Transfer mevsimi başladı. Takımlar kadrolarını güçlendiriyor… Ya
Ankaragücü ne yapıyor? Kulüp bugünlere kadar geldi… Borçların bir kısmı ödendi, transferler yapıldı. Bu sezon
PTT 1. Ligi'ne çıkamadılar. Şimdi işler iyice karıştı…
Başkan
Mehmet Yiğiner haklı olarak isyan etti ve genel kurul kararı aldı. Normal… Ne yapsın
Yiğiner ve yönetimi.
Maddi olarak güçleri kalmadı.
Çalmadıkları kapı bırakmadılar.
Herkes
"Tamam... Bakarız"dedi ama… Sözde kaldı… Çünkü taşıma su ile değirmen dönmediği gibi,
Ankaragücü de bu ekonomik yapısıyla başarılı olmaz…
Yiğiner de
"Hem biz batarız hem Ankaragücü batar" sözleriyle gelinen yolu en iyi şekilde tarif ediyor.
Ankaragücü şu anda zor durumda… Başkent'in havasını teneffüs eden, milletvekilleri, belediye başkanları, işadamlarından ses çıkmıyor.
Ankaragücü, Ankara'nın markası.
Spordaki lokomotifi... Gücü.
Bu marka yok olur, lokomotif raydan çıkar, gücü de yitirirse kaybeden Ankara olur. Başkan
Yiğiner'in deyimiyle 70 milyar borç var. Nasıl bu borcu ödeyeceklerini bilemiyor… Karanlığa kurşun attığını söylüyor… Ne teknik adam ne de transfer çalışması var... 3 Ağustos'ta seçim var… Şimdi birileri yine ortaya çıkıp
"Başkan adayıyım" diyecek… Bol keseden atacaklar. Çok gördük o kişileri… 2-3 ay sonra kaçıp gittiler… Şimdi görev zamanı… En büyük görev de
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'e düşüyor…
Gökçek milletvekili, işadamlarını ve sivil toplum örgütlerini toplayıp Ankaragücü için seferberlik ilan etmeli.
Tabi ki 70 milyarlık borç hemen silinecek değil… Biraz nefes alınsın yeter de artar da… Hafriyat ve otoparklardan da
Ankaragücü kalıcı bir gelire kavuştuğu zaman 3 Ağustos'ta yapılacak kongrede iptal olur. Yiğiner ve ekibi yola devam eder…
Yoksa tünelin ucunda ışığı görmek zor…