Belediyelerin hali ortada!.. Çoğu borç içinde yüzüyor.
Ama gel gör ki,
"Yatırıma yok" denilen paralar, kültür-sanat etkinlikleri için akıtıldıkça akıtılıyor.
İzmir'deki ilçe belediyeleri; konser, panel, şenlik düzenlemekte Büyükşehir Belediyesi'yle yarışıyor.
Sanki asli işleri buymuşçasına hepsi
Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi çalışıyor.
Kültür-sanata bu toplumun ihtiyacı tartışılmaz.
Ancak belediye hizmetleri önceliğinde kaçıncı sırada geldiği konuşulmalı.
Yollar
delikdeşikken, park yapılacak diye ayrılan yerler çöplüğe dönmüşken, var olan yeşil alanlara doğru düzgün bakım yapılmıyorken...
Çarpık yapılar ve gecekondular dört bir yanı örümcek ağı gibi sarmışken, kentsel dönüşümde çivi çakılmamışken...
"Halkım eğlensin, buyrun meydanlara" demek mi belediyecilik?
"Yatırıma para yok" deyip...
Menajerlerle anlaşıp konser üstüne konser düzenlemek mi kent yöneticiliği?
Daha önce birkaç kez paylaştığım bu satırları bir kez daha yazmak zorunda kaldım.
Bayraklı Belediyesi'nin son Hadise konserinden sonra yazmazsam gazeteciliğime ihanet etmiş olurdum.
Çünkü...
Biraz Bornova'dan, biraz Karşıyaka'dan koparılarak oluşturulan, henüz ayakta durmayı bile başaramamış bir ilçe Bayraklı.
Gelir elde edebilmek uğruna, belediye zabıtalarının trafik polisi gibi çalışıp trafik cezası kestiği.
Her türlü ceza fırsatının itinayla değerlendirildiği bir yer bahsettiğimiz...
Emlak vergisini bu belediyeye ödeyen ama karşılığında hizmet alamadığını düşünen bir İzmirli olarak itirazımı ve tepkimi buradan ilan ediyorum.
Ve son olarak
CHP Genel Merkezi'ne sesleniyorum.
Yerel seçim öncesinde peşpeşe kamuoyu araştırmaları yaparak halkın nabzını tutuyor, İzmir'deki CHP'li belediyelerin başarısını ölçüyorsunuz.
Bu anketlerde,
"Belediye kaynaklarının konserlere harcanmasını doğru buluyor musunuz?" diye de sorun lütfen.
Çözüm bekleyen bunca sorun varken, vatandaştan toplanan paralarla sokak ve meydan konserleri düzenlenmesine nasıl bakıldığını hep beraber öğrenelim...