Ak Parti'nin yeni Genel Başkanı belli oluyor hemen sonrasında kabine kurulacak. Yeni hükümetin vakit kaybına tahammülü yok çünkü ortada yoğun bir mesai var. Taha Dağlı, Türkiye'nin dış politikasında bundan sonraki süreçte beklenen gelişmeleri değerlendirdi. 1-MÜLTECİ ANLAŞMASI DEVAM EDECEK Mİ? Türkiye ile AB arasında geçtiğimiz Kasım ayından itibaren devam eden bir mülteci anlaşması süreci vardı. Avrupa mülteci göçüne karşı Türkiye'nin mülteciler için kullanılmak üzere yardım paketi, vize muafiyeti ve yeni fasılların açılması konusundaki taleplerini kabul etmişti. Ancak gelinen noktada mülteci anlaşması daha çok vize anlaşmasına dönüştü. Burada da Türkiye'de terör dayatması yapılmasıyla tıkanma sürecine girildi. Avrupa Birliği, Mart ayında yapılan anlaşmanın, yeni hükümetle de devam etmesini istiyor. Ancak Türkiye, AB'nin öne sürdüğü şartların kabul edilebilir gibi olmadığını çok net bir şekilde dile getirdi. Bundan sonra anlaşmanın detaylarının yeniden şekillendirilmesi gerek. 2-VİZE ANLAŞMASINDA SÜREÇ NASIL İLERLEYECEK? Mülteci anlaşmasıyla başlayan süreçte geri kabul anlaşmasına göre Türkiye, yasa dışı yollardan Avrupa'ya giden mültecileri geri alıp, onların karşılığında başvuruları onaylanmış olan yasal göçmenleri gönderecekti. Bununla birlikte Türk vatandaşlarına vize muafiyeti uygulanacaktı. Ancak AB, 72 kriter noktasında Türkiye'nin PKK ile mücadelesinin sonlandırılmasını sağlayan terör tanımının değiştirilmesi gibi bir maddeyle dayatma noktasına gitti. Böyle olunca Türkiye bunu sert dille reddetti ve süreç tıkandı. Şimdi AB yeni bir kararla, vize muafiyeti uygulansa da bu uygulamayı istediği an askıya alabilecek bir mekanizmayı devreye soktu. 3-TÜRKİYE BU DURUMDA NE YAPMALI? Türkiye'nin AB ile ilişkiler noktasında tavrı belli, içişlerimize müdahale ve terör gibi dayatmalarla gelindiği takdirde Türkiye, kırmızı çizgilerinden taviz vermediğini Avrupa'ya gösterdi. AB, bu saatten sonra vize muafiyetinde verdiği vaatleri yerine getirmezse o zaman Türkiye de mülteci anlaşmasının gereklerini yerine getirmez. 4-TERÖRLE MÜCADELEDE HANGİ ADIMLAR ATILACAK? PKK terörüne yönelik mücadelede çok büyük adımlar atıldı ve sona doğru gidiliyor. AB ise buradan taviz koparıp, PKK'ya rahat bir nefes aldırmayı planlıyor ve bu plan çerçevesinde Türkiye'ye baskı uyguluyor. Türkiye, bu baskıya boyun eğmeyeceğini vize muafiyeti konusunda net şekilde gösterdi. AB ya da Amerika, PKK konusunda köstek olmaya kalkmazsa, Türkiye bu meseleyi kendi başına çözebileceğini de kanıtladı. 5-AB İLE TERÖR KONUSUNDAKİ GÖRÜŞ AYRILIKLARI GİDERİLECEK Mİ? AB'nin terör anlayışı çifte standartlarla dolu, DAEŞ terör örgütü ama PYD değil, PKK ise terör örgütü olarak kabul edilmesine rağmen imtiyazlara sahip. Bu nedenle AB, Türkiye'yi PKK-PYD konusunda kendi çizgisine çekmeye çalışıyor, her seferinde aldıkları cevap, 'hayır' oluyor. Bu saatten sonra bu dayatmaya devam etseler de karşılığını alamayacaklar o nedenle önce kendi ülkelerindeki PKK-PYD faaliyetlerine son vermeleri ve sonrasında da Türkiye'nin terör mücadele politikasına karışmamalılar. 6-PKK'NIN YANI SIRA PYD İLE MÜCADELE SÜRECEK Mİ? PKK ile PYD Türkiye için de başka güçler için de aynı örgüt, bunu herkes biliyor. Sadece Türkiye'de değil, Kuzey Irak'ta ve Suriye'de bu terör yapılanmasına yönelik mücadele var. Yeni süreçte Türkiye, daha önce kırmızı çizgi olarak belirlediği Suriye'deki Azez-Cerablus hattında olası bir PYD yapılanmasına karşı yine teyakkuzda olacak, oraya yönelik bir işgal durumunda anında müdahale edilecektir. 7-DAEŞ KONUSUNDA NELER YAPILACAK? Türkiye'nin Suriye'deki kırmızı çizgisi Fırat'ın batısı ya da Azez-Cerablus hattına DAEŞ tarafından yapılan işgaller de Türkiye tarafından bugüne kadar hep müdahaleyle bastırıldı. Bundan sonra bu müdahale daha da sertleşecek gibi. Çünkü ortada şöyle bir durum var, Türkiye'nin burnun dibine gelen DAEŞ teröristleri ve hesapta onlara karşı koyan PYD teröristleri, oysa Türkiye için ikisi de tehdit, bu nedenle Türkiye, o bölgeyi ne DAEŞ'e ne de PYD'ye bıraktırmadı, bundan sonra da o bölgede Suriyeli muhaliflere destek vermeyi sürdürecektir. 8-SURİYE POLİTİKASINDA NASIL BİR YOL İZLENECEK? Suriyeli muhaliflere verilen destek devam edecek, bununla birlikte Suudi Arabistan öncülüğündeki oluşumlarla Suriye politikasında aynı çizgi korunacak. Suriye'de Beşar Esed rejimi ve onun destekçileriyle birlikte DAEŞ ve PYD gibi terör örgütleriyle mücadele var, Türkiye bugüne kadar bundan taviz vermedi, tabi Suriye meselesinde İran ve Rusya'yı da unutmamak gerek, ikisinin de Suriye üzerinden Türkiye'ye yönelik agresif politika uygulaması, Suriye meselesinin Türkiye açısından son derece kritik olduğunun da bir göstergesi. 9--İSRAİL İLE İLİŞKİLER NORMALLEŞECEK Mİ? Mavi Marmara katliamı sonrası özür-tazminat ve Gazze'ye yönelik ambargonun kaldırılması. Özür ve tazminatta işlem büyük ölçüde tamam, Gazze konusunda ise İsrail, ambargonun Türkiye üzerinden delinmesine onay veriyor, sadece teknik detaylarla ilgili prosedürler var, bunlar da ambargonun deniz yoluyla kaldırılması, o halde hangi limanın kullanılacağı konusundaki opsiyonlardır, süreç tamamlandığında karşılıklı büyükelçilerin atanmasıyla normalleşme düzeyi başlayacaktır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuda bir aylık bir takvimden bahsetti, İsrail Türkiye ile ilişkileri normalleştirmek için büyük çaba sarf etti, sonunda da özellikle Gazze konusunda atılacak ve somut olması şart olan adımlar gerekiyor. Çünkü Türkiye, Gazze ambargosuyla ilgili Gazze'deki Filistinlilerin ihtiyaçlarının karşılanması konusunda somut ve kalıcı adım bekliyor çünkü elektrik, su, gıda, yakıt ve ilaç gibi eksiklikler var, bunların devamlılığı şart, Türkiye ambargo kalkacaksa kısa vadeli değil istikrarlı olacak şekilde kaldırılmalı fikriyle hareket ediyor. 10-AMERİKA-TÜRKİYE ARASINDAKİ İLİŞKİLER? Amerika'nın Suriye politikası ikiyüzlülüklerle dolu. DAEŞ, PYD ve muhalifler noktasında ayrım yapıyor. Türkiye ile ABD ilişkilerinde özellikle DAEŞ ile mücadelede işbirliği var ancak PYD ve muhalifler konusunda aynı durum geçerli değil. Türkiye'nin son süreçte ABD'ye PYD konusunda yaptığı baskıların devam etmesi gerek, Amerika PYD'ye verdiği desteği geri çekmedikçe, Türkiye ile aynı çizgide buluşamayacak.