Türkiye'ye hoş geldiniz. Dünyaca ünlü bir şarkıcısınız. Bugünlere nasıl geldiniz? Bize kendinizden bahseder misiniz?
1958 Cezayir doğumluyum. 10 yaşında iken ailem ile beraber Fransa'ya göç ettik. 1981 yılında Carte de Sejour grubunu kurdum. Grubumun adının anlamı 'oturma izni' idi. Amacım göçmenlerin toplumda tolerans görme ve topluma uyum sağlamak için yardım görme isteklerini duyurmaktı. 1989 yılından itibaren tek başıma müzik kariyerime devam ettim.
'Ya Rayah' adlı single albümünüz ile dünya çapında bir üne kavuştunuz. Bunun ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Evet, tüm dünya beni 'Ya Rayah' adlı single ile tanıdı ve sevdi. Ben şarkılarımda politik olmayı tercih ettiğim kadar insanları eğlendirmeyi de seviyorum. Ya Rayah da tüm dünyada insanları hem eğlendiren hem de oryantal ezgileri de insanlara hatırlatan bir şarkı oldu.
ELVIS'TEN ETKİLENDİM
Yaptığınız müziği nasıl tanımlarsınız?
Rachid Taha'nın müziğinde rock, rai, tekno, oryantal, yöresel ve sufi ezgiler bulmak mümkün. Elvis Presley, Led Zeppelin gibi sanatçılar gençliğimde müziğinden etkilendiğim ve müziğimde etkisi olan isimlerdir. Benim yaptığım müzik, göçmen ve Cezayirli olmamın, Avrupa'da yaşamamın, Elvis Presley ve Led Zeppelin'i dinlememin ve sevmemin sonucu ve karışımıdır aslında.
Müziğinizde size ilham veren ve idol olarak kabul ettiğiniz sanatçı var mıdır?
Elvis Presley bana her zaman ilham veren ve idol olarak kabul ettiğim bir sanatçı olmuştur.
TÜRKİYE'DE OLMAK BENİ FAZLASIYLA MUTLU EDİYOR
Türkiye'ye konser vermek için geldiniz. Burada olmak size neler hissettiriyor?
Türkiye'ye geldiğimde mutlu oluyorum ve yüreğimde ülkenize karşı bir yakınlık hissediyorum. Çünkü aynı kültüre, aynı dine ve aynı göz rengine sahibiz…
Son günlerde dünyada olanlar, Ortadoğu'daki karışıklık ve savaşlar hakkında neler düşünüyorsunuz?
Çok üzücü ve hepsini tamamen büyük bir saçmalık ve bu çağda akıl almaz buluyorum. Aynı zamanda şunu da düşünüyorum bu savaş daha başlangıç...
Gelecekte projeleriniz neler olacak?
Kebab-ul Lula ve 'Diwan 3' adlı albümlerim yakında müzik marketlerde yerini alacak. Kebab-ul Lula daha çok oryantal ezgilerin ön planda olduğu bir albüm oldu. Diwan 3 ise bir İstanbul ziyaretimde mevlevihanede dinlediğim sufi müziğinden esintilerin de olduğu bir albüm.
Ankara seyircisini ve Ankara'yı nasıl buldunuz?
Konserdeki Ankara seyircisi coşkulu ve çok içtendi. Konserde onlarla beraber ben de eğlendim. Güzel bir enerji oluştu aramızda. Ankara'yı pek gezemedim ama Ankara'daki insanların yaşam tarzları ve şehrin yapılaşması ile Avrupa'daki şehirler gibi geldi bana oysa ki İstanbul daha oryantal.
ZEYNEP BİLGE BALABAN