Deveye, "Yolun çıkışını mı seversin, yoksa inişini mi" diye sormuşlar.
"Bu yolun düzü yok mu? İlla tırmanmam ya da yokuş aşağı yuvarlanmam mı gerekiyor" demiş... Nobel ödüllü
Andre Gide, efsaneleşmiş eserlerinden
Dar Kapı'da, bizim develi bu veciz özetlememizdeki gibi işi yokuşa sürme saplantısına dikkat çekmeye çalışmıştır. Kolayca geçilebilecek kapıları veyahut da zahmetsiz gidilecek yolları, korkularımız, huzursuzluktan beslenen komplekslerimiz ve
muhteris duygularımız yüzünden nasıl geçilmez hale getirdiğimiz anlatılır, dünya edebiyatının klasiklerinden o romanda... Korku esaretinden, yersiz endişelerin tutsağı olmaktan kurtulmayı insanoğluna öğütler ünlü yazar Gide... Kitaptaki, 'Kapıları açın, etrafınıza serpiştirdiğiniz dikenleri toplayın, görünür görünmez tüm tuzakları kaldırın' mesajını kimi alır, kimi almamakta direnir. Kimileri ise hiç anlamaz. Paylaşılamayan nedir şu yalan dünyada, neyin kavgası, neyin yarışıdır bu! Niyetin halisi varken, kötüsünü tercih etmek, Şeytansı hazdan başka ne kazandırır! Hem değer mi buna! Hayatın içini güzelliklerle doldurmak, yaşama her daim
iyi tarafından bakmak çok mu zor dersiniz! "Olmaz" deyip kapıları kapatmadan önce, birbirimize ve kendimize "Neden olmasın!" diyerek bir şans vermemiz gerektiğine inanarak bu köşeye "Neden Olmasın" ismini veren biri olarak demek istediğim şu: Güzel bakan güzel görür, güzel düşünen güzel yaşarmış. Bir yılı daha uğurladık tarihe... Akrep yelkovanı kovalıyor, zaman akıp gidiyor, ömürler tükeniyor. Anlamsız çekişmelerin, iyilikten uzaklaşmanın nasıl bir ucuzluk olduğunu, dikenlerle doldurulan
yaşam yolunun sonuna doğru gelince daha iyi anlar insan. İşte bunu evvelce anlayıp hayata anlam katmanın bir fırsatı olabilir bir yılın sonu, taptaze bir yılın da başlangıcı... Yeni bir yıla girerken, yeni başlangıçlar yapmalı bence. Güzel bakıp güzel görmeli, güzel düşünüp güzel yaşamalı, iyilik ekip sevgi toplamalı... Ve de şu hadisin taşıdığı derin anlama vakıf olunabilmeli: Müjdeleyin, nefret ettirmeyin. Kolaylaştırın, zorlaştırmayın. Uyumlu olun, geçimsiz olmayın. Bir de
Mevlana'nın kulağa küpe, hayata rehber olacak 7 öğüdü var:
* Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.
* Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
* Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
* Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
* Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.
* Hoşgörülülükte deniz gibi ol.
* Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol. İşte bu duygularla 2014, İzmirimize, Egemize, ülkemize, insanlığa güzellik getirsin. Şu topraklardaki birlik ve dirlik daim olsun, kardeşlik ilelebet sürsün. İyi yıllar, mutlu yarınlar...