NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi'nin Washington'daki panelinde konuştu. DAEŞ'le mücadele konusunda sahadaki yerel güçlerin eğitilmesinin önemi hakkında duran Stoltenberg, Türkiye'nin DAEŞ'le mücadeledeki rolü üzerine bir soruya ise "Türkiye, DAEŞ'e karşı savaşan koalisyonda yer alıyor. Türkiye askeri varlıklar sağlamasının yanısıra örgüte karşı savaşta İncirlik Üssü ve diğerleri gibi altyapı üsleri sağlıyor. Dolayısıyla Türkiye olmadan bu mücadele çok daha zorlu olurdu" yanıtını verdi. Türkiye'nin sığınmacı krizinden en fazla etkilenen NATO üyesi ülke olduğuna işaret eden Stoltenberg, Türk halkının 3 milyona yaklaşan sığınmacıya ev sahipliği yaptığını hatırlattı. NATO Genel Sekreteri, otorite boşluğunun bulunduğu Libya'da DAEŞ'in eylemlerine değinerek, "NATO, Libya'ya yardım etmeye hazır. Onlar bizim yardımımıza ihtiyaç duyacak" dedi. Stoltenberg, NATO'nun Suriye'de doğrudan askeri bir müdahalesi olmayacağını kaydetti. İttifakın, DAEŞ'le mücadele kapsamında oluşturulan uluslararası koalisyonun ülkelerine daha çok yardımda bulunacağını ifade eden Stoltenberg, bir soru üzerine, Müslüman ülkelerin bir araya gelerek DAEŞ'e karşı savaşta oluşturacakları koalisyonu destekleyeceklerini dile getirdi.
'GÜVENİLİR ORTAK'
Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz da, Almanya'da yayımlanan Rheinische Post gazetesine göçmenler konusunda açıklamalarda bulundu. Schulz, Türkiye ile sığınmacı krizinin çözümüne yönelik 18 Mart'ta varılan mutabakatı savunarak Türkiye'nin sığınmacı politikası konusunda şimdiye kadar bazı AB ülkelerinden çok daha fazlasını yapan güvenilir bir ortak olduğunu söyledi.