Özel Aydıngöz Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Oğuzhan Yılmaz miyop, hipermetrop, astigmat, gözlük veya kontakt lenslere alternatif olarak görmenin düzeltilmesi için uygulanan ve iki aşamalı bir tedavi olan femtolasik yöntemi hakkında bilgiler verdi. Lasik tedavisinde birinci aşama korneanın üst kısmından flap adı verilen (gözün saydam tabakasın da bir kapakçık ) 90-120 mikron bir kapakçık oluşturulması olduğunu belirten Op. Dr. Yılmaz, "Flap oluşturmak için, mikrokeratom adı verilen mekanik cihazlar kullanıldığı gibi, bu işlem için son yıllarda femtosaniye laser teknolojisi kullanılmaya başlanmıştır. Femtosaniye laser doku içinde istenilen derinlik, genişlik ve şekilde kesi oluşturabilen bir cihazdır" dedi.
AVANTAJI ÇOK FAZLA
Femtolasik tedavisinin avantajları hakkında bilgiler veren Op. Dr. Oğuzhan Yılmaz, şunları söyledi; "Lasik ameliyatının komplikasyonlarının çoğu, mekanik mikrokeratom kullanımına bağlıdır. Femtolazer sayesinde daha önce kullanılan mikrokeratom sistemlerinde görülebilen komplikasyonlar ortadan kalkmıştır. Femtosaniye laserle kişinin kırma kusuruna özel flapler oluşturulabilir. Özellikle hipermetrop ve astigmat tedavisinde sonuçlar daha başarılıdır. Femtosaniye laser flaplerinde kornea biomekaniği daha iyi korunmaktadır. İstenilen kalınlıkta flap kaldırabildiğinden, özellikle kornea kalınlığı sınır değerlerde olan hastalarda lasik uygulanabilmektedir. Flap arayüzeyi daha pürüzsüz olduğundan laser tedavisi sonrasında daha az aberasyon (ışık sapması) gelişmektedir. Femtosaniye flaplerinde özellikle ileri yaştaki hastalarda gözlenen göz kuruluğu gelişmesi riski daha azdır. Femtosaniye laser sistemleri ile flap oluşturmanın yanısıra korneal implantlar takılabilmekte, keratoplasti (kornea nakli) ve astigmatik keratotomi işlemleri yapılabilmektedir. Komplikasyonu olmayan cerrahi müdahale olmamasına karşın femtolasik cerrahi müdahalesinde oluşabilecek komplikasyonlar gözde kalıcı bir görme azalmasına neden olmaz."
BAZI ÖZELLİKLER ARIYOR
Lazer tedavilerinin herkese uygulanmadığını ve bazı özelliklerin arandığını belirten Op. Dr. Yılmaz, "Başta keratakonus olmak üzere korneada yapısal bozukluğu olan hastalar, kornea kalınlığı belli bir limitin altında olanlar, şiddetli göz kuruluğu olanlar, diabet hastaları ve romatizmal hastalığı olanlar, hamile ve süt veren bayanlar, gözünde katarakt, glokom, enfeksiyon gibi rahatsızlıkları olanlar; excimer lazer tedavileri için uygun adaylar değildir. Femtolazer yöntemiyle kaldırılan flap altına hastaya daha önceden planlanmış lazer tedavi şeması uygulanır ve flap aynı yerine kapatılarak ameliyat sonlandırılır" dedi. Laser tedavileri uyuşturucu özelliğe sahip göz damlaları yardımıyla yapıldığını belirten Op. Dr. Yılmaz, "Ameliyat sırasında herhangi bir ağrı hissedilmez. Lazer süresi, göz başına ortalama flap, kaldırma işlemi dahil 1 dakikanın altındadır. Ameliyat sonrası femtolasik tedavisinde rahatsızlık hissi (batma, yanma, sulanma, bulanık görme) yaklaşık birkaç saat sürebilir. Bir başka deyişle hastalar bir gün sonra uyandıklarında rahatlıkla günlük aktivitelerini uyarılara uyarak yerine getirebilirler" dedi.
TEDAVİ ÖNCESİNE DİKKAT
Op. Dr. Yılmaz Femtolasik tedavisi öncesi dikkat edilmesi noktalar hakkında da bilgiler verdi, "Sert kontakt lens kullanan hastalarımızın 4 hafta, yumuşak kontakt lens kullananların ise 2 hafta önceden lens kullanımını bırakması gerekir. Ameliyat günü rahat kıyafetler giyilmesi, makyaj yapılmaması, hatta parfüm kullanılmaması önerilir" diye konuştu. Excimer laser tedavisi yaklaşık 20 yıldır tüm dünyada güvenle uygulandığını belirten Op. Dr. Yılmaz, "Bu süreçte bu tedaviyi bırakmamızı gerektirecek kadar ciddi komplikasyonlarla karşılaşılmamıştır" dedi. Özellikle son dönemlerde femtosaniye lazer kullanılmasıyla, uygun hasta seçimi yapılıp uygun tedavi uygulandığında oldukça başarılı sonuçlar alındığını belirten Op. Dr. Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: " Tedaviden hemen sonra hastalarımızı rahatlatmak amacıyla göz damlaları verilir ve bu damlalar üç hafta boyunca kullanılır. 1-2 hafta boyunca denize, havuza girilmemesi ve gözün ovuşturulmaması önemlidir. Femtolasik tedavisinin yapılması, ileride yapılabilecek katarakt ameliyatına engellemez."
RHİNOPLASTİ İLE BURUN GÜZELLİĞİ
Rhinoplasti (estetik burun ameliyatı) olmak isteyen hastaların burunlarının estetik açıdan hoş durmasını ancak dışarıdan estetik olduğunun anlaşılmamasını istediğini belirten Özel Ento Kulak Burun Boğaz Dal Merkezi KBB Uzmanı Op. Dr. Uğur Çerçi, rhinoplasti operasyonunu anlattı. Op. Dr. Uğur Çerçi, burun estetik ameliyatının burnun dış şeklindeki eğriliklerin ve anatomik bozuklukların düzeltildiği bir operasyon şekli olduğunu belirtti, "Hastalar estetik burun ameliyatını iki sebeple tercih ediyor. Birincisi travmaya bağlı ya da doğumsal olarak deforme olan burundan rahat nefes alınmaması. Diğer neden ise insanların fiziksel olarak burunlarını beğenmemesinden kaynaklanan sorunlardır" dedi. Burun ameliyatının estetik kısmının yanında bir de fonksiyonel kısmının önemine değinen Op. Dr. Çerçi, "Estetik burun cerrahisi yapan bir hekim, hasta için estetik olarak en uygun şekli verirken fonksiyonel olarak da rahat nefes alıp verebildiği bir burun amaçlamalıdır. Estetik açıdan güzel bir burun olup fonksiyonel açıdan tıkalı bir burun tatmin edici cerrahi sonuç olarak kabul edilemez" dedi.
İŞ CERRAHTA BİTİYOR
Burun estetiği ameliyatlarında operasyon süresinin cerrahın tecrübesine göre değişebildiğini belirten Op. Dr. Çerçi, operasyonların ortalama bir buçuk, iki saat sürdüğünü söyledi. Operasyonların genel anestezi ile yapıldığını vurgulayan Op. Dr. Çerçi; "Operasyon açık ve kapalı teknik olarak ikiye ayrılır. Her iki yönteminde kendisine göre avantajları ve dezavantajları mevcuttur. Ama en doğru yöntem cerrahın daha hakim olduğu yöntemdir. Operasyon açık teknikle yapıldıysa burnun ucunda dikiş olur, bu dikişler de yaklaşık 7-10 gün arasında alınır."
