Dünyaca ünlü moda dergilerinde düzenli olarak geri dönüşüm ve akıllı tüketim konularında yazılar yazan moda yazarlarının olduğu bir dönemden geçiyoruz. Yani tüketimi, alışverişi, modayı, trendleri yeniden tanımlamamız gereken bir dönemdeyiz. Neredeyse her moda etkinliğinde sıfır atık, geri dönüşüm, ileri dönüşüm, az ve öz alışveriş temalarının altı çiziliyor. İşte tam da bu konuların en çok konuşulduğu bir zamanda dünyaca tanınan moda tasarımcısı Arzu Kaprol Doğal Hayatı Koruma Vakfı Türkiye (WWF) için özel bir kapsül koleksiyon hazırladı. Bu özel koleksiyonun tanıtımından hemen sonra da kendi ismini taşıyan markasının ilkbahar-yaz sezonu tanıtımını yaptı. Duyarlı bir tasarımcı olarak giysi, üretim, moda ve tüketim konusunda Kaprol ile samimi bir sohbet gerçekleştirdik.
- Arzu Kaprol dendiği zaman iddialı, kadınsı siluetler ve teknolojinin de merkezinde yer aldığı projeler akıllara geliyordu. Oysa sizi bir süredir doğa ve çevre başlığı altında daha sık görmeye başladık. Bir moda tasarımcısı olarak eğiliminiz yön mü değiştirdi?
- Bir moda izleyicisinin çevresel duyarlılıkla ve sürdürülebilirlik prensibiyle hareket etmesine yardımcı olmak benim önceliğim. Bu noktada tarzı ve yaşı ne olursa olsun giyim alışkanlığı ile ilgili bir farkındalık yaratmayı hedefliyorum. Kaynakları doğru kullanmak en önemli nokta ve tüm çalışmalarımdaki ana çıkış noktası. Aslına bakarsanız teknoloji tüm bunları daha doğru bir şekilde öğrenebilmemizi ve geliştirebilmemizi sağlıyor. Yani aynı bakış açısı beni teknolojik sunumlara da yönlendiriyor. Bu amaçla birçok STK ile farklı projelere imza atma şansı yakaladım. Son olarak da doğayı koruma alanında aktif çalışmalar yapan WWF Türkiye ile bir proje başlattık.
- Bu iş birliğinden ve vakfın size nasıl ulaştığından biraz bahsedebilir misiniz?
- Sürdürülebilirlik prensibi üzerine uzun zamandır çalışıyoruz. Bu sebeple vakıfla ortak hedef olarak paralel bir bakış açısına sahibiz. Bu iş birliği sonucunda ortaya özel bir koleksiyon çıktı. Amacımız Türkiye'de yaşayan ve soyu tükenme tehlikesi altında olan bazı türlere dikkat çekmek.
- Nasıl bir koleksiyon?
- Toplam dört farklı tasarım olmak üzere koleksiyonda ikişer renkten, sekiz tasarım bulunuyor. Tasarımlarda yer alan turna ve yeşil deniz kaplumbağası desenleri, WWF-Türkiye tarafından koruma altında oldukları için seçildi. Mesela dünya üzerinde 15 turna türü bulunuyor ve bu türlerin ikisi ülkemizde yaşıyor ve soyları tehlike altında. Aynı şekilde deniz ekosisteminin en önemli parçalarından deniz kaplumbağaları da tükenme riskiyle karşı karşıya. Bu özel ürünler de WWF-Türkiye'nin resmi alışveriş sitesi www.wwfmarket.com üzerinden satışa sunuldu.
-
Kullanılan malzemelerde de belirli özelliklere dikkat ettiniz mi?
- Selanik kumaşı, GOTS sertifikalı Ege pamuğu ve keçe kullandık mesela. Ayrıca bu süreç boyunca hiçbir kimyasal böcek veya bitki ilacı kullanılmadı.
- Peki bir moda tasarımcısı olarak geri dönüşüm ve çevre konusunda nelere dikkat ediyorsunuz?
- Tüm malzemeleri özenle seçiyoruz. Üretim fazlası değil, tam yeterli olacak şekilde üretim sistemini oluşturmaya özen gösteriyoruz ve devam eden koleksiyonlar üretiyoruz. Ürünleri bir sezondan çok daha uzun süre gardıroplarda kalmak üzere tasarlıyor ve üretiyoruz. Müşterilerimiz de uzun süreler aynı keyifle kıyafetleri giyebiliyor. Her akım tam zıttını da yükselttiği için bir tarafta gittikçe artan üretim ve hızlı tüketim ilerliyorken, diğer tarafta da az sayıda, uzun yıllar kullanılacak, özenli kişiye özel üretim büyüyor. Kıyafetlerle daha uzun süreli ve anlamlı ilişkiler kurmak istiyoruz. Bu noktada, kıyafetlerle olan ilişkimiz başka bir mana kazanıyor.
- Bir yandan bu özel çalışmayı yaparken bir yandan da geçtiğimiz hafta Arzu Kaprol markası altında yeni sezon koleksiyonunuzu tanıttınız... Moda dünyası sizi ikilemde bırakıyor mu? Bu sürekli bu döngüden, yaratma ve tüketme çemberinden çıkmak istediğiniz oluyor mu?
- Her zaman. Tüketici kelimesi yeniden tanımlama isteği uyandırıyor. Modanın var olma prensibi ve tüketim alışkanlığının yeniden düşünülmesi, paylaşılması ve bu prensipte tasarlanması gerektiğine inanıyorum.
Haftanın konuğu
Aslı Şen'in tercihleri
Bir yandan Ashley Joy bakım ürünleri bir yandan YouTube kanalıyla dikkatleri üzerine çeken Aslı Şen geçtiğimiz günlerde özel bir etkinlikle konuşuldu. Voonka markası ile Voonka Talks isimli bir etkinlik düzenledi. Kolajen ile cilt güzelliği ve sağlığı üzerine bilgilendirici söyleşilere imza atan Şen'e güzellik, stil ve alışveriş tüyolarını sorduk.
* Güzel ve sağlıklı yaş almaya gönül vermiş biriyim. Markayı da bu şekilde kendi araştırmalarım sonucunda buldum. Çevreme önerdim. Bunun sonucunda da marka bana ulaştı. Doğal gelişen ve gerçek bir iş birliği oldu.
* Güzellik göreceli ve bence aslında içeriden dışarıya doğru... O yüzden temiz zihin, huzur ve mutluluk insanın zaten güzel görünmesini, güzel bir enerji vermesini sağlıyor. Ve tabii ki güzelliğin ilk sırrı temizlik.
* Bu yaz bol bol lila ve vatka göreceğiz. Her ikisini de çok severim.
* Yazın en çok tril tril elbiseler severim. Bu konuda ilk tercihim genelde Mybestfriends, Elif Mısırlı ve Gül Hürgel elbiseleri oluyor.
* Önümüzdeki sezon ayrıca renkli blazer'lar ve crop top'ları, şık zarif trençkotları göreceğiz.
* Vücudunu tanıyarak giyinmek ve moda kurbanı olmamak sanki şıklığın ilk adımı. Stiletto aşığıyım. Ama günlük hayatım çok koşturmalı geçtiği için hatırı sayılır sayıda spor ayakkabım vardır. O yüzden ne giyersem giyeyim bir spor ayakkabı ve temiz bir yüzle her yere gidebilirim.
*Dolabımda en çok blazer ceket, beyaz gömlek ve elbise vardır.
* Kolay alışveriş yaparım, ne istedğimi veya ne istemediğimi iyi bilirim.
Moda kazanı
YENİ KAMPANYA YÜZÜ KAIA
Bir dönem podyumlara damga vuran Cindy Crawford'ın kızı Kaia Gerber de annesi gibi dünyaca ünlü markaların en çok tercih ettiği isimlerden biri oldu... Safilo Group tarafından üretilip dağıtılan Jimmy Choo ilkbahar/yaz kadın gözlük koleksiyonunun yüzü olarak Gerber'ı seçti. Genç mankenin yer aldığı iddialı reklam kampanyası dünyanın dört bir yanında sergileniyor.
ÖNCE İNGİLTERE SONRA TÜRKİYE
Son dönemde Türkiye'de yetişen ve dünyaya mal olan sayısız tasarımcı dikkat çekiyor. Bu isimlerden biri de iddialı çanta koleksiyonuyla konuşulan Esin Akan... Markasını Londra'da kuran ve Londra'da butik açan Akan'ın koleksiyonu Türkiye'de satılmıyordu kısa süre öncesine kadar. Akan'ın koleksiyonu kısa süre önce Harvey Nichols, Lafayette ve Brandroom'larda satılmaya başlandı.
TÜRK MARKASINI TERCİH ETTİ
1983 doğumlu Hollanda asıllı manken Lara Stone geçtiğimiz günlerde Türk çanta ve ayakkabı markası Manu için objektif karşısındaydı... Markanın iddialı çekimi dünyanın dört bir yanından büyük ilgi gördü.