Geçenlerde sürpriz bir
telefon aldım. Tatlı bir dosttan, şeker gibi bir
davet... Evet, şeker gibi ve
müzikal! Kendisi der ki: "Özel bir gecemizde
konuk DJ'imiz olur musun? Maksat, sevdiklerimizle beraber, senin için özel müzikleri dinlemek". Vay ne heyecan!
***
Geçen yıl Radyo Turkuvaz'da
"Fecir'le Dört Mevsim" diye bir radyo programı yapmıştım, ama onun dışında bu konuda teknik bilgim veya profesyonel kimliğim yok... Sadece,
iyi dinlerim. Oldum olası, çocukluğumdan beri müzikle yatar kalkarım. Daha ortaokul zamanı
sabahın 6'sında annem kahvaltıya kaldırdığında hemen müziği açardım. Öğrencilik yıllarım ders çalışırken sürekli
radyo dinleyerek geçti. Sonrası da
aynen devam tabii... Velhasıl arkadaşımın teklifi bana hem mutluluk hem de büyük sorumluluk hissettirdi ve
başladım sevdiğim müzikleri taramaya. Evet, bu işi epey ciddiye aldığımı söyleyebilirim. 10 - 15 günlük çalışmam sonucunda 800'e yakın şarkı çıkardım ve oradan da hayli zorlanarak
50'lik bir listeye inmeyi başardım. Hepsini yazmaya burada yerim yok, ama bazılarını sizlerle de paylaşmak isterim:
Femme Fatale - Velvet Underground I say a Little Prayer - Aretha Franklin No One After You - Anjani Till The End of The World - Nick Cave Sandman - Kirsty McGee Sweet Fantastic - Ian Brown Heroes - David Bowie Start Wearing Purple - Gogol Bordello Dogs With No Tales - The Pale Guarda Che Luna - Ricchi e Poveri A Te - Jovanotti Turn Turn Turn - Byrds Top of the World - Carpenters HHH Oturup yıllar yılı en sevdiğim şarkıları seçmek benim için keyifli bir
"geçmişe yolculuk" süreci oldu. Kendi hayatımın
çeşitli evreleri ve duyguları içinde gittim geldim. Müzik güzel şey... Hayatımızın eşlikçisi,
hatıralarımızın fonu... En güzel anları anlamlı kılan müziğin ta kendisi!