Forrest Gump'a annesi "Hayat da bir paket çikolata gibi işte, içinden ne çıkacağı hiç belli olmaz," mealinde bir laf sarf etmisti ve Gump'ı canlandıran Tom Hanks'in sesinden, filmin ve tabii hayatın 'felsefesi' olarak kafalara kazınmıştı bu cümle. Aslında o kadar yanlış ki. Her bir kutunun, her bir paketin içinden ne çıkacağı; hatta dışına hangi kurdelenin, ne renkte takılacağı bile, biz o çikolatayı ağzımıza atmadan çooook önce belirleniyor. Önce laboratuvarlarda, sonra tasarım ofislerinde. Lüks çikolata sektöründe bir dünya markası olan Godiva'nın çikolata şefi Thierry Muret gizli formüllerin, rekabetin, yaratıcılığın ama en çok da, tartışmasız herkese mutluluk veren bir lezzetin kol gezdiği dünyanın kapılarını araladı bizim için. İşte kısa ama leziz bir ziyaretten satır başları:
* Thierry Muret, insanlar için sağlığın elbette en önemli şey olduğunu düşünüyor, ama uzmanlık alanı, insanların kendilerini ödüllendirdiği anlar. Bu ödülün her şeye değmesi için çalışıyor.
* Çikolata trendlerini belirlerken ilham aldığı kaynak, her sezonun bütün defilelerini izlediği, özel üyelik gerektiren bir moda sitesi: wgsn.com. Tercih ettiği bir tasarımcı yok, hepsini izleyerek global eğilimleri yakalamaya çalışıyor. Mesela bu yıl turuncuyu daha çok kullanmış.
* Çikolatayı bize aldıran şeyin yüzde 80'i aslında satın alma ve yeme dürtümüzmüş. Bunu harekete geçirense tabii ki görsellik. Çikolatalar parlak, doğru renkte, tertemiz ve güzel görünmeli. Ama bir çikolatacı için önemli olan o geriye kalan yüzde 20 işte. Yani önce damakta, sonra hafızada kalan tad. Onların işi, çikolatayı unutulmaz kılıp, başkalarına anlatılmasını sağlamak.
* Şekil çok önemli. Dikdörtgen, üçgen, piramit gibi keskin kenarlı şekiller insanın içgüdüsel olarak ağzının acıyacağını düşünmesine neden olurmuş. Bu nedenle çikolatalar genelde yuvarlak hatlara sahip. Burada, güzel kutularda satılan lüks çikolatalardan bahsettiğimizi unutmayalım.
* Kakao taneleri, dünyayı dolaşan gemiciler tarafından keşfedildiğinde, çikolata sıvı olarak tüketiliyordu. "Saf kakao o kadar acı ki, doğada karşılığı zehir olabilir ancak," diyor Muret. Bu acı toz, içine vanilya, tarçın, mısır unu ve biber gibi malzemeler karıştırılarak içilebilir hale geliyordu.
* Günümüzde karşımıza çıkan acı biberli, deniz tuzlu çikolatalar yeni arayışlar değil, tam tersine en eski trendlerin yeniden gündeme getirilmesiyle ilgili. Sechuan biberi ve kakule, Muret'nin bazı tadları ortaya çıkarmak için kullandığı baharatlardan.
* Tuz, çikolatada hep kullanılan bir malzemeymiş. Mesela karamelin yoğun tadını dengelemek için. Üzerinde 'deniz tuzlu çikolata' yazan bir paket gördüğümüzde ise şaşırmıyoruz. Çünkü, zaten hep kullanıllan tuz, 'yediğimiz her şeyin kökenini bilmeliyiz' trendi nedeniyle paketin üzerine adını yazdırıyor.
* Bu yılın trendlerinden söz etmemek olmazdı tabii. Muret durumu kısaca "Anneannemin tarifleri," diye özetliyor. Yani temel ve güvenilir tariflerle hazırlanmış çikolatalar çıkacak karşımıza bu yıl. Bir de, bu anneanne tariflerinin, tek tek, elle hazırlanmışları makbul olacak.
* Her meslekte olduğu gibi Thierry Muret de gizli formülü asla açıklamıyor. Ancak temel olarak işinin kakao tanelerini almak, onları kavurmak, sonra çeşitli karışımlar hazırlamak olduğunu saklamıyor tabii.
* Konu çikolata olunca lafı kesmek zor oluyor ama uzun lafın kısası, artık özellikle lüks çikolata deyince paketten neyin çıkacağı en ince ayrıntısına kadar belli. Keşke hayat da böyle olsaydı da, neyse parası borç harç verip, istediğimiz paketi alabilseydik Mrs. Gump.
Bush'un torunundan ya rdım çantası
Lauren Bush Lauren, eski ABD Başkanı George Bush'un yeğeni, daha eski başkan Bush'un ise torunu. Bu yıl ilk kez başlayan bir uygulamayla, Fahri Leydi Godiva seçilmiş. Önümüzdeki iki yıl boyunca bu unvanı taşıyacak. Tüm geliri, Afrikalı çocuklara yiyecek yardımı olarak aktarılan FEED çantalarını hatırlarsınız belki. İlk Fahri Leydi Godiva Lauren, markanın elçisi olarak, Anneler Günü'nde piyasaya sunulacak FEED 10 çantalarını hazırlatmış bu kez. Çalışan ve işine yemek götüren kadınların yemek çantası olarak kullanabileceği FEED 10'ler, Liberyalı kadınların elinden çıkma. Her çanta, 10 yemek anlamına geliyor. Burası önemli, çünkü birçok Afrikalı çocuk günde tek öğün, o da okuldayken, yemek yiyebiliyor ancak.