"O Atalarınızdan miras kalmadı, onu çocuklarınızdan ödünç aldınız" diyor, bir kızılderili. Belki bu söz yüzyıllar önce söylendi. Doğa dostu kızılderililerin o zamanki felsefesini bugün 'sanayide' gelişmiş ülkelerde de görmek mümkünmüş! Büyük küçük demeden çevreyi koruyan, paranın doğa karşısında çok önemi olmadığını savunan DBU'nun da katkısıyla Almanlar çevreyi korumanın ağaç dikmekten ya da çöpleri temizlemekten ibaret olmadığını kanıtladılar. Gelecek nesillere doğayı olduğu kadar tarihi de miras bırakmayı amaçlayarak sadece(!) yarasaların, birkaç balık türünün ve bitkinin bulunduğu çamur dolu su hendeklerini temizlediler. En büyük amacı su hendeklerinin içinde yaşayan canlıların doğal ortamını bozmadan onlara yeni bir yaşam alanı vermek olan yetkililer, bu su hendeklerini temizlerken aynı zamanda da halkı bilgilendirme çalışmaları yaptı. Çamurun içindeki nesli tükenecek canlıları kurtarmak ve tarihi yaşatmakla kalmayıp böylece gelecek kuşaklara da model oldular. Kızılderililerin bu sözünü yaşam felsefesi olarak benimsemeli, bu dünyanın tek bir nesle ait olmadığını bütün insanlara anlatmalıyız. Ancak o zaman gelecek nesillere yaşanacak bir dünya bırakabiliriz. Öyleyse yaşamaya dalıp, yaşatmayı unutmayalım!
