Başkent'in gündemi son yıllarda hiç olmadığı kadar yoğun… Bir yandan terörle mücadele bir yandan seçim çalışmaları… Dağlıca saldırısı yürekleri dağladı.
Gözler bölgedeki sıcak gelişmelere çevrildi.
Askeri, siyasi boyutu kadar ekonomik fatura da bir hayli ağır… Çözüm süreci ile birlikte bölge adeta
Lale Devri'ni yaşadı.Yatırımlar arttı, milyonlarca gence iş kapısı aralandı.
Gelin görün ki son saldırılarla ekonomik gelişime de darbe vuruldu.
Özel sektör yatırımları askıya aldı.
Sosyal yaşam alt üst oldu, yine kepenkler kapandı.
Terör örgütü bugüne kadar
13 baraja saldırdı.
Yüzlerce iş makinesi yaktı.Yaklaşık
20 baraj inşaatı askıya alındı.
Görünürde maddi kayıp
100 milyon lira. Gerilimin piyasalara yansımasını hesapladığınızda
milyarlarca lira…
***
Hedef alınan tabloya bakalım; Son
12 yılda bölgede dikkat çeken bir sosyo-ekonomik gelişme yaşandı.
Bölgeye
32 milyar liralık yatırım yapıldı.Teşviklerle istihdam
yüzde 325 arttı.
Yaklaşık
1.2 milyon gence iş kapısı aralandı.
Kamu yatırımları arttı.
Kademe illere
54.3 milyar liralık kamu yatırım tahsisi yapıldı.
Bölgeden yapılan ihracat
10 milyar dolara yaklaştı.
Verilen prim desteği
2.4 milyar liraya çıktı.
GAP paketi ile üç yılda bölge ekonomisine
20 milyar liralık katkı planlandı.
***
Saldırılar, baskınlar...
Vatanını koruyan güvenlik güçleri şehit ediliyor.Yatırımcı doğal olarak can güvenliğini riske etmek istemiyor.
Bölgeden kaçıyor. Doktor, öğretmen, kamu çalışanları tehdit altında… Barajda çalışan işçi ekmeğinden oluyor.
Esnaf dükkânını açamıyor.
Bazı ilçelerde sokağa çıkılamıyor.
Her gün ölüm haberleri geliyor.
Sıkılan her kurşun hepimizi hedef alıyor.
Her mayın kardeşliğin altına döşeniyor.
Peki, kaybeden kim? Önce bölge insanı… Tüm
Türkiye! Şimdi birlik olma zamanı.
Gideceğimiz başka
Türkiye yok!