Washington Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri ve Türk-Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezi Başkanı Dr. Yaşar Çolak, Müslümanların Amerika kıtasına ayak bastığı tarihten bu yana hayal edilen bir projeyi gerçekleştirdiklerini belirtti.
Çolak, 2003 yılında arsası satın alınan ve 2012 yılında inşaatına başlanan merkezi, 1,5 yıl içinde tamamlayarak bütün insanlığın, Müslümanların ve Amerika toplumunun hizmetine sunmayı hedeflediklerini bildirdi.
Çolak, 60 dönüm arazi içerisine bir "Türk köyü" inşa ettiklerini, projenin merkezinde ve kalbinde, 16. yüzyıl Osmanlı mimarisine uygun yapılmış bir caminin yer alacağını anlatarak, caminin altında da Türk-İslam eserleri müzesinin bulunacağını dile getirdi.
"11 EYLÜL SONRASI OLUŞAN KÖTÜ İMAJI DÜZELTECEĞİZ"
"Amerika dostlarımıza bizim gerçekte ne olduğumuzu ve medeniyetimizin temel unsurlarının neler olduğunu ortaya koyacağız" diyen Çolak, "Barış kültürümüzü sergileyeceğiz. Tanıtıcı faaliyetlerimizle Amerika'da Müslümanlar ve İslam hakkında özellikle 11 Eylül olaylarından sonra oluşan kötü imajı düzeltmeye çalışacağız" diye konuştu.
Bunun önemine dikkati çeken Çolak, 11 Eylül'den sonra insanların zihninde İslam ve Müslümanlar hakkında ister istemez yanlış bir imajın oluştuğunu vurguladı.
Çolak, Müslümanların kısmen hataların bulunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Yanlış davranışlar bu tür imajların oluşmasına sebebiyet verdi. Bunların düzeltilmesi lazım. Projemiz tamamlandıktan sonra orada yürüteceğimiz faaliyetler Amerika'da, Müslümanlar, İslam, Türklerin tarihte geliştirdiği medeniyet hakkında doğru imajlar oluşmaya başlayacaktır."
"10 TÜRK EVİ"
Projedeki Türk hamamıyla temizlik anlayışı ve hamam kültürünün tüm insanlığa tanıtılacağını ifade eden Çolak, şöyle konuştu:
"Gençlere yönelik spor tesisleri ve kapalı garajı bulunacak. Bu binalar, caminin, mabedin tamamlayıcı unsuru olarak projede yer alıyor. Sergi salonları, konferans salonlarıyla kütüphanesiyle çok yönlü aktifitelerin icra edilebileceği salonlarla fonksiyonlu bir kültür merkezimiz var. Bunun yanı sıra bir cemaat binamız var. 'Osmanlı Kahvesi' adını verdiğimiz son derece nezih bir mekan. Oraya gelen insanlar adeta 16. ve-17. yüzyıl Osmanlı kültürünü, atmosferini hissedebilecekler. Son derece özellikli bir bina."
Çolak, bunun yanı sıra okul binası, misafirhane, otel binaları ve geleneksel mimaride 10 adet Türk evinin kurulacağını dile getirerek, "Bunlar, farklı yörelerimizin geleneksel mimari anlayışını yansıtan 10 farklı Türk evi. Geleneksel mekan anlayışımızı burada bir müze mantığı içerisinde Amerikalı dostlarımıza takdim edeceğiz" şeklinde konuştu.
"İNSANLAR BU PROJEDEN ESİNLENEREK YENİ PROJELER YAPACAK"
Çolak, proje için yüksek miktarlarda para harcadıklarını, Müslümanların da bağışlarıyla destek olduğunu belirterek, "Türkiye'nin din hayatının kalbinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığımız, maddi ve manevi destek oluyor. Türk insanının hayırsever, büyük bir vizyon sahibi gayretleriyle bu projeyi tamamlamaya çalışıyoruz" ifadesini kullandı.
İbadet yapmak için yer bulmakta zorlanmayan Müslümanların, dünyanın her yerinde, yaşadıkları her coğrafyada kendi mabetlerini, irili, ufaklı cami ve mescitlerini yaptığını anlatan Çolak, Müslümanların bugün ihtiyaç duydukları şeyin, özellikle Avurpa'da ve Amerika kıtasında ait oldukları medeniyet dünyasını doğru bir şekilde temsil kabiliyeti yüksek mekanlar olduğunu vurguladı.
Çolak, bu anlamda projelerinin büyük bir boşluğu dolduracağı gibi bir örnek teşkil edeceğine dikkati çekerek, "Bundan sonra yapılacak camiler, mabetlerin nasıl olması gerektiği hususunda insanlara somut bir fikir verecek. Bundan sonra yapılan camiler, bizim projemiz ve onun içindeki mabedin mimarisinden büyük ölçüde etkilenecek. İnsanlar bu projeden esinlenerek yeni projeleri yapacaklar. Bu anlamda bunun bir örnek olma yönü de var" şeklinde konuştu.
"ORADAN DÜNYAYI İZLEYECEĞİZ"
Çolak, projeyi, Türk mimarların hazırladığını, Amerikalı mimarların da projeyi mahalli koşullara, mahallli mimar yasalarına uygun hale getirdiğini dile getirdi.
Çalışmaların hızla sürdüğü merkezin, dünyadaki din eksenli siyasetin izleneceği ve stretejilerin belirleneceği bir araştırma merkezi olacağını belirten Çolak, "Oradan dünyayı izleyeceğiz. Orada üretilen akademik bilgiyi, stratejik bilgiyi hem ülkemizde hem de tüm insanlıkla paylaşacağız. Anaokullarımızla gençlerimizin asimilasyonunu önünü geçmek için bir çözüm yolu koyacağız" dedi.
