Egeli Sabah'ın Sabah Kahvesi'ne konuk olan ESBAŞ CEO'su Faruk Güler, ESBAŞ'ın 600 dönümlük alanda genişlemek istediğini söyledi. Hedeflerinin 8 milyar dolarlık ticaret hacmi ve 30 bin kişiye istihdam sağlamak olduğunu kaydeden Güler, EXPO 2020, sağlık ve turizm sektörlerine yönelik de önemli mesajlar verdi. Güler, EXPO 2020'nin kazanılması halinde İzmir'de kalıcı turizm yatırımlarında ciddi bir artış yaşanacağını vurguladı. Güler, "Sağlık Serbest Bölgesi deyince herkesin aklına bir insanın tedavi görmesi geliyor. Ancak durum böyle değil. Tıp sektöründe kullanılan cihazlar, ilaçlar, materyaller hepsi ileri teknolojilerin ürünü. Bunları üretebilmemiz gerekiyor. Sadece hizmet sektörü olarak düşünmemek gerek" dedi.
ESBAŞ'ı gelecekte nasıl göreceğiz?
Bizim enteresan hedefimiz var. Kaya Bey'den kalma bir hedefimiz var. Ben şirkete geldiğimde hemen, "buna dikkat edin" denilen bir noktada var, bu da istihdam. Mary hanım kaç para kazandığımıza bakmaz, sormaz. Kendisi, "Kaç kişi çalışıyor? Bunu yaparsak daha kaç insan çalışacak?" diye soruyor. Kaya Bey, "Biz burayı çalışan insanlara ekmek parası olsun diye kurduk" demiş. Biz de bu yolda ilerliyoruz. Günümüzde 21 bini aşkın çalışanımız var. 220 firma faaliyette bulunuyor. Bu yıl ve önümüzdeki yıldaki yatırımlarla 22 bini aşar. Yeni fabrikalar devreye alınacak. Bizim alanımız doldu. Bina yapacak yer anlamında dolduk. Kiralanabilecek arsa kalmadı. Kiralanmış arsalarımız var, gelişme için şirket tutuyor. Doğal bir durum. Önceki alanlar dolacak. Yatırımı sonuçlanacaklar. Önümüzdeki yıl 22 binin üzerine çıkacak istihdam. Ticaret hacmimiz, 5 milyar dolar civarında. Bunun ne kadarı ticaretten ne kadarı üretimden geliyor. Bakmak lazım. Bizden sonra gelen Mersin Serbest Bölgesi. 2.5-3 milyar dolar civarında ticaret hacmi var. Mersin'de ticaret yapılıyor. Yurtdışından pamuk geliyor, muz geliyor, başka şeyler de geliyor. Bizde ise üretim fazla. Ticaret çok az. Bu 5 milyarlık ciro, her şeyi tamamladığımızda 8 milyar doları çok rahat bulur.
Kiralayacak yerimiz kalmadı dediniz. Genişleme alanı ile ilgili çalışmalar var mı?
Genişleme alanını sanayi için planlıyoruz. Bizim arkamızda 600 dönümlük yer var. Fuar alanının paralelinde uzanıyor. Bunun 100 dönümü şahıs arazisi. 500 dönümü ESBAŞ'a ait. 500 dönümü her halükarda büyümek için kullanmak istiyoruz. 100 dönümlük yerde vatandaş satarsa bakacağız. Bu alan dana önceden genişleme alanı olarak belirtilmiş. Mevcutta 2.2 milyon metrekarelik kumllanım alanımız var. Yüzde 25 oranında büyümek istiyoruz. Yüksek fiyatlı, katma değerli işler yapılan şirketler var. Gidip bir tekstilci olursa ucuz ürün için çok insan çalıştırırsınız. Teknolojide iş hacmi büyür. Biz ikisine de bakıyoruz. 8 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefi, 600 bin metrekarelik ESBAŞ genişleme arazisinin, serbest bölgeye ilave edilmesi durumunda ulaşılması hedeflenen ticaret hacmi. Genişleme arazisinin serbest bölgeye ilave edilmesi halinde istihdamın ise 29-30 bin civarında olmasını hedefliyoruz. Bu arazinin serbest bölgeye ilave edilmesi konusunda Ekonomi Bakanlığı ile görüşmelerimiz devam ediyor. Genişleme arazisinin serbest bölgeye ilavesi, Ekonomi Bakanlığı'nın karar vermesini takiben Bakanlar Kurulu kararı gerektiriyor. Dolayısıyla bu rakamlara ne zaman ulaşabiliriz konusu tamamen Ekonomi Bakanlığı'nın ve dolayısıyla bürokrasinin karar verme hızıyla netleşecek.
ESBAŞ'ın yönetim şeklini anlatabilir misiniz?
Serbest bölgeler, Bakanlar Kurulu tarafından onaylanmış, belirlenmiş bir arazi parçası içerisinde iş yapar. Burası yabancı ülkede yatırım yapıyormuş gibi özelliklere sahip. Bu arazi devletindir. Ekonomi Bakanlığı'na aittir. Biz ise burayı işletiyoruz. Kurucu ve işletici olmamız önemli. Yani bir bakıma biz belediyeyiz. Ekonomi Bakanlığı da valilik gibi. Bu örnek tam karşılamayabilir ama konuyu anlatıyor. ESBAŞ kurucusu Kaya Tuncer'in eşi Mary hanımı biliyorsunuz. Kendisi ABD'de yaşıyor. Ben buraya tam yetki ile geldim. Mary hanımın ABD'de olması bizi engellemiyor.
EXPO 2020 adayı İzmir'in çalışmalarını nasıl görüyorsunuz? Ve bu bağlamda sağlık sektörüne de değinmek isteriz...
Biz EXPO'yu çok destekliyoruz. Rahmetli Kaya Bey, EXPO'ya en büyük maddi kaynağı vermiştir. EXPO'nun ülkemize ve İzmir'e büyük katkısı olacak. Her iş çok başarılı olabilir. Yönetimiyle ilgili, tecrübeyle ilgili ciddi çalışmalar yapılmalı. Alınabilirse çok büyük katkısı olacak. Alır mıyız? Bu konuda çok büyük zorluklar görüyorum. Kuvvetli rakiplerimiz var. Son günleri zorlamak gerekiyor. Bu tür organizasyonlarda yardım ve desteksiz oy çoğunluğunu almak mümkün değil. Bu yardım veya destek devletin, hükümetin ve işadamının destekleriyle olur. İşadamlarının çok önemli fonksiyon var. Daha fazla kullanılmalı. Yeterli kullanılamıyorlar.
Sağlık Serbest Bölgesi kurulması konusunda neler söylemek istersiniz?
Sağlık Serbest Bölgesi tartışmalarının yapıldığı yerlerde duyduğum, bildiğim kadarıyla İzmir'de söz sahibi insanların hepsi bölge olsun insanları getirelim tedavi edelim, vergi avantajı olsun, bir iş yaratılsın diyor. Biz ESBAŞ olarak farklı yaklaşıyoruz. Sağlık sektörünün arkasında ciddi sanayi vardır. Teknoloji vardır. Milyar dolarlık sektörde önemli adımlar atılabilir. Üretilen mallar var, ilaçlar var, el aletleri var, tıbbi cihazlar var. Ben şimdiye kadar ESBAŞ'tan başka, üretim ve teknolojiye yönelik bir serbest bölge konusu açanı görmedim. Bunu yapmak lazım. Havacılık sektöründeki kümeleşme tecrübemizi sağlık sektöründe de başlattık. Ayrıca İzmir'e yatırımcı çekebilme konusunu da inceledik. Gelecek yıl Mayıs ayında 25 civarında önemli iş dünyası temsilcisini İzmir'e getireceğiz. ABD Ticaret Ateşeliği ile çalışıyoruz. İzmir'e gelecekler. Amacımız buradaki insanlarla biraraya getirip, yatırım imkanlarının konuşulmasını sağlamak. Bu noktada da EXPO önemli bir adım olacak. Tıp sektörüne yönelik yaptığımız çalışmalarda Sağlık Bakanlığı ile de son derece yakın çalışıyoruz. Havacılık sektöründe yapılan ofset anlaşmalarının benzerlerinin sağlık sektöründe de yapılmasını arzuluyoruz. Ve bu konuda Sağlık Bakanlığı 'nda bir birim kuruldu. Bu çok önemli bir adımdı. Sağlık Yatırım Modelleri Daire Başkanlığı, bu konuyla ilgili çalışacak. Yurtdışından bir tıbbi materyal alınacaksa, ülkemiz diyecek ki, bu ürünün şu kadar yüzdesi ülkemizde üretilmeli diyecek. Bunlar savunma sanayi gibi milyarlarca dolarlık rakamlar. Küçük değildir. Türkiye artık mal alırken dışarıdan, Türkiye'de de bir kısmının üretilmesini isteyecek. Şimdi böyle bir imkan var. Böyle çalışmalar yapılırken, bu alanda yatırım yapacak İzmir'de bir işadamı var mı ben bilmiyorum.
Yeni fuar alanı sizi nasıl etkileyecek?
Yeni Fuar Alanı İzmir için çok büyük katkı yapabilir, ama profesyonelce çalıştırılırsa. Serbest bölgedeki şirketler için bugün artı bir değer olmaz. Fuara gelen sanayici yatırımcı, kafayı çevirdiği zaman benim serbest bölgemi görecek. Böyle bir katkısı olacak. Yeni Fuar Alanı panayır haline getirilmemeli. İhtisas fuarları düzenlenmeli. Fuarcılık ihtisas işi oldu. Mermer ve gelinlik fuarlarımız var. Bu tür fuarları dünya çapında yaygınlaştırmamız gerekiyor.
Kentsel dönüşüm için neler söylemek istersiniz?
Kentsel dönüşüm için bu kadar müsrif olunamaz. Bu kadar israf olamaz. 10 yıl önce yapılan binalar yıkılıyor. Nereden kazanıyor? Bizim bütün Türkler olarak en büyük para kazandığımız meta arsadır. Türkiye'nin yeri çok iyi, arsa çok iyi. İstanbul'da yıkıyor yapıyorlar. Müteahhitler site dolaşıyorlar. Geniş arazisi olan her yere, "Anlaşalım" diyorlar. İmar durumunu değiştiriyorlar, sonra yıkıyorlar. Yeni binada kazanıyorlar. Bu da çok yanlış...