Irina
Shayk'ın ismini ilk olarak, 2010 yılında Brezilyalı futbolcu Cristiano Ronaldo ile yaşadığı aşkla duyduk. Bu ilişkiyle popülaritesi arttı ve sonra halen beraber olduğu Amerikalı aktör Bradley Cooper ile ilişki yaşamaya başladı. Kısa süre önce L'Oreal Paris'in yeni güzellik elçisi seçilen Shayk, Rusya'da Emanzhelisk adında küçük bir köyde doğdu. Annesi Rus ve babası Tatar olan ünlü manken sorularımızı samimiyetle yanıtladı.
-
Dünyanın en güzel kadınlarından biri olarak gösteriliyorsunuz? Nedir sizce güzelliğin tanımı?
- Bence gerçek güzellik güzel surat ve hoş vücuttan çok daha fazlası, kendine güven, güçlü bir kişilik ve insanlara ne kadar doğru davrandığınla ilgili.
-
Sizce bir kadını güzel yapan şey nedir?
- Mizah yeteneği, kibarlığı ve tabii ki zekası.
-
En büyük güzellik sırrınız nedir?
- Kendi iç huzuruma özen göstermek bence.
-
Hayatınız boyunca güzelliğiniz sayesinde size farklı davranıldığını hissettiniz mi?
- Genç kızken çok uzun ve çok inceydim, sınıf arkadaşlarımdan çok farklı göründüğüm için dalga geçiyorlardı benimle. Ama her zaman kendi yolumu takip ettim ve ailem bu yolda beni hep destekledi.
-
Ailenize çok bağlısınız... Ailenizdeki diğer kadınlar nasıl, biraz da onlardan bahsebilir misiniz?
- Ailemdeki bütün kadınlar çok güzeldir ve güçlü karakterlidir. Bu yüzden onlardan çok şey öğrendim.
ÇALIŞKAN VE İNATÇIYIM
-
Eminim birçok kez anlatmışsınızdır çocukluğunuzu... Çok zor bir çocukluğunuz olmuş bildiğimiz kadarıyla...
- Haritada bile bulamayacağınız Yemanzhellnsk adında bir yerde doğdum. Orada hiçbir şey yoktu, sadece kömür madeni vardı. Hayatta kalmak için küçük bahçemizde sebze yetiştirmemiz gerekiyordu. Okuldan sonra bahçeyle ilgileniyor, anneme yardımcı oluyordum. 14 yaşımdayken babam vefat etti ve annem iki işte birden çalışmaya başladı. Son derece zor bir çocukluğum oldu.
-
Peki öyle küçük bir yerden çıkıp nasıl oldu da bu kadar ünlü bir manken oldunuz?
- Rusya'da yerel bir güzellik yarışmasını kazandıktan sonra keşfedildim. 19 yaşımdaydım ki bu da modelliğe başlamak için biraz geç bir yaş aslına bakarsanız. Mankenlik için Paris'e gittim. Yabancı lisanım yoktu. Param da yoktu tahmin edeceğiniz üzere. Her şeyi çok hızlı öğrenmem gerekiyordu. Bu oldukça zor bir işti ve çok rekabetçi davranmam gerekiyordu.
- Şu an bulunduğunuz nokta hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Bulunduğum yerde olduğum için kendimi gerçekten çok şanslı hissediyorum. Her gün severek yaptığım bir işe sahip olduğum için çok minnettar hissediyorum. Çok yetenekli ve yaratıcı insanlarla çalışma şansına erişiyorum. Çok seyahat ediyorum ve bu sayede farklı pek çok kültürü keşfediyorum.
- En zor anlarda ayakta kalmanızı ve direnmenizi ne sağladı sizce?
- Ailem. Biz her zaman son derece birbirine bağlı ve birbirimize karşı destekleyici bir aileyiz. Anneme, ablama ve büyükanneme çok şey borçluyum; şu anda kariyerimde bulunduğum noktaya gelmem için bana hep güç verdiler.
-
Dışarıdan biz son derece güzel ve çekici bir kadın görüyoruz. Peki nasıl biridir Irina?
- Çok çalışkanım, bazen inatçı olabiliyorum ama hedeflerime ulaşmak için her zaman en iyisini yaparım.
-
En çok hangi özelliğinizle gurur duyuyorsunuz?
- Aileme destek verebildiğim için kendimle gurur duyuyorum.
-
Peki son olarak, kendinizi 10 yıl içinde nerede görüyorsunuz?
- 10 yıl sonra kendimi büyük bir evde, çocuklarımla birlikte görüyorum. Eminim o zaman mutlu bir ailesi olan bir kadın olacağım.
ÇİKOLATADAN VAZGEÇEMEM
- Asla vazgeçemediğiniz bir yiyecek var mı?
- Çikolata... Ama kendimi çikolata ile şımarttıktan sonra ertesi gün ekstra antrenman yapıyorum.
SAMURAYLARIN SPORUYLA FORM TUTUYORUM
- Hangi sporları yapıyorsunuz? Böyle bir fiziği korumak için yoğun bir şekilde çalışıyor olmanız gerekiyor?
- Evet tabii ki spor yapmaya özen gösteriyorum. Boks yapıyorum. Ayrıca samurayların geleneksel savunma sanatı jiu jitsu yapıyorum. Bu sporla form tutuyorum.
- Yemekle aranız nasıldır? Tüm gün aç gezenlerden misiniz?
- Ben modelim ama yemek yemeyi seviyorum. Rusya'da büyürken büyükannem dünyadaki en güzel pancakelerini pişirirdi. Bu yüzden gerçekten ama gerçekten yemek yemeyi çok seviyorum.
SİLAHIM ŞEHVETLİ DUDAKLAR
- Günlük güzellik bakımınız için neler yapıyorsunuz?
- Yatmadan önce cildimi muhakkak temizliyorum. Güne her zaman cildimi temizleyerek ve nemlendirerek başlıyorum. Bazen cildimi canlandırmak için buz parçaları kullanıyorum. Bunu annemden öğrenmiştim. Çekimim olan ya da ağır makyaj yapmam gereken günlerde makyaj uygulanmadan önce cildimi mutlaka baz ile koruyorum. Ayrıca cildinize nefes aldırmak için makyaj rutininize haftada bir gün ara vermenizin de önemli olduğunu düşünüyorum.
- Baştan çıkarma silahlarınız nelerdir?
- Şehvetli dudaklar tabii ki! Bunun için kırmızı ruj mutlaka olmazsa olmazdır.
GİZLENMEK İÇİN EVİM İDEAL
- Çoğunlukla New York'tas yaşıyorsunuz. New York'ta gezmek için bize nereleri önerebilirsiniz?
- Dediğiniz gibi ben çoğunlukla New York'ta yaşıyorum. Bu şehrin enerjisini gerçekten çok seviyorum. Şehirde gidebileceğiniz birçok güzel müze, sanat galerisi var, MoMA ve Met'i çok seviyorum. Ayrıca Central Park'ta bir yürüyüş yapmayı ihmal etmeyin.
- Tatilinizi nasıl geçirmekten hoşlanırsınız?
- Ailemle beraber deniz kenarında geçirmeyi seviyorum.
- Gizlenmek istediğinizde nereye gidersiniz?
- Evim bu konu için ideal.
DOSTOYEVKİ VE TOLSTOY OKUMAYI SEVİYORUM
- Hayranı olduğunuz sanatçılar kimler?
- Rus ressamları çok seviyorum, mesela Aivazovskl, Vrubel, Chagall, Surikov, Rublev.
- Favori müzeleriniz nelerdir?
- Saint Petersburg'daki Hermitage Müzesi. Benim için büyüleyici bir yer!
- En sevdiğiniz yazar kim?
- Rus edebiyatını çok seviyorum. Dostoyevski, Bulgakov ve Tolstoy en sevdiğim yazarlar arasında sayılabilir..
- Tüm zamanlarınızın en favori filmi nedir?
- İki film var: David Fincher ve Pedro Coutinho filmi The Game ile Woody Allen'ın Match Point filmi.
