İzmir'deki diğer 1500 aile gibi Özdemir ailesi de, doğuştan zihinsel ve görme engelli oğulları Engin'e verilen sağlık raporu yüzünden sıkıntıya düştü. Bir önceki rapora göre süreklilik arz eden yüzde 95 engelli görülen ve ağır engelli grubuna giren Özdemir'den, raporunun güncellenmesi istendi. Ağustos ayında Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne giden Özdemir'in bu kez yüzde 92 oranında sürekli engelli olduğu belirtildi. Ancak Özdemir ağır özürlü grubuna girmedi. Bu nedenle Özdemir'in aldığı evde bakım ücreti olan aylık 670 lira kesildi. Aile bu duruma isyan etti. Engin'in 6 yıl öncesine kadar tek başına yürüyebilirken şimdi yalnız hareket edemediğini kaydeden anne Fezile Özdemir, oğlunun bakımında çok zorlandığını söyledi. Düzenli olarak kullandıkları ilaçların dozajlarının da artırıldığını belirten anne Özdemir, "Çocuğumun durumu gittikçe kötüleşirken sanki iyileşmiş gibi 'ağır engelli değildir' deniyor. Bu nasıl iş anlamadık. 5 çocuğum var, evim kira, 350 lira aylık bedel ödüyoruz. Eşim Mesut Özdemir'in aldığı asgari ücretle geçimimizi sağlıyoruz. Evde bir zihinsel engelli oğlum daha var. Ancak o sürekli evden kaçtığı için doktora bile götüremiyoruz. Engin evde tek başına kalamıyor, onu alıp bir yere gidemiyorum. Çaresizliğimi anlatamıyorum"dedi.
REŞİT OLDU, PARA YOK
Öte yandan, yüzde 83 oranında zihinsel engelli ve epilepsi hastası 19 yaşındaki İsmet Şensöz'ün annesi Necla Çaypınar da oğlu reşit olduğu için üç aylık engelli maaşları kesilince dar boğaza düştü. 17 yıl önce eşinden ayrılan, oğluna bakacak kimsesi olmadığı için çalışamayan anne Çaypınar, Sosyal Hizmetler Kurumu'nun hem Ankara'daki Genel Müdürlük hem İzmir'deki İl Müdürlüğü'ne sorunu iletti. Ortada bir yanlışlık olduğunu iki kurumun da belirtmesine rağmen, kurumların yetki konusunda topu birbirlerine attıklarını kaydeden anne Çaypınar, "Ankara'daki yetkililer bağlı bulunduğunuz birim paranızı ödeyecek diyor. İzmir'de ise; bu sorun Ankara'nın sorunu, bize şifre verecekler deniyor. 8 aydan beri uğraşıyorum, her şekilde bu parayı hak ettiğimi söylüyorlar ancak şimdi sil baştan rapor çıkartın, maddi durumunuzu belirleyin, tekrar gelin diyorlar. Bizi o kadar rencide ediyorlar ki elimizde rapor olması da bir anlam taşımıyor. Paramız tükendi, perişan durumdayız. Komşudan yol parası alarak sokağa çıkıyorum. Ben şimdi tekrar o kurum senin, bu kurum benim gezerek nasıl evrak takip edeyim" diye konuştu.