Türkiye'nin en iyi haber sitesi
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ

Çocuklarla yatalım mı?

Çocuklarla uyuma konusu, anne ve babalardan sıklıkla soru şeklinde ama daha çok bir yakınma olarak geliyor. Bunun yanı sıra çocuklarıyla yattıklarını söyleyen aileler de az değil. Son zamanlarda gazetelerde kendi çocuklarını büyütürken yaşadıkları deneyimleri anlatan gazetecilerin bir kısmının çocuklarıyla uyuduklarını ve bunu yazılarında önerdiklerini görüyorum. Bazen de kendi deneyimlerini, uzman olduğunu söyledikleri bazı kişilerden aldıkları bilgilerle destekliyor ve hem kendilerini hem de aynı davranışı yapan aileleri rahatlatmaya çalışıyorlar. İşte tüm bu nedenlerle bu yazıyı yazmaya karar verdim. Çocuklarımızla uyuyalım mı?

BAĞLANMA SÜRECİ
İlk aylarda bebek için kendinden başka kimse yoktur. Anneyle kurduğu ilişki sonrası üçüncü ayına doğru anne, bebek için ayrı bir varlık olarak belirmeye başlar. Bebek, anneyi ayırt etmeye, yanma geldiği zaman ona gülmeye, sevinç göstermeye başlar. Bu sırada annenin duygularını bebekler bir ayna gibi yansıtır. Yani anne mutsuzsa mutsuz, anne neşeliyse neşeli olurlar. Gittikçe bu duyguları kendi duygularından ayırt ederek bireyselleşir ve kendini anneden ayrı bir varlık olarak görmeye başlar. Bu sürece bağlanma süreci denir. Bağlanma sürecini sağlıklı geçiremeyen bebeklerde hem bebekken hem de daha sonraki dönemlerde ruhsal sorunlar ortaya çıkar. Bebek büyüdükçe fiziksel olarak anneye bağımlılığı azalır. Ama sağlıklı kurulan bu bağlanma, yaşamı boyunca devam eder. Bağlanmayı sağlıklı gelişimde ayrılma ve bireyselleşme izlemelidir. İlk yılda, özellikle de ilk aylarda annelerin bebeği kucağa alıp almama, beslenme zamanı gerektiği gibi konularda endişeleri vardır. Yakınları da sürekli olarak farklı şeyler söyler. Unutulmaması gereken, bu süreçte bebeğin en temel gereksiniminin ilgi ve sevgi olduğudur. Anneyle teması önemlidir. Ama ağlamayı bir silah gibi kullanıp devamlı kucakta ve memede olması da sakıncalıdır.

DOKUNMAK SEVGİNİN İŞARETİ
Bebek için emzirme sırasındaki dokunmanın önemi yadsınamaz. Sonrasında da sarılma, beden teması sağlama anne bebek ilişkisi için önemlidir. Oyun oynarken, konuşurken, sevginizi gösterirken doğumda başlayan ten teması ilişkiyi güçlendirir. Beraber uyumak ise dokunma demek değildir. Uyku bilincinin kapalı olduğu bir dönemdir ve çocuğun sağlıklı gelişimi için ayrı yatak önemlidir. Genellikle aileler beraber uyumanın nedeninin çocuğun korkuları olduğunu söyler. Oysa bu sorunun gerçek kaynağı ailelerin korkularıdır. Ebeveynlerden birinin ya da her ikisinin çocuğun yalnız yatmasıyla oluşabilecek durumlara ilişkin korkuları çocuğa yansıtılır. Ailesinin, en çok güven duyduğu kişilerin bu endişesini adeta bir ayna gibi yansıtan çocuk, yalnız yatmak istemez. Yatırılmaya çalışıldığında ise gece defalarca uyanarak annebabasının yanına gelir. Onu yerine götürmek yerine kalmasına izin veren aile bu süreci uzatır. Benzer şekilde çocukla ilişkisinin hiçbir alanında sınır koyamayan aileler birlikte uyumaya da sınır koyamamaktadır. Oysa bebekken fiziksel sağlık için sakıncalı olan aynı yatağı paylaşmak, çocuk büyüdükçe ruhsal ve cinsel gelişimi için sakıncalar yaratır. Büyüdükçe uyku sırasındaki dokunmalar farklı anlamlar taşımaya, korku yaratmaya ya da gelişimsel sorunlara yol açabilir. Çocuklarımıza dokunmak, onlara sevgimizi göstermek güzeldir. Bağlanma için önem taşır. Ama unutmayın ki bağlanmadan sonra ayrışmasını ve bireyselleşmesini de sağlamak gerekir. Ayrı yatağı ve odası olması bunun bir parçasıdır. Ayrıca onlara her dokunmanın iyi olmadığını, hoşlarına gitmeyecek dokunmalar olabileceğini ve bunlara hayır demesini de öğretmek ebeveynlik görevidir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA