Türk filmleri izleyerek büyüyen bir neslin çocukları olarak kendi kendime soruyorum: "Nasıl bu hale geldik?" Sevgilisi için değil, milyonlarca lirayı canını 'feda eden' genç erkek ve kadınlardan eser yok. Cep telefonu için sevgilisini terk edebileceğini düşünmek şuurunu kaybetmek nasıl bir duygu? Şimdi birazdan alt satırda anlatılan araştırmayı okuyunca umarım siz de benimle aynı duyguları paylaşırsınız.. Türkiye'nin bugüne kadar gerçekleştirilmiş en geniş katılımlı gençlik araştırması Intel'in Genç Türkiye Araştırması, ülkemizde gençlerin teknolojiyle birlikte değişen yeni yaşam tarzına ışık tutmayı hedeflemiş. Hedef iyi güzel ama sonuçlar pek de iç açıcı değil. Türk gençliğini temsil eden 26 ilde 13-29 yaş grubu 3 bin genç ile yapılan araştırmaya göre dijital cihazlar, internet ve sosyal ağlar, Türkiye'de gençler için günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş durumda. Araştırmaya katılan gençler, bir hafta cep telefonlarından vazgeçmek yerine, çikolatadan, çay, kahveden, alışverişten hatta sevgililerinden bile vazgeçebiliyorlar. Teknolojinin hızlı gelişimine paralel olarak hayatımıza her geçen gün daha yoğun biçimde giren dijital cihazlar, günümüzde insanların yaşam tarzlarını hızla dönüştürüyor. Yaşanan dönüşüme en hızlı ayak uyduran kesim ise gençler. Inteltarafından araştırma şirketi Akademetre'ye yaptırılan Genç Türkiye Araştırması, ülkemizde gençlerin değişen yaşam tarzları, dijital cihazların gençlerin hayatlarını nasıl yeniden şekillendirdiği ve gençlerin yeni kullanım alışkanlıkları ile ilgili ilginç ve çarpıcı sonuçları ortaya koydu.
RAKAMLAR KONUŞUYOR
Şimdi gelin rakamlara şöyle yakından bakalım. Intel Genç Türkiye Araştırması'na göre; genel nüfusun yüzde 29'unu oluşturan 13-29 yaş arası gençlerin yaşadığı hanelerin yüzde 71.4'ünde bilgisayar bulunuyor. Cihazların hane penetrasyonlarına bakıldığında, en yaygın penetrasyonun yüzde 85,5 ile cep telefonunda olduğu, onu yüzde 46 ile masaüstü ve yüzde 41,5 ile dizüstü bilgisayarların takip ettiği görülüyor. Araştırmada gençlerin teknoloji tutkusunu ortaya koyan ilginç veriler de yer aldı. Araştırma kapsamında bir hafta mobil cihazlarından vazgeçmek yerine nelerden vazgeçebilecekleri sorulan gençler, yüzde 23.9 oranla çikolata, şeker ve tatlı; yüzde 22.8 oranla çay, kahve gibi içecekler ve yüzde 21.3 ile alışveriş yapmak yanıtını verdi. Gençlerin yüzde 8.6'sı tatilinden vazgeçerken, yüzde 6.7'si bir hafta boyunca duş almamaya, yüzde 6'sı sevgililerini/eşlerini görmemeye bile razı oluyor.
GENÇLER GÖZÜNÜ İNTERNETTE AÇIYOR
Araştırmaya göre, kadınlar cep telefonlarını günde ortalama 104 dakika aktif kullanırken,erkeklerde bu süre 110 dakikaya çıkıyor. Akıllı telefon kullananların 3'te 1'i her gün üç saatten fazla bir zamanı aktif olarak cihazlarıyla harcıyorlar. Akıllı telefon günlük ortalama kullanım süresi ise 128 dakika.
***
Tuvalete girmeden internete adım atıyoruz
Türkiye'de gençlerin yüzde 8,3'ü, sabah kalktıklarında tuvalete bile gitmeden internete giriyor. Araştırmaya katılanların yüzde 4,7'si yataktan çıkmadan internete girdiğini söylüyor. 4'te 1'i (yüzde 28,4) evden çıkmadan internete girmiş oluyor. Gençlerin bilgisayar başında günde geçirdikleri ortalama 330 dakikanın 228 dakikası internette geçiyor. Intel'in araştırması Türk gençliğinin değişen yaşam tarzına dair de ipuçları içeriyor. Ülkemizde her 3 gençten 2'si dijital cihazların insanların sosyal statülerinin bir parçası olduğunu düşünüyor. Gençlerin yarıdan fazlası (yüzde 53,9) teknolojik cihazları kullanmayan kişilerin çağın gerisinde kaldığını düşünüyor. İnternet, günümüzde gençler için hayatlarıyla ilgili önemli konular hakkında bilgi almak için kullandıkları mecralar arasında açık ara ilk sırada yer alıyor.
Yaşasın sosyal ağlar
Araştırmaya göre gençlerin günde ortalama 53,5 dakikaları sosyal ağlarda geçiyor. Bilgi paylaşımı da artık sosyal ağlar üzerinden gerçekleşiyor. Gençler e-posta kontrolü için günde sadece 18 dakika harcıyor. Sosyal ağlarda en fazla vakit geçirenler, 13-17 yaş arası gençler. Yaş ilerledikçe sosyal ağlarda geçirilen süre azalıyor. İnternette gençlerin en uzun süreli yaptığı ikinci eylem ortalama 42,7 dakika ile oyun oynamak iken; 28,2 dakika ile müzik/film indirmek 3. sırada yer alıyor.
***
Fırsat böcüğü ShareBugg
Paylaştıkça çoğalan fırsat: ShareBugg'ı avucuma konduğunda tanıdım. Projenin mimarı ile tanışığım zaman paylaşım kültürünün yaratabileceği bilgi dağından haberim vardı. Projeyi tam olarak dinlemeden en yanlış soru başlamışım. Neyseki bir süre sonra hatamı fark ederek, tüketici ve satıcı arasındaki ilişkiyi nasıl uzun vadeli olacağını konuşarak hatadan döndüm. Paylaşmak mümkün hale getiren uygulamayla ilgili ilginç örnekler var! Daha önce müşteriyle hiç temas etmeyen bir iş yeri veya bir geleneksel medya kuruluşu bile ShareBugg uygulamasından payına düşeni alabiliyor. ShareBugg; kişilerin yaptığı alışverişten yediği yemeklere, gezdiği müzelerden gittiği tatillere kadar Facebook üzerinden arkadaşları ile o deneyimi yaşadığı anda iletmesini sağlayan, indirimler ve hediyeler kazandıran bir mobil paylaşım uygulaması olarak kendini tanımlıyor. Uygulama açıldıktan sonra tüm işlem sadece üç adımda gerçekleşiyor. İlk adımda paylaşmak istediğiniz ürünü ShareBugg otomatik olarak tanıyor. İkinci adımda ürünün kaliteli bir fotoğrafını, farklılığını içeren özelliklerini kullanıcının izniyle Facebook sayfasında yayınlayıp kişinin arkadaşlarıyla anında paylaşmasını sağlıyor. Bu işlem sonrasında kullanıcı ShareBugg ekranına gelen mobil kod ile kasada, satış noktasında veya internette kendisine özel indirim, avantaj ve ayrıcalıklardan anında yararlanıp alışveriş yapabiliyor. Artık bilgisayar başına geçmeye gerek yok. İstedikleri an, istedikleri ürünü özgürce paylaşabiliyorlar. Hem sevdikleri ürünleri paylaşıyorlar, hem de o ürünleri özel avantajlarla anında satın alabiliyorlar. Ne aldıklarını, ne yediklerini, ne yaptıklarını anında paylaşabilen kullanıcılar online mecradaki arkadaşlarına tarzlarını gösterebiliyorlar. Uygulama sadece kullanıcılara değil, firmalara da yeni girişimlerin kapısını aralamayı sağlıyor. Sosyal Medya'da her bir 'paylaşım' artık milyonlarca kişiye tavsiye anlamına geliyor. Tavsiye, en değerli satış ve pazarlama tekniği.ShareBugg kullanıcıları markaların ürünlerini satış noktalarında anında "paylaşarak" o markayı hem binlerce arkadaşına "tavsiye" ederken hem de satışlarını artırıp gönüllü marka elçisi olarak reklamını yapıyor. ShareBugg'ın akıllı raporlama sistemi sayesinde markalar, hangi müşteri, hangi ürünü, ShareBugg üzerinden kaç arkadaşına tavsiye ettiği, bunun sonunda ne kadar ciro yapıldığı, bu tavsiyelerin reklam değerinin ne oldu gibi çok ayrıntılı raporları online olarak anında alabiliyorlar. Şimdilik sadece Apple AppStore'dan indirilebilen ShareBugg, Eylül ayında Android market'te de yerine aldı.
***
iPhone yabancılara Türkçe öğretiyor
Akıllı telefonlar sadece bizim için değil, Türkiye'ye gelip yeni bir hayat kurmak isteyenlerin de önünü açıyor. Yurtdışında yaşam konusunda birçok farklı uygulamayla kullanıcıların hayatını kolaylaştıran Mezun, şimdi de Türkiye'de yaşayan yabancılar için Türkçe öğrenmeyi kolaylaştırıyor. Mezun Daily Turkish iPhone uygulaması Türkiye'de yaşayan ve Türkiye'ye gelmeyi düşünen yabancılar için Türkçe öğrenmeyi kolaylaştırıyor. Her gün Türkçe bir kelime öğrenerek Türkçe kelime bilgisini artırmayı sağlayan uygulamada başlangıç, orta ve ileri seviyedeki Türkçe öğrenmek isteyen herkese yardımcı oluyor. Mezun Daily Turkish iPhone günlük hayatta en çok kullanılan Türkçe kelimeleri öğreterek karşılaşılabilecek zorlukları ortadan kaldırıyor. Yabancı öğrencilerin Türkiye'deki üniversitelere doğrudan ulaşmasını sağlayan GoStudyinTurkey. com portalı ile Türkiye'de eğitim konusunda ihtiyaç duyulan her konuda bilgi sağlayan sosyal bir ağ oluşturan Mezun, yabancı örencilerin dil öğrenme aşamasında da Daily Turkish ile yanlarında olmaya devam ediyor.