İzmir Su Ürünleri Yetiştiricileri ve Üreticileri Birliği (İSUB) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Girenes, Türkiye'de sıkı bir disiplin çerçevesinde üretim yapan balık çiftliklerinin hem tüketicilerin kaliteli besine kolayca ulaşmasına hem de ihracat yaparak ülke ekonomisine katkı sağladığını bildirdi. Egeli Sabah'a açıklamalarda bulunan Girenes, balık yetiştiriciliği sektörünün değerinin her geçen gün daha iyi anlaşıldığına dikkat çekerek, "Denizde balık azalıyor. Talepte ise artış söz konusu. Dünyada protein açığını kapatacak en sağlıklı besin balık. Dolayısıyla balık yetiştiriciliğinin önemi büyük" dedi. Türkiye'nın uzun süredir balık ihraç ettiğini ancak son 10 yılda ihracatın eskiye göre 3 kat arttığını anlatan Girenes, "Balık yetiştiriciliğinde Türkiye Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada. Çipura, levrek ve alabalıkta en fazla üretim yapan ülkeyiz. Türkiye'nin nüfusu 75 milyon. Buna ülkemizi ziyaret eden 30 milyon turisti de eklediğimizde 100 milyonun üzerinde bir pazar var. Yapılan üretimin yüzde 65'i ihraç ediliyor, yüzde 35'i ise iç pazarda tüketiliyor" diye bilgi verdi.
EKONOMİYE DESTEK
Balık yetiştiricilerinin 2014 yılında 700 milyon dolar ihracat yaptığını söyleyen Girenes, ülkenin önemli sorunu cari açığın kapatılmasına da sektörün bu anlamda destek sağladığını dile getirerek, "Cari açık düşürülüyor. Döviz girdisi sağlanıyor. Aynı zamanda istihdam yaratılıyor. Çiftlikler olmasaydı balığın kilosu 100 liralara dayanırdı. Tüketicilere makul fiyata kaliteli besin sağlıyoruz. Bu faaliyetler kırsal bölgede, köy kasabada yaşayanlar için nüfusun yerinde istihdamını sağlıyor. Ege'nin levrek ve çipurasını artık ABD bile tanıyor. ABD'nin önümüzdeki yıllarda levrek talebi artacak." Türk Hava Yolları'nın (THY) destinasyonu artırmasıyla birlikte, ihracat yapılan ülke sayısında da artış olduğunu belirten Girenes, "THY'nin her gittiği noktaya ihracat yapabiliyoruz. Ayrıca yurt içinde modern perakende zincirlerine teşekkür borçluyuz. Her mağazada artık taze balık reyonu var " dedi.
KONTROLLÜ ÜRETİM
40'tan fazla ülkeye ihraç yapıldığının altını çizen Girenes, "Yabancılar, Türk firmalar ile işbirliği yapmak istiyor. Balık yetiştiriciliği olmasaydı, av yasağı dönemlerinde balık olmayacak ve tezgaha düşen balıklar 4-5 kat daha pahalıya satılacaktı. Sektör olarak balığı yaşatmayı da görevimiz olarak görüyoruz" diye konuştu. Girenes, balık yetiştiriciliğinin son derece disiplinli biçimde ilgili bakanlıkların verdiği izinler ve koordinatlarda, sadece açık denizde yapıldığını, ayrıca sürekli olarak kontrol altında tutulduğunu sözlerine ekledi.