Şunu belirtmek isterim… Çünkü hep karşılaştığımda taraftar soruyor,
"Ankaragücü ile Ankaraspor'un birleşmesini istiyorsun..."
Hayır… Kesinlikle birleşmeye karşıyım. Yüz yılı aşkın çınarın yeniden kendiliğinden filizleneceğine inanıyorum. Başkan
Mehmet Yiğiner ve yönetimi
DİRİLİŞ hareketiyle bunu başlattı. Borçlar ödendi. Teknik adamı, futbolcusu, çalışanı maaşlarını almaya başladı. En önemlisi de mutfakta sıcak yemek pişmeye başladı.
Ankaragücü PTT 1.Lig'in eşiğine kadar geldi ama adımını içeriye atamadı… Caima olarak başkanından taraftarına kadar herkes üzüldü… Karamsarlığa kapılmamalı. Şimdi ağlamak yerine nerede hata yapıldı, eksiklikler ne bunu değerlendirip yeni bir
DİRİLİŞ hareketiyle plan yapmak gerekir... Şimdi transfer dönemi...
Ankaragücü'nün ekonomik durumu ortada. Şimdi bu süreç içerisinde en büyük görev
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'e düşüyor. Gökçek'in yapacağı çok basit… İşadamlarına
Kulübe destek vermelerini istediği zaman, para muslukları akacaktır. İşadamları kapılarını Ankaragücü'ne kapatmış durumda…
Ankaragücü Başkent'in spordaki gücü… Bu güç daha güçlü olmalı…
Ahmet Gökçek Başkan olduğu seçimde şu sloganı çok beğenmiştim:
"Başkentin gücü Ankaragücü." Bu gerçeği kimse yadsıyamaz… O halde kapılarını
Ankaragücü'ne kapatan işadamlarının kapılarını açacak anahtar Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'te… Ayrıca belediyeye ait otopark ve hafriyat yerlerinden
Ankaragücü'ne işletme karşılığı verildiği takdirde sıcak para akışı da sağlanmış olur. Yine belirtiyorum… Bu birleşme çağrısı değil, destek çağrısıdır. Kimse yanlış yorumlamasın.