Neredeyse hemen hemen her gün gazetelere ya da televizyon ekranlarına kutlanan özel bir gün haberi düşüyor. Herkes tarafından kabul görmüş, bildik özel günlere bir itirazımız yok elbette. Toplumu ilgilendiren sosyal ve sağlık konularına dikkat çekmek için kutlanan günlerle
de bir derdimiz yok. Ancak bazı günler var ki, insan bunların niye kutlandığına gerçekten hayret ediyor. Eskilerin özel gün dediği 'koca karı soğuklarının sona erme günü', 'koç katımı fırtınası günü', 'zemheri günü', 'öküz fırtınası günü'nden öteye gitmez. Her otu böceği özel gün ilan edip, yılın bütün günlerini ana baba gününe çevirmekse bu çağın icadı. İnsan evladı, dünyanın kendi etrafındaki dönüşüne 'yıl' adını taktığından beri takvimi kullanıyor. Yılı 365 gün ilan etmek yeterli olmadığı için her güne de özel bir gün tabelası çakılıyor ki dünya boş dönmesin. Peki takvimin bir yaprağında özel bir gün kutlaması yapmak nasıl mümkün oluyor? Sivil toplum kuruluşları tarafından ortaya atılan ve devreye sokulan özel günlerin yanında, tarihi bir hikayeye dayanan ve sonrasında kapitalizmin tayin ettiği rotaya göre şekillenen günleri zaten biliyorsunuz. Anneler Günü, Babalar Günü, Yılbaşı, Sevgililer Günü bunlardan. Bunun yanında sağlık, edebiyat, sanat, çevre gibi konulara dikkat çekmek için Birleşmiş Milletler'in kabul edip devreye soktuğu özel günler var ki, bunlar daha çok devlet erkanının nutuk atacağı konuları teşkil eder. Bu günlerde kültürden eğitime, sağlıktan sanata kadar geniş bir yelpazeyi kaplar.
HAVLU VE BORNOZ GÜNÜ...
Peki nereden çıktığı belli olmayan ama her yıl kutlayan insan sayısının arttığı tuhaf günlere ne demeli? Bu günler nasıl oluşuyor dersiniz? Bunun için yılın bir gününü gözünüze kestirip ahaliye davul zurna ile ilan edeceğiniz bir PR çalışması yapmak gerekiyor. Kamuoyu desteği
şart. Öyle kafanıza göre, 'Bugün dünya sapla samanı ayırma günü', ya da 'Dünya otoban satıcıları kaynaşma günü' gibi diye bir gün icat edip literatüre sokmanız pek olası değil. Böyle bir çaba sonucunda güneşe bırakılmış darbukanın derisi gibi gerilmeniz işten bile değil. Özel günleri sahiplenme konusunda meslek erbabını tek geçmek lazım. "Yukarıda bulut var" deseniz göğe merdiven dayamaya meraklı meslek sahipleri yılın bütün günlerini tutmuşlar neredeyse. Doktorlar, ebeler, gazeteciler, veterinerler, bilgisayar mühendisleri, muhasebeciler, gazete dağıtıcıları, biyologlar, toptancılar, iç mimarlar, serbest paraşütçüler, hava trafik kontrolörleri, kaykaycılar, denizciler, laborantlar, öğretmenler, astsubaylar, fotoğrafçılar, kimyagerler, çiftçiler, rehberler, hostesler, programcılar, avcılar, inşaat mühendisleri, madenciler, çeviriciler ve din görevlileri yılın belli günlerini kutlayıp, kendi sorunlarını dile getiriyorlar. Meslek gruplarının kendi sorunlarını aktarmak için bu fırsat oluşturma çabalarını anlamak mümkün ama bazı günler var ki insan bunlara hayret etmekten geri durmuyor. Sözgelimi 21 Ocak'ta kutlanan Dünya Kucaklaşma Günü, yılboyu kucaklaşamayanların derdine derman oluyor herhalde. İnsan kucaklaşmak için bir yıl boyunca niye bekler anlamak mümkün değil? 25 Mayıs'ta kutlanan Dünya Havlu ve Bornoz Günü ise evlere şenlik! Dünyanın birçok yerinde insanlar ensesine havlu atıp bornoz giyerek sokağa fırlıyor ki bu gün bütün özel günlere havlu attıracak enterasanlıkta. 16 Ocak Dünya Hijyen Günü ve 15 Ekim El Yıkama Günü ise temizlik hastalarına hitap ediyor olmalı. Bunları ilginç bulmadıysanız sizi 19 Kasım'daki Dünya Tuvalet Günü'ne davet edelim. Dünyadaki tuvaletlerin durumunu merak ediyorsanız başka bir gün aramaya ne hacet!
DÜNYA DÜNYA GÜNÜ BİLE VAR
Gece ve gündüzün eşit olduğu 21 Mart ise uykuyu sevenler için düşünülmüş olsa gerek. Zira bu gün aynı zamanda Dünya Uyku Günü. Gece gündüz eşit olsa da siz bugünün şerefine mışıl mışıl uyumaya devam ederek bu anlamlı zamanı idrak edebilirsiniz. 20 Ağustos'taki Dünya Limit Aşımı Günü ise sakın yanlış anlaşılmasın, arabanızla hız limitini aşacağınız bir gün değil. İnsanların doğal kaynakları hızlı
tüketmesine dikkat çekmek için konulmuş. Lütfen hız tabelasına uymaya devam edelim. Dedik ya, her mevzuya bir gün var diye. Doğayı seviyorsanız 8 Haziran Okyanus Günü, 21 Mart Ormancılık Günü, 16 Nisan Ses Günü, 29 Mayıs Arı Günü, 9 Eylül Krizantem Günü ve 11 Aralık Dağlar Günü, işinizi görür. Matematikten hoşlananlara 14 Mart Pi Günü'nü, yemekten zevk alanlara ise 25 Ekim Makarna Günü ve 20 Mayıs Kek ve Pasta Günü'nü hararetle tavsiye ederiz. Tabii 15 Haziran Kaynanalar Günü ve ekim ayının 4. pazarına denk gelen Babaanneler Günü'nü bir kenara not etmeyi unutmayın. Peki her konunun bir günü olur da dünyanın kendisinin anıldığı bir gün olmaz mı? Var tabii. Dünyanın dünyalığını kutlamak içinse 22 Nisan Dünya Dünya Günü icat edilmiş. Uzun lafın kısası her mevzuya bir gün var da, sadece 'Dünya Boş Günü' yok. Birileri de takvim yaprakları arasında boş bir gün bulursa böyle bir günü de kutlarız belki. Ha bu arada unutmadan hatırlatalım. Bugün 21 Haziran. Yani Dünya Müzik ve Dünya Kaykay Günü. Kulaklığınızdan yayılan güzel bir müzik eşliğinde kaymaya başlayabilirsiniz.