İzmirli 51 yaşındaki Hülya Canımana, 1984 yılında, 21 yaşındayken 'üveit' hastalığı nedeniyle sağ gözünde görme kaybı yaşadı. Kapanan gözünün tedavisi için çabalayan Canımana, o yılların şartlarında tedavi edildi. Ancak sağ gözündeki görmezlik giderilemedi. İki çocuk annesi Canımana'nın, diğer gözünde 30 yıl sonra 'herpes' virüsü nedeniyle görme bozukluğu oluştu, 51 yaşında tamamen karanlığa gömüldü. Hülya Hanım'ın eşi Armağan ve ablası Hamdiye Taymaz, pes etmedi, araştırmalara başladı. Üveit rahatsızlığı geçiren göz için riskli de olsa ameliyat ve tedavi olanağı olduğunu öğrendiler. Canımana, tavsiye üzerine, Batıgöz Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Mehmet Söyler'e başvurdu, muayene oldu. Dr. Söyler, gözün yapısındaki bozulmalar nedeniyle, ameliyatın çok riskli olacağını hastaya anlattı. Başka çaresi kalmadığını söyleyen Hülya Canımana, "Ameliyat olup son şansımı denemek istiyorum" dedi. Dr. Söyler, riskli bir ameliyatı başarıyla gerçekleştirdi; kalınlaşan kataraktı temizledi, doğal yapısı bozulan gözbebeğini yeniden şekillendirdi. Ameliyattan kısa bir süre sonra Hülya Canımana, çevresindeki eşyaları gördüğünü fark edince mutluluktan havaya uçtu. Operasyon hakkında bilgi veren Söyler, şunları söyledi: "Hastamız, 'Çok az görmem bile yeter' dedi, bu isteği bizi de cesaretlendirdi. Sağ gözünde göz bebeği diye bir şey yoktu. Öndeki yapılar iç içe geçmiş, doğal görünümünü kaybetmişti. Bitmeye yakın bir gözdü. Biz 10'un altındaki tansiyonu düşük olarak değerlendiririz. Hastamızın göz tansiyonu ikiydi. Yani göz artık sönme durumuna geliyordu. Operasyonda göz bebeğine yeni bir şekil verdik, yeniden oluşturduk."