Feyziç, ülkesinde yaklaşık 110 bin Müslüman'ın yaşadığını söyledi. Başkanı olduğu kurumun, Karadağ Devleti'nce tanındığını aktaran Feyziç, İslam Meşihatı'nın din hizmetlerinin yanı sıra dil, tarih ve kültürel alanda çalışmalar da yürüttüğünü ifade etti.
Feyziç, yaklaşık bir ay önce Türkiye ziyaretinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldiklerini anımsatarak bu görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Karadağ'da yaşayan Müslümanların durumuna ilişkin bilgi verdiğini aktardı.
Türkiye ile Karadağ arasında ilişkilerin çok iyi düzeyde olduğuna işaret eden Feyziç, şöyle devam etti:
"Türkiye ziyaretimizde Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bana gülümseyerek 'Müftü Efendi, sakal nerede?' dedi. Ben de 'Sakal koymak için emir bekliyorum' dedim. Bu sözüm üzerine Sayın Erdoğan güldü. O gün sakal bırakacağıma dair söz verdim ve sakal bıraktım. Orada çekilen fotoğraflar, sakalsız son fotoğraflar oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadağ'a gelmedi. Kendisine Türkiye'deki görüşmemde bunu hatırlattım. 'Karadağ'a gelmeden Balkan seferleriniz tamamlanmış olmuyor' dedim."
"KARADAĞ'IN NATO'YA GİRMESİNİ DESTEKLİYORUZ"
Feyziç, Karadağ'ın NATO'ya davet edildiğini hatırlatarak ülkesinde bu gelişmeden rahatsızlık duyan kesimler olduğunu söyledi.
Karadağ'daki Sırpların bunu protesto ettiğine dikkati çeken Feyziç, "Umarım bunlar atlatılır. Siyasi bir kriz yok. Karadağ'ın NATO'ya girmesini destekliyoruz. Emniyetli bölge olacağını düşünüyoruz. Türkiye'nin NATO üyesi olmasından dolayı bu süreci destekliyoruz" diye konuştu.
"ALLAH'A 'SEN TÜRKİYE'Yİ KORU' DİYE DUA EDİYORUZ"
Feyziç, Karadağ'daki Müslümanların durumlarının kötü olmadığını anlatarak şunları kaydetti:
"Daha iyi oluyor. Durumumuzun iyi olmasında Türkiye'nin payı çok. Türkiye, devleti ve milletiyle bize çok sahip çıktı. Karadağ'daki Müslümanlar, ilk defa arkalarında büyük ve güçlü bir devlet olduğunu hissetti. On yıl önce sahipsiz millet olarak yaşıyorduk. Tüm Balkanlarda Müslümanlar böyle hissetti. Şu anda camiler, medreseler, imam hatip okulları ve İslam kültür merkezleri yapıyoruz. TİKA, Diyanet İşleri Başkanlığı ve diğer Türk kurumlarının büyük desteği var. Daha da rahatlıyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a şunu söyledim, 'Böyle bir Türkiye için sürekli dua ediyoruz'. Peygamberimizin Bedir Savaşı öncesinde dua ettiği gibi biz de Allah'a 'Güçlü Türkiye olmazsa İslam dünyasında mazlumların sesini kim çıkaracak? Sen Türkiye'yi koru' diye dua ediyoruz. Türkiye İslam alemi için bir ışıktır. Dışarıdan ve içeriden Türkiye üzerinde büyük oyunlar oynanıyor. Karadağ'da yaşayan Boşnak bir Müslüman olarak bunları görüyorum."
