan liglerinde ise
Avrupa Birliği üyesi vatandaşı futbolcular yerli statüsünde oynuyor. Görüldüğü gibi
Avrupa futbolunda en üst düzeyde yeri olan
Almanya'da yabancı sınırlaması bulunmuyor. Ancak, adamlar altyapı futboluna öylesine önem vermişler ki bütün işi çözmüşler. Bu arada, takımlar kadrolarında en az 12
Alman futbolcu bulundurmak zorundalar.
Bunlardan en az 8 futbolcunun altyapıdan yetişme şartı da yer alıyor.
İşte, iyi incelendiğinde
Alman futbolundaki son yıllarda yükselen ivmenin sırrı burada yatıyıor.
Futbol takımlarımız ve en önemlisi
A Milli Futbol Takımımız bir sol bek bulmak için şapkadan tavşan çıkartmak zorunda kalıyor. Bu altyapı eksikliği değil de nedir?
Alman Bundesliga'da 20'li yaşlarda birçok oyuncu ortalığa toz duman attırıyor. Bu futbolcular aynı zamanda
Alman Milli Takımı'nın da değişmez oyuncuları. İşte bunlardan bazıları, Julian Draxler (20), Mario Götze (21), Toni Kroos (21), Andre Schürrle (23), Marco Reus (24). Bu arada, Alman altyapısından yetişen Türk kökenli Mesut Özil, Malik Fathi, Serdar Taşcı ve İlkay Gündoğan'ı da unutmayalım.
Bu oyuncular ne yazık ki ay-yıldızlı formayı tercih etmedi. Tercih edenler ise zaten baş tacımız; Hamit Altıntop, Halil Altıntop, Mehmet Ekici, Ömer Toprak, Gökhan Töre, Hakan Çalhanoğlu gibi isimler... Son söz olarak; Salih'e, Alper'e, Oğuzhan'a, Olcay'a, Tarık'a iyi bakalım. Ne kadar çok, Salih, Alper, Oğuzhan, Olcay, Tarık yetiştirebilirsek inanın yabancı transferi bu denli sorun olmaktan çıkacaktır.