Davutoğlu, Jarba ve beraberindeki heyeti, Çırağan Sarayı Ottoman Salonu'nda kabul etti. Kabulden gazetecilere açıklamalarda bulunan Jarba, Türkiye ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu'na, kendilerini ifade etme imkanı tanımalarından dolayı teşekkür etti.
Şam'daki vahşi saldırının en önemli sebebinin, ülkelerin birlikte hareket etmemesi ve susmasından kaynaklandığını kaydeden Jarba, "Özellikle Batı ülkelerinin hiçbir şekilde hareket etmemesi ve aynı zamanda suskun kalması bu saldırıya sebebiyet vermiştir" diye konuştu.
"ULUSLARARASI CAMİANIN SUSMASI BİZİ ÖLDÜRÜYOR"
Beşşar Esed'in barışçıl protestolara da saldırı düzenlediğini vurgulayan Jarba, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ondan sonra da bizi toplarla vurmaya başladılar. Batı ülkeleri izledi ve sustu. Uçaklarla bizi bombaladılar ve yine sustular. Balistik füzeleriyle bize vuruldu, aynı zamanda TNT ile vuruldu, uluslararası toplum yine sustu. Şu anda da Şam'ın köy bölgesinde bizi kimyasal silahlarla vurmaya başladı. İlk defa kimyasal silah kullanıldığını söyleyemeyiz. Değişik bölgelerde kimyasal silah kullanılmıştı. Tabii ki dünya sustuğu için daha büyük ve daha feci bir çapta kullanmıştır bu kimyasal silah. Eskiden Suriye halkı bir cuma namazının adına 'Sizin susmanız bizi öldürüyor' demişti. Şu anda da yine aynı şeyi tekrar ediyor ve diyor ki 'Sizin susmanız bizi kimyasalla öldürüyor' diyorlar. Uluslararası araştırmayla ilgili heyet şu an Suriye'de ve Şam'dadır. Hücum yerinden birkaç kilometre uzaktadır. Ona rağmen şu ana kadar hiçbir hareket edilmedi, saldırı yerine araştırmak için gidilmedi. Bu katilin yaptığı bu vahşi saldırı eğer bu sefer de cezadan ve müeyyidelerden paçasını kurtarabilirse hakikaten uluslararası ortamda zor durumda kalacağız."
"UÇUŞA YASAK BÖLGE İSTİYORUZ"
Jarba, sivillerin korunması için bir dizi önlem alınması gerektiğini ifade ederek, "Başlangıç olarak sivil insanları korumak için medeni bir şekilde uçuşa yasak bölge istiyoruz. Siviller için emniyetli bölge kararlarının alınmasını istiyoruz. Suriye halkına arkadaş olduğunu iddia eden ülkelerin vicdani olarak hareket etmesi gerekir. İnsani bir çerçevede bu taleplerimize cevap verilmesi lazım" diye konuştu.
"BM HEYETİ ŞAM'A BİRKAÇ KİLOMETRE UZAKLIKTA"
Suriye Ulusal Koalisyonu Başkanı Ahmet Jarba, bir gazetecinin, araştırma heyetinin Şam'da olmasından kastın BM heyeti olup olmadığını, kendilerinin kimyasal silah kullanımına ilişkin verileri olup olmadığını ve bu verileri gerekli yerlere ulaştırma konusunda neler yapıldığını sorması üzerine, şunları söyledi:
"BM'ye tabii olan bu araştırma grubu şu anda Suriye'de ve Şam'dadır. Bizim temennimiz; bu araştırma grubunun birkaç kilometre uzak olan olay yerine gitmesidir. Bu rejimin, bu katil kimyasal silahı kullandığına dair de çok net ve açık deliller vardır. Bu konudan biz yüzde yüz eminiz. Bizi ilgilendiren şey, bu noktadan sonra dünyanın ne yapması gerektiğidir."
"OLAY YERİNE ERİŞİM SAĞLANMALI, GERÇEKLER ORTAYA ÇIKARILMALI"
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da aynı soruyu şöyle yanıtladı:
"Jarba'nın burada vurgulamak istediği önemli bir hususa dikkati çekmek isterim. BM, resmen Suriye rejimine başvurdu. Bu incelemenin yapılması için izin verilmesi yönünde. Bazı gelen haberlerde muhalefet bu incelemeleri engelliyor veya muhalefet istemiyormuş gibi. Aksine Suriye Ulusal Koalisyonu defalarca bu çağrıda bulundu. Şimdi de Jarba, bu çağrısını İstanbul'dan da tekrar ediyor. Türkiye olarak da biz Suriye'nin hangi bölgesine nerede olursa olsun, mutlak ve en geniş biçimde erişimin sağlanması ve gerçeklerin bir an önce ortaya çıkarılmasının gerektiğini düşünüyoruz. Bu yönde de Suriye Ulusal Koalisyonu'nun yaptığı çağrıya da destek veriyoruz."