Ayvalık'a hizmet yarışında ilk etabı eski Ticaret Odası Başkanı
Rahmi Gençer kazandı. Hayırlı, uğurlu olsun.
Rahmi Gençer'in önünde şimdi ikinci etap var.
"Belediye başkanlığı seçimlerini kazanmak." Onu da kazandıktan sonra
"Ayvalık'a hizmet" etabı başlayacak.
Gençer'in ikinci etapta kimlerle yarışacağı tam olarak belli olmadı.
AK Parti'nin ve
MHP'nin adayları henüz billurlaşmadı. Aday adayları var ama bir tek aday belirlenmiş değil.
Gençer ilk etapta çok güçlü adaylarla yarıştı. Özellikle
Küçükköy Belediye Başkanı
Mesut Ergin, Ayvalık Belediye Başkanı olan
Hasan Bülent Türközen ve de daha önce Belediye Meclis üyeliği yapan
Mesut Nail Akın ile
Altınova Belediye Başkanı
Asım Sürer ve
Hüseyin Toker ile yapılan yarış oldukça çetin geçti. Sonuçta kararı
CHP Genel Merkezi verdi ve "
Rahmi Gençer" dedi.
ÇOK OY BEKLENTİSİ
CHP Genel Merkezi bu kararı verirken ve "Ayvalık'ta CHP'ye en çok oyu getirecek aday" olarak, CHP'ye kaydını daha bir kaç ay önce yaptıran
Gençer'i seçerken belli bir seçim stratejisini devam ettirdi.
CHP, 2-3 gün önce kaydını yaptıran eski
MHP'li
Mansur Yavaş'la, geçen hafta kaydını yaptıran
Mustafa Sarıgül'ü
Ankara ve
İstanbul'dan aday gösterirken de bu stratejiyi izledi.
"Kim ne kadar çok oy getirecekse, geçmişi ne olursa olsun o benim adayımdır" dedi. Genel Merkezin bu bakışı, partiye yıllarını veren ve başarılı çalışmalar yapan kadroları da üzmüş olacak. Ama genel merkez "Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde
dargınlıkları bir kenara bırakıp, partimizin başarısı için el birliği ile çalışalım" mesajıyla bu kırgınlıkları atmaya çalışacak. "CHP'de adaylık yarışması neden kıyasıya geçti?" derseniz, onun nedeni
Ayvalık'ın
"CHP'nin kalesi" oarak gösterilmesidir. Hem
Ayvalık merkez, hem de
Küçükköy ve
Altınova beldelerinde
CHP'li başkanlar var. Özellikle
Küçükköy ve
Altınova kendi dönemlerinde çok başarılı çalışmalarla halkın gözüne girdiler.
2009 yerel eçimlerinde
Ayvalık merkezde
CHP yüzde 38.2 oy oranı ile
8 bin 172 oy almıştı. CHP'yi
yüzde 25.7 oy oranı ve
5 bin 508 oyla
MHP ve
yüzde 25 oy oranı ve
5 bin 339 oyla
DP izlemişti.
AK Parti'nin
2009'daki yerel seçimlerde oy oranı
yüzde 7.3 ve aldığı oy ise
1.552 olmuştu. Bakalım bu yıl kim, ne kadar oy alacak. Ayvalık,
Türkiye'nın
"oksijeni en bol" olan nadir ilçelerinden biri. Bir yanda
Kaz Dağları, bir yanda
Madra Dağları, Ayvalık'ı oksijen deposu haline getiriyor. Bölge oksijen deposu ama gel de bunu kış aylarında
Ayvalık halkına anlat. Biz sabahları balığa çıkarken
Ayvalık'ın üzerine çökmüş yoğun bir kirli hava tabakasını görür ve bir birimize dert yanarız. Akşam dönerken de aynı manzara vardır.
İLK İŞİ KİRLİLİK OLMALI
İşte bu yüzden özellikle kış aylarında yoğun hava kirliliğinden şikayetler artıyor. Ayvalık'la ilgili intenet sitelerinde halkın çığlıklarını görmek mümkün. Örneğin
Nehir Kahriman "Penceremi açtığımda
nefes alamıyorum. Hava kirliliği dayanılmaz boyutlarda. Acil çözüm bulmalıyız" yazmış. Poyraz eserse, kirli havanın bir kısmını alıp götürüyor ama prina fabrikaları bacalarından kirli havayı doğru
Ayvalık'ın üzerine indiriyor. Astım hastaları da boğulacak gibi oluyorlar. Yakılan yakıtın kalitesizliğinden de şikayetler var.
"Kömür kalitesi, 2014 yılbaşı itibariyle AB standartında olmalı" diye bir genelgenin varlığından söz ediliyor ama
Ayvalık'a bakıldığında genizleri yakan kirli bir hava var. Bir yanda devlet dairelerinde dahi yakılan kömürlerin kalitesizliği, öte yanda prinaların geniz yakan kokuları, Ayvalık'ı
"dert kasabası" yapıyor. Özellikle hastalar ve yaşlılar, akşam olup sobalar, kaloriferler yakıldığında sokağa çıkamıyor. Olan da bir
"turizm abidesi" olması gereken
Ayvalık'a oluyor. Hangi partiden olursa olsun, kim seçilire seçilsin,
Ayvalık'a belediye başkanı olacak olan kişinin ilk işi şu
"kirli hava" sorununu çözmek olmalı.