Suudi Arabistan'a boyun eğdiği ve onunla müzakerede bulunduğu yönündeki suçlamalarla ilgili ise Husi, "Eleştiriyi kabul etmiyoruz. Biz halkın öncüleriyiz ve vefalı olmak bizim için her şeyden önce gelir ama bununla birlikte saldırıların durması için de çalışırız." diye konuştu.
Husi ayrıca Suudi Arabistan yönetimini, "Arap dünyasındaki yerine geri dönmeye ve ABD ile İsrail'e bağımlılıktan uzaklaşmaya" çağırdı.
Yemen medyasında geçen haftalarda, bir Husi heyetinin, beraberindeki Suudi Arabistanlı asker Cabir el-Kabi ile Suudi Arabistan topraklarına girdiği ve orada bir askeri heyetle görüştüğü haberi yer almıştı.
Husilere yakın kaynaklar ise Aleb Sınır Kapısı yakınlarında Husiler ile Suudi Arabistan arasında gerçekleşen gizli görüşmelerde, Suudi Arabistanlı bir askerin ülkesine teslim edilmesi, cesetlerin takası ve karşılıklı olarak sınırın iki yakasındaki saldırıların durdurulması konusunda anlaşmaya varıldığını açıklamıştı.
Suudi Arabistan öncülüğündeki Koalisyon Güçleri Komutanlığının, Yemenli bazı aşiret liderlerinin sınır bölgesinde kısmi ateşkesin ilan edilmesi yönündeki talebini olumlu karşıladığı bildirilmişti.
Yemen'deki Husilerin Siyasi Konsey Başkanı Salih es-Sammad ise daha önce yaptığı açıklamada, "Kimden gelirse gelsin saldırıların durdurulmasını sağlayacak hiçbir bir anlaşma veya girişime sırt çevirmeyeceğiz." ifadelerini kullanmıştı.
Husilerin Yemen'deki ilerleyişini durdurmak amacıyla Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri, 26 Mart'ta "Kararlılık Fırtınası" adı verilen hava harekatı başlatmıştı. Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi yönetiminin müdahale çağrısı üzerine başlatılan operasyonun 21 Nisan'da sona erdiği açıklanmış, ardından Yemen halkı için artık "Umuda Dönüş" operasyonunun başladığı duyurulmuştu.