Haydi yeni yetme şarkıcılar bir yana, ama eskimeyen yıldızlardan kim kaldı reklamlara çıkmayan? Sadece son günlerde bile Erkin Koray'ı, Müslüm Gürses'i, Orhan Gencebay'ı, Mazhar Alanson'u reklamlarda görüp "Sen de mi baba?" demedik mi? Yurtdışında da durum pek farklı değil elbet. Ancak son dönemde, özellikle ABD'de başka bir trend söz konusu: Şarkıcıların çeşitli marka ve ürünlerin kreatif direktörlüğünü üstlenmeleri. Örneğin halihazırda Lady Gaga Polaroid'in, Justin Timberlake Bud Light Platinum'un, Beyonce Pepsi'nin, Alicia Keys BlackBerry'nin, Katy Perry Popchips'in, will.i.am Intel'in, eski şarkıcı yeni modacı Victoria Beckham ise Range Rover'ın kreatif direktörlüğünü yapıyor. "Tam olarak ne iş yapıyorlar?" diyorsanız, aslında tahmin ettiğiniz üzere pek bir iş yapmıyorlar. İsimlerini ve popülaritelerini pazarlayıp, markanın imajına katkıda bulunuyorlar. Bizim şarkıcılarsa kreatif direktörlüğü sıfatları arasına henüz eklemiş değil. Peki bu alana adım atsalar, sizce onlar için en uygun ürünler hangileri olurdu? Bizim birkaç önerimiz var; gelin beraber bakalım.
Orhan Gencebay : Öğrencileri sınavlara hazırlayan bir dersanenin çıkaracağı kitapların kreatif direktörü olabilir Orhan Baba. Çünkü
Batsın Bu Dünya psikolojisindeki öğrencileri en iyi o anlar. Hatta şöyle bir çalışma da yapılabilir. Son günlerde internette dolaşan 'konuşan bardak'ları görmüşünüzdür. İşte Orhan Baba'nın kitapları da elinize aldığınızda
Berhudar Ol, soruyu çözemediğinizde
Cevap Ver, yanlış yaptığınızda
Hatasız Kul Olmaz der, öğrenciye zorlu günlerde eşlik eder.
Demet Akalın : Elbette kendisinin atarlı mizacına uygun bir ürün bulmak gerek. Bence bir cep telefonu operatörü, yeni sınırsız tarifesini geliştirirken Akalın'la çalışabilir. Böylece genç kızlarımız ve genç oğlanlarımız, her yöne sınırsız 'Akalın tarifesi'yle (Adı atarlı tarife de olabilir) sevgililerine kesintisizce atarlanabilir, trip atabilir.
Mustafa Sandal: 20 yıllık bir kariyerinde pek çok popüler şarkı üretmiş olsa da, Mustafa Sandal denince akla gelen ilk şarkı hâlâ
Araba. O halde üretimi için pek çok sektör devinin yarıştığı yerli otomobilimize Sandal'dan uygun bir kreatif direktör düşünmeye gerek yok. Tasarımcılara tavsiye verirken dans figürlerindeki kıvraklığının, yaratıcılığının 10'da birini sergilese yeter de artar bile.
Mustafa Ceceli: Üzerinden efendilik, suratından nur akan genç şarkıcımızın en sevilen parçasının
Es olmasından hareketle öncelikle klimalar üzerine yoğunlaşsam da, kısa sürede bu fikrimden vazgeçtim. Bence Ceceli için en uygunu, geleneksel lezzetlerimizi modern bir formatta sunan bir gıda firmasıyla çalışmak. Şöyle tarihi mahalleler, eski Ramazanlar, sıcak aile ortamları temalı reklamlar da çekildi mi, Ceceli'nin imzasını taşıyan kaymaklı yoğurtlar, dolmalar, baklavalar kapış kapış satılır.
Bülent Ersoy : Kendisi pekala menüsüne yeni ve denenmemiş lezzetler eklemek isteyen bir kebapçı zincirinin kreatif direktörü olabilir. Aşçıların hazırladığı kebapları tadar, et seçiminden sunumdaki zarafete her konuda fikir beyan eder. Kısacası yediği kebaplarla sıkça gündeme gelen Ersoy'un dokunuşları, kebabı baştan yaratmaya yeter.
Sezen Aksu: Hatırlayınız efendim, ne diyordu Aksu: "Amanın yine mi güzeliz, yine mi çiçek? Hamdolsun. Altınbaş kadehe yağ gibi dolsun." Öyleyse fazla söze gerek var mı? Elbette rakı! Ancak kendisinin yer yer 'zulada bir kaç şişe yakut' bulundurduğu da göz önüne alınırsa, 'Sezen serisi' şaraplar üretmek de kulağa mantıklı geliyor. Vedat Milor serisi var da, Sezen mi olmayacak!
Gülşen : Of Of klibindeki dört metreye yedi metrelik yatağı anımsayın ve üzerine yeni çıkış şarkısının adının
Yatcaz Kalkcaz olmasını ekleyin. Görünen o ki, mevzubahis Gülşen olduğunda, yataklar büyük önem arzetmekte. Öyleyse neden 'Gülşen serisi' yataklar üretilmesin? Hatta işi daha ileri aşamaya taşıyıp Gülşenli nevresim setleri de piyasaya sürülebilir. Tabii halkımız onun gibi minyatür halı saha boyutlarında yataklar bulabilir mi, orasından pek emin değilim.