TRT Radyo Dairesi Başkanı Amber Türkmen ile İzmir ziyareti esnasında gerçekleştirdiğimiz Sabah Egeli röportajımızda İzmir Kent Radyosunu ve Kent Radyolarını konuştuk... İzmir'in radyo dinleyicisini dost sesinin kıymetini bilen, içtenliği önemseyen olarak tanımlayan TRT Radyo Dairesi Başkanı Amber Türkmen, Kent Radyoları ile dinleyicinin dert ortağı olmak istediklerini dile getirdi.
TRT Kent Radyo İzmir'in sizce öne çıkan özellikleri nelerdir? TRT Kent Radyo İzmir için farklı yenilikler düşünülüyor mu? - TRT Radyoları geniş bir aile, 5 ulusal, 5 bölgesel, 3 yerel radyo kanalıyla faaliyetini sürdürüyor. Radyo kanallarımızın yapım merkezleri farklı illere dağılmış durumda. Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Çukurova, Diyarbakır, Erzurum ve Trabzon. Hal böyle olunca, ocak ayı itibariyle başlayan yayın döneminin değerlendirmesini yapmak, yapım yayın ekibiyle bir araya gelerek bulunduğumuz noktayı, sorunları ve çözüm yollarını tartışmak için radyolarımızı ziyaret ediyoruz. Yüz yüze iletişimin alternatifi yok. Radyolarımızın başarısının arkasında biraz da yöneticisinden her kademedeki çalışana kadar iletişim kanallarının sağlıklı olarak işlemesi var sanırım. Bu yüzden biz bir aileyiz diyoruz. En büyük şansımız yayıncılığa uzun yıllar emek ve gönül vermiş bir Genel Müdürle, Sayın Şenol Gökayla çalışıyor olmak. Yayının dilini, yayıncıların dünyasını, dinleyici/ izleyici kitlenin beklentisini bilen, kurumsal yayıncılık birikimini sahiplenerek adım adım öteye götürmek için çalışan ve bizleri teşvik eden bir yönetici... TRT Kent Radyoları Sayın Genel Müdürümüzün projesi. Yoğun bir ekip çalışmasının ürünü. Ankara, İstanbul, İzmir... TRT Kent Radyolarının yola çıkış amacı aynı. Yerelin kaynaklarıyla beslenip, metropol dinleyicisinin günlük hayatta ihtiyaç duyabileceği bilgileri aktarmak, kentlere ayna tutmak, dinleyiciye kentinin ve kendinin özel olduğu hissini yaşatmak. Bu bakımdan her kentin dinamikleri kent radyosunun sesi oluyor. TRT Kent Radyo İzmir'de, "Kordon'da Sabah Kahvesi" içip "Kaptanın Seyir Defteri" ile Ege'nin ılık sularına açılıyorsunuz. "Kent Kitaplığı"na uğrayıp "İzmir'in Genç Sesleri"ni dinliyorsunuz. Hayatın akışı kent radyosunun akışını belirliyor. Sadece TRT Kent Radyo İzmir için değil tüm radyo kanallarımız için yeniden ele alınmasında yarar bulunan noktaları birlikte değerlendiriyoruz.
Başta İzmir olmak üzere Kent Radyolarını getirmek istediğiniz nokta nedir? - TRT Kent Radyolarının yol haritası çizilirken programların kent dinleyicisini yakalamasını, alışkanlık yaratmasını, dinleyicinin bir nevi kent ajandası olmasını istedik. Sadece bilgi kaynağı olmak değil dert ortağı olmak istedik. Kentle gülüp kentle hüzünlenip kentliyle yarenlik edelim istedik. Adı o kentle özdeşleşmiş isimlere açtık mikrofonlarımızı. Dinleyici yaşadığı kentin renklerini, tatlarını, seslerini hemşerilerinden duysun diye. Çok olumlu geri dönüşler alıyoruz. İşin hoş yanı, internet aracılığıyla her yerden dinlenebilen TRT Kent Radyolarını farklı illerden takip eden dinleyicilerimizin de olması. Dinleyicilerimizin desteği bizleri son derece mutlu ediyor. TRT Kent Radyolarımızın bilinirliğini artırıp, dinleyici sadakatini sağlamak ilk hedef...
İzmir'deki radyo dinleyicilerini nasıl tanımlıyorsunuz? - İnsanlar yaşadığı kente benziyor sanırım. İzmir'in enerjisi, gülen yüzü, dinleyiciye ve yayına yansıyor. Dost sesinin kıymetini bilen, içtenliği önemseyen bir dinleyici İzmir dinleyicisi.
Sizce radyo yayıncılığının en önemli işlevi nedir ve ne olmalıdır? - Bilgi ve haber verme, eğitime katkıda bulunma, eğlendirme... Radyo yayıncılığının pek çok işlevi var aslında. Hiçbiri için "en önemli" işlevi budur diyemeyiz. Dinleyici, beklentisine, ihtiyacına göre önceliğini kendi belirliyor. Bilgi, haber de olmazsa olmaz, müzik eğlence de, drama da... Günümüzde kimlikleri ayrışmış, tematik radyolar dinleyiciye seçme şansı tanıyor. Örneğin bilgi ve haber için TRT Radyo-1'i, popüler müzik için TRT FM'i, Batı müziği için Radyo-3'ü, Türk Sanat Müziği için TRT Nağme'yi, Türk Halk Müziği için TRT Türkü'yü, tercih edebiliyorsunuz. Radyo yayıncılarının asıl derdi, günümüz dinleyicisini iyi tanımak ve toplumsal yapıyı, yayıncılık teknolojisini iyi analiz ederek program planlamasına yön verebilecek bir vizyon geliştirmek olmalı.
Sizce teknolojinin radyoculuğa ne gibi katkıları oldu? - Genelde teknolojik gelişmeler radyonun sonunu mu getiriyor diye sorulur. Biz de hep aynı yanıtı veririz: Bilakis radyoyu güçlendiriyor. Soruyu bu şekilde sorduğunuz için teşekkür ederim. Yayın teknolojisindeki gelişmelerin son yıllarda nasıl bir ivme kazandığını görüyoruz. Artık radyo ne evde üzerine dantel örtüler örtülen bir kutu ne de dinleme edimi ailece ajansın beklendiği bir ritüel. Radyo cepte, uyduda, internette... İnternet hızını 10 katına çıkaran yeni teknoloji çok kısa bir süre önce devreye girdi. Sayısal yayıncılık giderek uygulama alanı yaygınlaşan bir platform. Sosyal medya kullanıcılarının sayısı gün geçtikçe artıyor. Bütün bunları görmezden gelemezsiniz...
GELENEKTEN BESLENİYORUZ
OYDAR tarafından Kent Radyoları Radyo Oscarı ile ödüllendirildi. Bu size ne hissettirdi? - Ulusal Radyo Platformu (OYDAR)
tarafından düzenlenen Radyo Oskarları
ödüllerinde TRT Kurumu olarak büyük
mutluluk yaşadık. Öncelikle TRT Genel
Müdürümüz Şenol Göka, "TRT Kent
Radyoları" ile "Yılın En İyi Radyo Projesi"
ödülünün sahibi oldu. Gelenekten
besleniyoruz. Toplumsal değerlerimiz,
bizi biz yapan unsurlar. "Yılın Ulusal
Radyo Genel Yayın Yönetmeni" kategorisinde
ödül almak, benim için son derece
heyecan vericiydi. Radyo Oskarları'nda
TRT Radyolarından pek çok isim de farklı
kategorilerde ödüle değer bulundu.
Çalışmalarınızın takdir edildiğini görmek
elbette gururlandırıyor. Tabii radyoculuğa
hizmet etmek, radyo yayınlarınızı
daha ileri bir noktaya taşımak için vesile
de oluyor aynı zamanda.