Kim ne derse desin. Başkent'in futbolda yüzü bir türlü gülmüyor. Yakın tarihte de güleceğe benzemiyor.
Ankaragücü'ne bir bakın. Sarı-Lacivertliler'de sular hiç durulmuyor. Sürekli futbol dışı olaylarla gündeme geliyorlar. Pes doğrusu.
Ofspor maçından sonra yaşananlar tüm futbolseverlere derinden bir
'Off' çektirdi. Aslında şaşırmamak gerek. Yönetimi bu kadar çok el değiştiren bir kulüpte işlerin tıkırında gitmesini beklemek hayalcilik olur. Ancak, böyle sıra dışı bir olayın yaşanması da elbette normal değil. Olayları canlı yaşamadığımız için fazla eleştiri yapmak elbette doğru değil. Bir başka deyişle futbolcular ve Başkan
Mehmet Yiğiner arasında yaşananların perde arkasını iyi tahlil etmek gerekir. Ancak ne olursa olsun, eğer söylenenler doğruysa bir başkanın futbolcularına
"Maçı sattınız" demesi oldukça düşündürücü. Düşündürücü olmaktan öte vahim bir olaydır.
Sayın Mehmet Yiğiner'in böylesine ağır ithamda bulunması için dağarcığında bir takım birikintiler ve de duyumlar olması gerekir. Olaylar sonrası 6 futbolcunun kadro dışı bırakılması,
Teknik Direktör Fuat Akyüz'ün istifa etmesi depremin şiddetini artırmıştır. Bu gelişme zaten sıkıntılı bir süreç yaşayan
Ankaragücü'ne büyük darbe olmuştur. Olayların üzerinde
"sır perdesi'' kalmamalıdır. Başkentli'nin, Ankaragücü'ne gönül verenlerin her ayrıntıyı en ince noktasına kadar bilmeye hakkı vardır. Neler olduğu gece karanlığında kalmayıp, gündüz aydınlığına çıkmalıdır. Bunun için en yetkili ağız kuşkusuz ki,
Başkan Mehmet Yiğiner'dir. İstiklal Harbi'ne damga vuran, 100 yılı aşkın bir 'marka' olan Ankaragücü'nü daha fazla yıpratmayalım.
"Biz olmasaydık kulübün kapısına kilit vurulurdu" edebiyatını n'olur yapmayalım. Rahmetli Müslüm Baba'nın şarkısındaki sözler gibi;
"Ya tam sev ya bırak..."