Profil
tabanlı uygulamasıyla gençlerin kendilerini ifade ettiği önemli sosyal mecralardan birisi olan Facebook üzerine yapılan son araştırma gençlerin Facebook listelerindeki arkadaş sayısının çoğalırken, yüz yüze iletişimin ise aynı oranda artmadığı sonucunu ortaya koydu. IPSOS tarafından Nescafe için gerçekleştirilen araştırmada yaşları 15-24 arasında olan 200 gençle online görüşmeler yapıldı. Türkiye'de 36 milyon kullanıcısı bulunan bu sosyal ağa ilişkin yapılan Sosyal Medyada Arkadaşlık araştırması, Facebook'taki arkadaş sayımızın giderek çoğaldığını ancak buna karşılık çeşitlenerek artan arkadaşlarla pek de yakın olmadığımız gerçeğini açığa çıkarıyor.
YÜZYÜZE KONUŞUR KEN BİLE...
Araştırma sonuçlarını birlikte yorumladığımız İstanbul Bilgi Üniversitesi, İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Kaan Varnalı, bulguların kalabalık Facebook arkadaş listelerindeki herkes ile bildiğimiz anlamda arkadaşlık yapılmıyor olabileceğine işaret ettiğini belirterek "İngiliz Antropolog Robin Dunbar insan beyninin bilişsel kapasitesinin 100 ile 250 düzenli sosyal ilişkiyi kaldırabileceğini, ortalama bir insan için bu sayının 150 olduğunu söylüyor. Dunbar'ın sayısı olarak bilinen bu limitin Facebook sayesinde genişleyip genişlemediği uzun süredir tartışılıyor. Facebook sürekli ilgi odağı olması sebebiyle yakın ve güçlü ilişkiler arasındaki iletişimin de frekansını arttırıyor" diyor. Araştırma sonuçlarının gençlerin sosyal zamanlarının önemli bir kısmını Facebook'ta geçirdiğini gösterdiğini belirten Varnalı, araştırmaya katılanların yüzde 80'inin günde birkaç defa Facebook'a girdiğini, yüzde 43'ünün ailesi ve arkadaşları ile yüz yüze sohbet ederken bile aktif olarak Facebook'ta zaman geçirdiğini belirttiklerini kaydederek dijital çağın içine doğan neslin Facebook iletişimi ile yüz yüze iletişim arasında giderek daha az fark algıladığı gerçeğini ıskalamamak gerektiğini belirtiyor. Facebook arkadaşlığı sosyal hayata ilişkin zengin bir ağ sunsa da bu arkadaşlıkların samimi ve duygu yüklü paylaşımları ne kadar desteklediği konusunda biraz daha fazla araştırma yapılması gerektiği önümüzde duran bir gerçek.
FACEBOOK KİMLİK İNŞA ETME ALANI
- Bu araştırma bize aslında neyi fısıldıyor?
- Gençler cep telefonlarından asla kopmadan hayatın her anını gözlerinin kenarıyla takip ediyorlar. Bunun temel nedeni de gençlerin özellikle bu yaşlarda ciddi bir kimlik arayışında olmaları. Birbirlerinin kimliklerini yönettikleri, sosyal prestijlerini inşa ettikleri bir alan Facebook.
- "Orada yoksam ben yokum" psikolojisi mi?
- Dünya algılarını belirleyen bir dijital gerçeklikten bahsediyoruz.
- Korkunç değil mi bu sizce?
- Korkunç değil de yeni görüyorum. Eskiden olmayan bir dinamik bu. Bu araçlar onlara dünyayı hazır tepside sunmayı vaadediyor. "Sosyallik Facebook'tan, gerçeklik Google'ın bana söylediğinden ibaret" diyorlar. Yaşıyor ve hissediyorlar.
- Facebook arkadaşlığı ne kadarı gerçek?
- Dijital çağa doğan gençler sosyal ilişkilerinde hiç Facebook'suz olmayı deneyimlemedikleri için 'Facebook yokluğunda da benim arkadaşımdı' kavramına sahip değiller. O yüzden Facebook arkadaşı onlar için gerçek arkadaş. Okul arkadaşlığı gibi bir şey. Her 10 kişiden 1'i ağındaki beş kişiden dördünün kim olduğunu bilmiyor.
- Facebook potansiyel bir depo yani?
- Sosyolojik olarak buna 'sosyal kapital' diyebiliriz. Onlar için bunlar birer sosyal sermaye. Facebook yokluğunda insanlar bu ilişkiyi kaybediyordu. Facebook bunu korumayı beceriyor. Yakın çevremiz dışına erişebilir hale geliyoruz.
- Stratejik olarak yönetilir profiller değil mi?
- Evet öyle. Burada iyi düşünülüp tasarlanmış kimlikler söz konusu. Gençler kendi kimliklerine katkı yapacak paylaşımları seçiyor. Kimliğe hizmet etmeyen her şey dışarıda kalıyor. Burası uluorta konuşmaları samimiyetsizleştirirken birebir konuşmaların frekansını artırıyor.
- Ebeveynlere bakan yönü ne bu sonuçların?
- Eskiden "Bilgisayar başında çok zaman geçiriyorsun, çık sokağa da sosyalleş" denirdi. Çocuk şimdi bunu anlamıyor, çünkü sosyalleşmek bu onun için. Ebeveynlerin bu gerçeklikle barışması ve bu okur yazarlığının öğretilmesi lazım.
MOBİL GENÇLİK FACEBOOK KULLANIMINDA ENGEL TANIMIYOR
IPSOS'un yaptığı araştırma sonuçlarına göre, gençlerin ortalama 337 Facebook arkadaşı var.
Yüzde 74'ü "Facebook'tan arkadaşlarımın ne yaptığını görüyorum, eskisi kadar yüz yüze görüşmüyoruz" fikrine katılıyor.
15-17 yaş grubunda olanlar daha yakın görüştükleri ile Facebook'ta da arkadaş. 18-24 yaş grubunda ise bu sayı azalıyor. 15-17 yaş grubundakilerin yüzde 54'ü, 18-24 yaş grubundakilerin ise yüzde 71'i Facebook arkadaşlarını birebir tanıdığını söylüyor.
15-17 yaşın yüzde 43'ü, 18-24 yaşın yüzde 33'ü Facebook üzerinden düzenli ilişki kuruyor.
15-17 yaş arası gençlerin yüzde 39'u Facebook'taki arkadaşlarının doğum günlerini yüz yüze kutlarken, 18-24 yaş grubunda bu oran yüzde 29.
Facebook kullanıcılarının en az yarısı her gün en az bir içeriği 'like' ediyor. Yüzde 30'u ise bunu birden fazla yapıyor.
Mobil gençlik günde ortalama iki saatini Facebook'ta geçiriyor, o sırada fiziken başka sosyal ortamlarda olmayı engel olarak görmüyor. "Ailem veya arkadaşlarımla sohbet ederken aynı zamanda Facebook'ta da zaman geçiriyorum" diyenler yüzde 43 iken, "hiçbir zaman" diyenlerin oranı ise yüzde 4.
Gençler Facebook arkadaşlarının ortalama yüzde 65'ini birebir tanıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 50'si Facebook arkadaşlarının yarısıyla Facebook üzerinde en fazla bir defa iletişim kurmuş.