Fetullahçı terör örgütünün 15 Temmuz girişiminin yaraları sarılmaya devam ederken, ihanet çetesinin bıraktığı izler hala yürekleri kanatmaya devam ediyor. Ankara'da kitapçılık yaparken kanlı gecede Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ağır yaralanan Mesut Zeybek, (36) haftalar sonra yoğun bakımdan çıktı. Akciğer ve kalbinin altında FETÖ'nün ihanet kurşunlarını taşıyan Zeybek, "Şarapnel akciğerimde, kalbimin altında da kurşun var. Doktorlar çıkarırsak ölürsün diyorlar. Bu şekilde gittiği yere kadar yaşayacağım" dedi.
HAFTALARCA YOĞUN BAKIMDA KALDI
Darbeci askerlerin Külliye'ye attığı füze ve helikopterli taramalarda ağır yaralanan Zeybek'in bir bacağı sakat kalırken, darbeci kurşunları da vücudunda kaldı. Hayati tehlikesi süren gazi, vücudundaki kurşun ve şarapnel parçalarıyla yaşamaya çalışıyor. Zeybek, "Roketle bacağım parçalanmıştı, tarama ile de vücuduma 5 kurşun isabet etti. Biri kalbimin yanında. Şu anda akciğerimde şarapnel parçası var. Doktorlar kurşun çıkarılamayacak riskli bölgede diyor. Ameliyat riski çok yüksekmiş bununla yaşamam gerek ancak şu anda kalp ritmimi bozmaya başladı, kurşunun yer değiştirme riski de varmış. Şu anda hayatım pamuk ipliğine bağlı. Yaşayabildiğim kadar bu ihanet kurşunuyla yaşamaya çalışacağım. Bacağım sakatlandı zamanla düzelebilirmiş ancak doktorlar net bir şey söylemiyor. Akciğerimdeki şarapnel parçası yüzünden solunum güçlüğü yaşıyorum. Eskisi gibi olmam çok zormuş. Her an doktor kontrolünde yaşıyorum ancak olsun, vatan kurtuldu ya" dedi.
'İÇİMDEKİ KURŞUN GURUR MADALYAM'
Her gün nefesini kesen bu kurşunların içinde olmasına bir noktadan mutlu olduğunu belirten gazi Zeybek, "Ucunda ölüm var, her an kurşun yer değiştirip kalbimi durdurabilir ancak mutluyum o benim vatan adına gurur madalyam" dedi. Zeybek, "Evlatlarımı, hiçbir şeyi düşünmeden, gözümü kırpmadan gittim ve şu anda bir kurşun ve şarapnel parçasıyla yaşamaya çalışıyorum. Hayatım hep tehlikeli olarak devam edecek ancak kurşun kendini hatırlattıkça o geceki ihaneti de hatırlayacağım. bir saat gibi içimde dolaştıkça vatanıma daha çok sarılacağım. Uyuyamıyorum ancak vatan selamette ya yeter bize" şeklinde konuştu.
'ATIŞ SERBEST VURUN GİTSİN' EMRİ VERDİ
Kanlı gecedeki vatan savunmasını da anlatan Mesut Zeybek, şöyle devam etti: "Olay günü şehir dışından gelmiş dinlenmek için uzanmıştım havada dönen uçak seslerine uyandm o ara İstanbul'dan bir arkadaşım aradı 'darbe oluyor' dedi. Hemen dışarı çıktım Cumhurbaşkanı'nın mesajını yolda dinledim. Külliye'ye ilerlemeye başladık. 3-4 helikopter Külliye'nin nizamiyelerini ve giriş kapılarını tarıyor, adeta kurşun yağdırıyordu. Tanklardaki askerlerle konuşmaya çalıştık, vazgeçmeleri gerektiğini söyledik. Asker, 'konuşturmayın şunları, dinlemeye gelmedik atış serbest vurun gitsin hepsini' emrini verdi. 20 yaşındaki gencin kafasına sıkarak şehit ettiler. Gencin uyumaması için elimle dokunmaya çalıştım. Baktım ki göğsü parçalanmış."