Böbrek yetmezliği tanısı konulan Gülsen Gülkaya, 52 yıllık eşi Ural Nusret Gülkaya'dan alınan böbreğin nakledilmesiyle hayata tutundu. Ankara'da özel bir hastanede başarılı bir operasyonla nakil işlemi gerçekleştirilen 72 yaşındaki Gülkaya, 30 yıldır böbrek hastalığıyla mücadele ettiğini anlattı. Eşinin kendisine böbreğini vermeyi teklif ettiğini ve nakil operasyonunun gerçekleştirildiğini söyleyen Gülkaya, "Eşimin beni çok sevdiğini hissettim. Kolay verilecek bir şey değil, cesaret işi" diye konuştu. Nakil işleminin üzerinden 2 ay geçtiğini belirten Gülkaya, herhangi bir sağlık sorunu yaşamadığını ifade etti. Gülkaya, eşiyle hayalinin "sağlıklı yaşam sürmek" olduğunu da sözlerine ekledi.
"SAĞLIĞINA KAVUŞSUN YETER"
Ural Nusret Gülkaya (71) da eşinin böbreğe ihtiyacı olduğu söylendiğinde hiç tereddüt etmediğini anlatarak, "Hemen sıhhatine kavuşturmak için böbreğimi vermek istedim. Benim de böbreğim uyunca kontrollerden sonra verdim" ifadelerini kullandı. Gülkaya, 30 Ağustos'ta 52'nci evlilik yıldönümlerini kutladıklarını ifade ederek, "Eşimle artık böbreğimizi de paylaşıyoruz. İçimden bir organı ona verdim işte. Sağlığına kavuşması benim için en büyük mutluluk oldu. Onun rahat etmesi benim rahat etmem demek. Bundan sonra da eşime sevgimi elimden geldiği kadar göstereceğim" şeklinde konuştu.
'TABURCU OLMAK İSTEMEDİ'
Nakil
işlemini gerçekleştiren doktorlardan Op. Dr. Ulaş Sözener de Gülsen Gülkaya'nın sağlık durumunun son derece iyi olduğunu söyleyerek, şunları belirtti: "Gülsen Hanım diyaliz sıkıntısına girmeden normal hayatına döndü, şişlikleri indi. Bizim açımızdan mutlu edici taraf, Ural Bey'i de genç bir insan gibi herhangi bir sıkıntı yaşamadan üçüncü gününde taburcu ettik. Gerçi o taburcu olmak istemedi, 'Ben eşimin yanında durmak istiyorum' dedi. Şu anda gayet iyiyiz. Kontrollerimizde de bir sıkıntı yok." Organ bağışının yetersiz olduğunu da dile getiren Sözener, bir insana verilebilecek en büyük hediyenin sağlık olduğunun altını çizdi. Sözener, "Gelişmiş ülkelerde canlıdan almak yerine kadavradan almak her zaman tercih edilen bir şey. Ülkemizde ise gerek bakanlığın gerek sosyal kuruluşların yaptığı bütün çalışmalara rağmen istediğimiz sonucun çok çok altındayız" diye konuştu.
Yıldız Nevin GÜNDOĞMUŞ / AA