Bugüne kadar 8 milyon metrekare arazi ve 4 bin dairenin üzerinde satış yapan Ağaoğlu Ortadoğu Temsilcisi ve Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Demirhan, bürokratik engellerin Ortadoğulu yatırımcıları Türkiye'den soğutacağına dikkat çekti. Körfez ülkelerinden Türkiye'ye yoğun ilgi olduğunun altını çizen Demirhan, "Ortadoğu'da IŞİD tehdidi yüzünden insanlar Türkiye'ye yatırım yapmak istiyor. Dünya genelinde dönen paranın yüzde 90'ı Araplarda. Ancak yatırımcılar ülkemizde çok ciddi bir sürü bürokratik engellerle karşılaşıyor. Çözüme kavuşturulursa, taahhüt ediyorum ülkeme 1 yıl içinde 1.5 milyar dolar para getireceğim. Gönüllü olarak Arap dünyası ve ülkemizin ilişkilerini güçlendirmeye talibim" diye konuştu. Yabancı yatırımcının Türkiye'den bir günde konut alabilmesi gerektiğinin altını çizen Demirhan, tapuda çok bekledikleri için vazgeçtiklerini söyledi. Demirhan, "Bir Türk yatırımcı nasıl aynı günde tapusunu alabiliyorsa, aynı sistem yabancıya da uygulanmalı. Süreç uzadıkça, onlar bu işten soğuyor. Beş ay Emniyet Müdürlüğü'nden randevu almak için bekliyorlar. Bu kadar ay bizim ülkemizde kalmıyorlar ki?" dedi. Ayrıca oturum izinlerinin de uzatılması gerektiğini vurgulayan Demirhan, "Yabancı konsoloslukta yatırım yaptığını ispat ettiği an itibarıyla kendisine ve ailesine Beş yıllık vize verilmeli. Eğer aksi bir durum olursa da devlet o mülke el koyup satabilmeli. Bunlar yapılmadığı sürece Türkiye'ye olan ilgi azalacak" diye konuştu.
Araplar'a kötü davranıyorlar
Halil İbrahim Demirhan, özellikle Körfez ülkeleri vatandaşlarına havaalanlarında uygulanan muamelenin yanlış olduğunu belirterek, "Havaalanında güzel karşılama çok önemli. Araplara hoş geldiniz bile denmiyor. Kötü davranılıyor. Bilgi verilmiyor. Orada eğitimli turizm polislerinin olması lazım. Çünkü havalimanı ülkeye giriş kapısı" diye konuştu. Çok sayıda Ortadoğulu vatandaşın konut alırken kandırıldığını da söyleyen Demirhan, "Mahkemeler çok sayıda örneklerle dolu. Bir web sayfası açılıyor. Türkiye'de Boğaz manzaralı evler 200 bin dolar diye ilanlar dönüyor. Hemen 100 bin dolar peşin istiyorlar. Araplar da inanıp alıyor. Sonra bir bakıyorlar ortada öyle bir bina yok. Bunu yapan bir Türk'ün Dubai'den çıkışı da engellendi" diye konuştu.
JAFZA'nın kapılarını Türkler'e açıyor
Birleşik
Arap Emirlikleri'nde (BAE) bulunan Jebel Ali Serbest Bölgesi (JAFZA) yetkilileri, Türk yatırımcılarla buluşmak için 13-17 Ekim 2014 tarihleri arasında İstanbul'a geliyor. Aynı zamanda Orient Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı ve JAFZA Türkiye temsilcisi olduğunu belirten Halil İbrahim Demirhan, "Türkiye'de çok büyük geniş katılımlı bir toplantı organize edeceğiz. Büyük firmaların tümünü burada göreceğiz. O bölgeden ülkemize yatırım yapmak isteyenleri 13-17 Ekim tarihleri ülkemize davet ettik. Büyümek ve dünyaya açılmak isteyen şirketlerin merkezi burası olacak" diye konuştu. JAFZA CEO Yardımcısı Ibrahim Mohamed Al Janahi ise, Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki ekonomik ilişkileri daha da büyütmeyi hedeflediklerini belirterek, bu kapsamda JAFZA'yı Türk işadamlarına tanıtmak istediklerini belirtti. JAFZA'da şu anda 125'ten fazla ülkeden 7 bin 200 şirketin faaliyet gösterdiğini belirten Mohamed Al Janahi, "Bunlardan 100'ü dünyanın en büyük şirketleri arasında gösteriliyor. Şu anda JAFZA'da 85 Türk şirketi ve 912 Türk çalışan bulunuyor. 2010'da 55 ile başladığımız bu sayı her yıl artış gösterdi. Biz bu sayıyı yukarılara çekmek istiyoruz" şeklinde konuştu.
El Maktum 175 milyon $'lık arazi aldı
Dubai
Emiri Muhammed bin Raşid El Maktum ile aralarında dostluk ilişkisi olduğunu söyleyen Halil İbrahim Demirhan, "El Maktum Türkiye'ye davetlim olarak altı defa geldi. Kendisi Yalova'dan ve Sapanca'dan toplam 175 milyon dolarlık arazi aldı. Araştırmalarımız devam ediyor. Buraya daha fazla yatırım yapmak istiyor" dedi.
Burada gelir vergisi yok
Dünyanın 3'üncü büyük reeksport merkezi kurumlar ve gelir vergisi yok.
Vergiden muafiyet süresi şimdilik 50 yıl.
Bu sürenin 100 yıla çıkması planlanıyor.
Kâr menşei ülkeye gönderiliyor.
Enerji ucuz.
İstihdam sınırı yok.
Döviz kısıtlaması yok.
Uzun vadeli sözleşmeler yapılıyor.
Leasing imkânları var.
İdari destek veriliyor.
