Ankara Valiliği'nde 30 yılı aşkın süreyle Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü olarak görev yapan Hıdır Eraslan, aradan geçen sürede Ankara'nın "Hıdır abisi" oldu. Ankara ile ilgili haberlerin vazgeçilmez isimlerinden olan Eraslan, arayan herkesi babacan tavrı ve gösterdiği yakınlıkla geri çevirmez güler yüzü, sempatikliği, güven veren duruşuyla genç gazetecilere de yol gösterir. Artık emekliliğin keyfini çıkaran Eraslan, anılarını anlatacağı kitabın da hazırlığını sürdürüyor.
Göreve başladığınızda Ankara Valisi kimdi?
Dr. Mustafa Gönül. Onun valiliği sırasında basın müşavirliğine başladım. Daha sonra Cahit Bayar'ın Ankara Valiliği sırasında da göreve devam ettim. Vali Cahit Bayar'la baba-evlat gibiydik. Sonra Saffet Arıkan Bedük, Erdoğan Şahinoğlu, Yahya Gür ve Kemal Önal'ın Ankara valilikleri döneminde de aynı görevi sürdürdüm. Alaaddin Yüksel ile de 4,5 yıl çalıştım. 33 yıl aralıksız Ankara Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü görevini yürüttüm. Yaş haddinden temmuz ayında emekli oldum.
Bu kadar uzun süre görevde kalınca pek çok şeye de şahit oldunuz. Neler yaşadınız bu sürede?
İsmini saydığım sayın valilerimizle neredeyse geceleri gündüz ettim diyebilirim. Ankara önemli bir şehir ve Başkent. Elbette buraya gönderilen valiler de önemli ve başarılı valilerdi. İlçelerin denetlenmesi, hizmetlerde ve yatırımlarda aksamanın olmaması için geceyi gündüz yapan valilerimizin elbette hakları ödenemezdi.
Valilerimizi daha çok hangi özellikleri ile hatırlıyorsunuz?
Mustafa Gönül, 'spor, tarım, inşaatlar, eğitim ve biogaz' dedi. Vali Gönül, köylere biogaz getirmenin yanı sıra sporla çok ilgilendi. Gençlerbirliği ile Ankaragücü onun zamanında marka oldu. Dr. Mustafa Gönül, inşaat alanlarında da inceleme ve denetlemelerde bulunmaktan zevk alırdı. Cahit Bayar, köylüye değer verdi, bir beldeden diğer beldeye koştu, sorunları yerinde çözmeye çalıştı. Saffet Arıkan Bedük, görevi Cahit Bayar'dan aldı. İlk olarak, yarım kalan hangi yatırım varsa, tamamlanması için talimat verdi. Bayar ile Bedük sık sık maça da giderlerdi. Son olarak Vali Yüksel'le çalıştık. O projelerle çalışırdı. Döneminde Ankara'nın geçmiş yıllardan kalan sorunlarını çözmeye çalıştı. Titiz ve düzenli çalışmalarıyla adından söz ettirdi.
BOKS VE GÜREŞ DE YAPTI
Hıdır Eraslan, Elazığ'da doğdu. Evli ve iki kız çocuğu babası. Türk Basın Birliği Elazığ Şube Başkanlığı yaptı. Birliğin Genel Sekreteri ve Genel Başkan Yardımcısı oldu. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık Muhabirleri Derneği Başkanlığı'nı 2 dönem yürüttü. Gazeteciliğin ve basın müşavirliğinin yanı sıra sporla da uğraştı. 1974'te boks, 1976'da da güreş hakemi oldu. Yılın başarılı basın müşaviri seçildi ve Başbakan Yıldırım Akbulut'tan ödülünü aldı.
SEN İN GAZETECİLER BİNSİN!
Bir ilçe denetlemesinden dönüyorduk, baktık yolda basın mensupları bekliyor. Vali Yahya Gür, arabayı durdurmamızı istedi ve basın mensupları arabaya geldi. 'Sayın Valim, arabamız arızalandı' dediler. Vali Gür benim tek kişilik yer olan diğer araca binmemi istedi. Dolayısıyla da basın mensuplarının kendi aracına gelmesini istedi. Vali Yahya Gür, 'Onlar da görev yapıyorlar' dedi.
BANA KIZI İSTEYEN İŞ BULUR
Ankara Valisi Saffet Arıkan Bedük, Vali Yardımcımız Erol Uğurlu'ya, 'Bir arkadaşa, kız istememiz gerekiyor' dedi. 'Benim adıma gidin, isteyin' diye talimat verdi. Kalktık gittik. Kızın babası, 'Peki oğlanın işi var mı?' dedi. Biz de, 'Hayır yok' dedik. 'O zaman işi olmayana kız vermem' dedi. Damat adayından aldığımız ise cevap şöyleydi: Bana kızı isteyen, işte bulur. Ben sizi niye seçtim?