1989'un
sıcak mı sıcak bir temmuz ayıydı. İstanbul ve Marmara Üniversiteleri'nden bir grup akademisyenle öğrenci, Antalya yakınlarındaki tarihi Pisidia bölgesinde, 2 bin 500 yıl öncesinden kalıntılar bulunan Termessos antik kentine doğru yola çıkmıştık. Bir aylık çalışmada, Termessos'ta nekropol adı verilen mezar alanında, lahitler üzerindeki yazıtları deşifre edecektik. Antalya'nın yaz sıcaklarını bilenler, ağustos böceklerinin çınlamaları altında geçen saatlerini de tahmin eder. Bir gün yine gölgede 40 derecede, kan ter içinde çalışırken, küçük, abartısız bir lahit dikkatimizi çekti. Çevredeki görkemli, büyük lahitler arasında, öylece, kendi halinde bir köşede duruyordu. Tabii önce hepimiz bir bebek lahdi olduğunu düşünerek üzüldük ve "Acaba kimin çocuğuydu? Neden ölmüştü?" diye fikir yürütmeye başladık. Sonra yavaş yavaş üzerindeki yazıları okumaya başladıkça, ortaya çıkan gerçek bizi o kadar şaşırttı ki, bugün bile o şaşkınlığı hatırlıyorum.
SAHİBİ ONU ÇOK SEVMİŞ OLMALI
Bu küçük lahit, bir köpeğe aitti. Sahibi, çok sevdiği köpeği ölünce onun için yaptırtmış, üzerine de ona olan sevgisini anlatan bir yazıt ekletmişti. Aradan geçen yıllarda bu lahdi hiç unutamadım. Kimdi bu hayvansever? Nasıl bir sevgiydi köpeğiyle aralarındaki? Demek ki 2 bin yıl öncesinde bile evcilleştirilen köpekler, çöplüğe atılmıyordu. Beş yıl önce bir gezi sırasında yolum Antalya Müzesi'ne düşünce, bütün bu soruların yanıtını buldum. Müzenin Lahitler Salonu'nda dolaşırken karşıma çıkan küçük bir lahdin üstünde aynen şunlar yazıyordu: Köpek lahdi (MS. 3. yy'dan sonra). Gözlerime inanamadım. Bizim yıllar önce Termessos'ta bulduğumuz bu lahit, sonunda hak ettiği yeri bulmuştu. Antik kentte kazı ve araştırmalar yapan ekipler, onu müzeye kabul ettirmişti. Kim bilir, belki de dünyada bir köpek için yapılan ve müzede sergilenen tek lahitti bu. Meclis'in gündeminde olan ve hayvanseverleri haftalardır sokaklarda eylem yapmaya iten Hayvan Hakları Yasa Tasarısı'nın tartışıldığı günlerde gidip bu lahti görmekte ve üzerinde düşünmekte fayda var. Anadolu topraklarında, binlerce yıl önce hayvanlara bu kadar değer veriliyorsa, bunun bir anlamı olmalı. MS. 3. yüzyılda bir Termessoslu kadın, çok sevdiği köpeği için lahit yaptırırken. 21. yüzyılda sahipsiz köpekleri ya ormana atıyoruz ya da öldürüyoruz. Barınaklar yetersiz, pet-shoplar, hayvan pazarı gibi.
BİR İN SAN Gİ Bİ GÖMÜLDÜ
Müzede sergilenen ve kireç taşından yapılmış köpek lahdinin üzerinde 11 satırlık eski Yunanca bir yazıt var. Uzmanlar yazıttan bu lahdin Rhodope adlı zengin ve yalnız bir kadın tarafından, çok sevdiği köpeği Stephanos için yaptırıldığının anlaşıldığını belirtiyor. Rhodope ile köpeği arasındaki sevgi bağını anlamanın en iyi yolu, yazıtı okumak. Lahit üzerindeki yazıtın aşınmalar yüzünden artık okunması kolay değil, ama yine de Türk epigraflar tarafından yapılan uzun çalışmalar sonucu okunan yazıtta, bakın neler yazılı: ".... Rhodepe(nin) mutluluğu(ydu O)....... .....diye çağırırlardı sevimli Stephanos'u onunla oynayanlar. Saklıyor içinde (bu mezar) birdenbire ölümün alıp götürdüğünü. Kaybolup giden köpek Stephanos'un mezarı bu. Ağladı ona Rhodope ve bir insan gibi gömdü onu. Ben, köpek Stephanos yaptırdı Rhodope mezarımı."